Hemen yazdım bu sefer.Yazmak iyi geliyor sıkıntılar bir süre uzaklaşıyor sanki.
Güleyşa, daha iyi duygular icinde yazilabilridi, belki yansima daha iyi olurdu ama umarim keyif alirsiniz iyi okumalar....Camiye gelen gençlere baktı imam, kız gerçekten çocuk gibiydi, boyu posu yerindeydi ama yüzü çok masumdu, yavaşça Ali'nin yanına yaklaştı;
" oğlum eminmisin hanım kızın bir ay sonra reşit olacağına" diye sordu.
Ali net bir şekilde cevap verdi hatta yemin etti." Yemin ederim hocam şerefim üstüne yemin ederim getirip göstercem size nikah cüzdanıni, dediğim gibi ben tatil öncesi olsun dedim zaten ailesine gidecez birlikte sınavlardan sonra, anlattim size " dedi ama öyle olmayacaktı insan planlar yapadursun Yaradan ne isterse o olurdu...İmam hafif bir baş eğmesi ile iceriye girdi.
Ali de peşinden gidecekti ama döndü sevdiğine;
" Gülüm abdestin var degilmi?"
" yok Ali'm inanki unuttum ben saçımı falan taradı bu Fado aklımdan gitti " dedi genc kız saf saf arkasindaki arkadaşını göstererek,heyecandan elleri buz gibiydi zaten aklıda donmuştu adeta.
" ileride bayan tuvalet yazıyor hadi git abdest al sen" dedi Ali etrafa göz gezdirerek.
Fatma huzursuzdu.
Okadar sohbet ettigi Ali ile mecburi diyaloglar dışında hiç konuşmadı bu sürede. Şimdi zamanıydı ama
" Ali egerki bu kız üzülsün iki elim yakanda, en iyi sen biliyon o nasıl bir insan, bu zamana nasıl zor
geldi " dedi öfkeliydi.
Hale şaşırdı, bir Fatma'ya bir Ali'ye baktı.
" niye üzeyim Fatma,ben onu çok seviyorum " dedi Ali.
O sırada Gül geldi yüzü ve elleri kızarmişti soğuktan.
" aldım Ali hadi valla kalbim duracak " dedi adımlarını hizlandirdi camiye girmek icin, nedensiz bir sıkıntı vardı yüreğinde çok çok mutluydu halbuki, öyle olması gerekiyordu değilmi şart olmalıydı...İmamın önünde diz çöktü oturdu iki genç.
Duası edildi akdin.
Allah'in adıyla söz verdiler artık birbirlerine eş olmuşlardı.
İmam efendi nasihatlerde bulundu geri geri tembih etti "aman ha okuyun okulu aksatmayın, resmi nikah işini sakın uzatmayın aklım sizde kalacak "dedi.Asla yapmayacağı bir iş yapmıştı içine dert oldu.Şahitlerden olan dedenin biri nikahtan sonra para verdi bir miktar ve tebrik etti.
İmam tekrar söz aldı 'mahcup etme, mahşer günü ahda bırakma beni sakın evladım 'dedi Ali'ye ama Güleyşa'ya ne olduğuna şahit olacaktı, o mahalledeydi çünkü camii evlerine uzak sayılmazdı Ali ile Gülyşa'nın evi!Ali elini tuttu Gülyşa'nin gözlerine baktı.Mutluluk vardı ikisinde de.
" şükür Gülüm bu güne geldik ya valla bin şükür"
Güleyşa başını eğdi utanıyordu.Ne yapacaklarını bilemediler hoca ve iki şahit çıkmıştı onlar hâlâ camii içerisinde kıbleye dönmüş oturuyordu diz dize.
Fatma ayağa kalktı ilkin " canım arkadaşım çok mutlu ol" diye ayağa kaldırdı dostunu sarıldı sıkı sıkı.
Sonra Hale sardı Güleyşa'yı ağladılar üç kız.En çokta kimsesiz Güleyşa ağladı içli içli.Boyle olsun hiç istemezdi.
Böyle evlilikmi olurdu elden günden gizli.
Telli duvaklı gelin olsaydi alıyla moruyla, kınası davulu ile ama nasibimde bu varmış diyerek kabul etmişti..
Belki düğün ederlerdi memelekete gidince.
Hayal güzel şeydi..
Hale en içten cümleler ile tebrik etti;
" Ali abi seni çok sevdim ben mutlu olun iyi bak ona seni çok seviyor "Ali gülümsedi " sagolasin Hale, hakkını helal et günlerdir çok uğraştın kardeşim" dedi.
' lafı olmaz siz mutlu olun yeter ' dedi Hale.
Fatma gönülsüz " hayırlı olsun Ali bey" demişti sadece hakkıda vardı..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
.. GÜLEYŞA...( Tamamlandı)
Ficción GeneralGüleyşa, aklına bile gelmeyecek şeyleri yaşayacak olan masum bir kız çocuğuydu.. Gerçek hayattan alıntılar ile kurgulanmıştır..