23. Bölüm

57 5 0
                                    

Durunun ağzından

Nazlı kahveleri yaptığında beraber bahçeye oturduk.

Nazlı: Eee, anlat bakalım. Ne oldu bugün size? İkinizde bi durgunsunuz.

Duru: Bir şey yok dedim ya.

Kahvemden bir yudum aldığımda Nazlı konuştu.

Nazlı: Ya kızım ben seni biliyorum, anlat hadi.

Duru: of tamam. Dün gece elimi yüzümü yıkamak için kaktım. Sonra Tolga geldi yanıma. Kapıyıda kilitledi.

Nazlı: Ohaaa! Kapıyımı kilitledi? Naptınız kız tuvalette baş başa?

Duru: NAZLI! Böyle yapacaksan hiç anlatmayayım.

Nazlı: Tamam, tamam. Devam et.

Duru: sonra bana o gece olanların devamını sordu. Bende anlatmak zorunda kaldım. Berkay beyin bana tokat attığını filan söyledim.

Nazlı: NE! O şerefsiz sana vurdumu!

Duru: önemli bir şey değil Nazlı, kapatalım bu konuyu. Her neyse, ben bunu söyleyince Tolga sinirlendi ve evden çıktı. Bende peşinden gittim. Gitme dedim yapma dedim katil olmana değmez dedim ama dinlemedi. Sonra artık ben nasıl dolduysam birden bağırmaya başladım. Ona beni neden bu kadar önemsediğini sordum. Ona biz neyiz ki beni bu kadar önemsiyosun dedim. Daha bir sürü şey söyledim ama o hep sustu. Sadece dinledi.

Nazlı: Kızım ne yaptın sen ya. Çocuğa öyle bağırılır mı?

Duru: Nazlı, bilmiyorum ama son zamanlarda Tolga ile fazla yakın davranıyoruz. Ve bu bana tuhaf şeyler hissettiriyor.

Nazlı: Aşk.

Duru: Hayır, öyle bir şey olamaz. Olmamalı. Biz olamayız Nazlı. Hem... hem bu çok saçma. Olmaz. Bizden olmaz.

Nazlı: Niye olmasın kızım ya, birbirinizi seviyorsanız bal gibide olur.

Duru: ben ona öyle bağırdıktan sonra odaya geri geldim ve biraz düşündüm. Aramıza mesafe koymaya karar verdim.

Nazlı: Duru...Bak kardeşim, pişman olucağın kararlar verme.

Duru: Böyle olması gerekiyor, Nazlı. İkimiz içinde en iyisi bu.

Nazlı: Demek dün geceden sonra böyle durgunlaştı. Kırmışsın çocuğun kalbini
Duru ya! Eve bile girmedi bugün.

Duru: O onun kendi tercihi. Gelseydi eve. Ben mi dedim gelme diye.

Nazlı: Of Duru of. Umarım pişman olmazsın.

Kahvemden bir yudum aldığımda Nazlıda aldı.

Duru: Birazda sen anlat bakalım.
Erdemle ne iş?

Sorduğum soruyla beraber Nazlının yanakları kızarmaya başladı.

Nazlı: yani...iyi anlaşıyoruz. İyi çocuk baya.

Duru: Baya?

Nazlı: A-Aynen. Çok iyi biri.

Duru: Nazlıııı, ben seni çok iyi bilirim. Sen bir şey sakladığında saçma saçma cümleler kurup kekelemeye başlarsın. Şimdi sökül bakalım.

Nazlı: Of tamam! Erdem çok yakışıklı, karizmatik, düşünceli biri. Ve aramızda kalsın ama...Ben sanırım Erdemden hoşlanıyorum!

Duru: Ne?

Erdem: Ne?

Erdemin sesini duyduğumuzda ikimizde kafamızı ona çevirdik. Olamaz! Nazlının söylediklerini duymuştu!

YAZ ŞARKISIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin