" vicdan azabı çekecek olan benim sevebileceğin insanla mutlu olman gereken hayatı çalmış olacağım bir süre " demişti Güleyşa.
Zahir derin derin baktı.
" birgün öyle biri olursa söylerim " dedi ve kapıyı kapatıp gitti.' abin hep böylemi Şirin?"
" yok aslında nasıl yani, hem sen seviyonmu abimi, abla " diye soruya karşılık güzel bir soru sordu Şirin.
Güleyşa pişman oldu sorduğuna.
Sessizce saçıyla uğraştı birsüre sonra
" hadi yatalım senide yordum sağol" diyerek yatağına geçti yani Zahir'in yattigi sedirdi ama hastaneye gitmezden önceki yatak değiştirilmişti bu sabun kokuyordu o ise Zahir.Yarın daha zor olacak diye düşündü yengesine söyleyecekti.
Nasıl söze başlayan ne diyecek aklını kemirdi durdu.
Mehmet'i merak etti mesaj atmalımıydı Zahir'e söylemese ne derdi bilemedi.Fatma'yi aramaya karar verdi.
Yorganın altında sessiz olacağım diye özenle konuştu.
Fatma'nin verdiği akıllar süperdi.
Birtek Zişan hanımla ilgili olan kısımlarına katılmadı Güleyşa.
Karmakarışık olan aklı ruhu ile uykuya daldı...Zahir, Şirin geldiği için rahat bir uyku uyudu bu gece, günlerdir ayakta sayılırdı ve yorulmuştu.
Rüyada görse olmaz diyeceği şeyler gelmişti başına.
Biliyordu herkesin tuhaf karşıladığını onun içinde garipti bu durum hele bundan sonrası nikahlı olacak ama evli olmayacaktı o durumu idare etmek en zoru olacaktı.Güleyşa kismeye bahsetmiyordu ama her gece rüyasında Ali'yi görüyordu hemde son halini.
O yüzden uykusu ızdıraptı.
Suçluluk duygusu kalbini çok ezdi.Sabaha karşı kendi sesine uyandı.
Şirin'e baktı uyanmamış olmasına sevindi.
Kenardaki ince battaniyeyi üzerine aldı sessizce dış kapıyı açtı çıktı.Geniş avlunun ilerisinde sağ tarafta küçük ahır gibi bir yer vardı oraya doğru yürüdü sıkıntı gelmişti evde.
Doktoru dinlemeliydi psikolojisi için.
Soğukta dışarıda duracak gibi değildi.
İçeriden kuzu sesleri geliyordu.
Kapıyı açtı büyükçe çengel tarzı kilidi kaldırarak, minik hayvanlar ürktüler ama manzara çok güzeldi geneli bembeyaz birsürü kuzuyu görünce yüzünde güller açtı.
Uzun bir vakittir şimdi olduğu kadar mutlu hissetmemişti.
Hemen adımladı içlerine doğru ama kapı ağırdı küt diye kapandı ve kilit yerine oturdu geri.
Güleyşa biran tutmak icin arkasına baktı ama geç kaldı, birşekilde açardı herhalde köşelere sığınan bir kuzuyu kucağına aldı sevdi, başkasına sarıldı siyah sakarı olan başka bir minicik yavruyu defalarca kez öptü sıcacık oldu yüreği...Biraz oyalandiktan sonra kapıya yöneldi ama mümkün değil açamadı.
Küçük pencereden sızan ışıkla zar zor secebildigi kilide baktı ama açılması mümkün durmuyordu.İçeriside sıcaktı, bunalır gibi oldu.
Korktu birazda.Elini cebine attı cepte yoktu, tabi ya telefon içeride kaldı bunlar Zişan hanımın kıyafetleriydi.
Sıcak bastı battaniyeyi kenara bıraktı, tekrar zorladı kapıyı yok açılmadı gücüde yoktu ki.
Beklemeye başladı illaki biri bu yavrucakalara yem falan verecekti.Gün iyice ayıp namaz vakti çıkınca;
Şirin kalktı ilk evine gitmek için ama Güleyşa'yı odada göremedi, banyoya baktı bulamayınca yengesinin kapısını çaldı.
" yenge musaitmisin bu abla yok evde" dedi.
Zişan hanım duydukları ile öyle sevindi öyle sevindiki müjde verdi kocasına
" oh hh elhamdülillah şükür Halid bey kalk kalk hanımkizin alışık olduğu şeyi etmiş kaçmış gitmiş gece " diyerek uyandırdı kocasını yenice uyumuşlardı namazlarını kılıp.
" gitmez " dedi Halid bey güvenmişti.
Girişe çıktılar:
Gençlerde uyanmıştı çoktan annelerinin sesine.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
.. GÜLEYŞA...( Tamamlandı)
Ficción GeneralGüleyşa, aklına bile gelmeyecek şeyleri yaşayacak olan masum bir kız çocuğuydu.. Gerçek hayattan alıntılar ile kurgulanmıştır..