44. Bölüm

308 27 2
                                    

İyi okumalar.

Kahveleri içtikten sonra Cansu "Defne abla aramış Deniz telefonuna baksana." Ben telefonumu nereye koyduğumu hatırlamaya çalışırken Esra "Odamda, komodinin üstüne koydum."  Cansu "Geç oldu kalkalım mı artık?"
Büyük ihtimalle ablam Cansu'ya ne zaman geleceğimizi sormuştu. Ben cevap verecekken Esra "Burada kalacaksınız." Ben Esra'ya bakıp "Pardon?" dedim hesap sorarcasına. Esra "Konuştuk ya bunu sevgilim."

Herkesin içinde sevgilim demesiyle ben eriyip giderken Fatma Nur "Siz öpüşmekten konuşmaya zaman bulabiliyor musunuz ya?" O ve Elif anırırken Cansu kendini zor tutuyordu. Esra Fatma Nur'a "Ayarsız." dedi ve bana eğilip "Seninle uyumak istiyorum beni kendinden alıkoymayacaksın değil mi?"

"Ablan varken kalamam."

"Ablamı kovayım o zaman."  ablasına dönüp "Abla gi-" elimle ağzını kapatıp "Dur." dedim.

Esra gözlerime bakıp elimin içini öptü. Elimi çekince sırıttı. Kimsenin duyamayacağı bir şekilde "Ya kalırsın ya da ablamı kovarım."

"Beni tehdit edemezsin."

"Sen de beni sensiz bırakamazsın."  Benim de istediğimi bildiği için bu kadar ısrar ediyordu ama ablası varken rahat edemezdim. Ayıp olurdu. "Kalsam bile birlikte uyumayacağız ve ben rahat hissetmeyeceğim. Bu durumda kalmamı istiyor musun hâlâ?" Esra "Peki zorlamıyorum o zaman."

Ben ayağa kalkıp "İyi geceler kızlar." dedim. Cansu da ayağa kalkınca Elif "Kalsaydınız karpuz kesecektik."  Fatma Nur "Yenge buna sensizlik yaramıyor ya şimdi tüm gecemizi mahvedecek."  Bir de kendini acındırıyordu ya. "Hayır ben anlamadım sizin kahrınızı biz neden çekiyoruz?" diyip Cansu'ya yaklaştı. Cansu'nun dudaklarına dokunup "Kız gülmeyi unutmuş ya valla yazık." dedi. Aklıma kardeşimle yattığı gerçeği gelince "Bence fazla konuşma sonra 31 delik açılır vücudunda." diyince "52'yi tercih ederim." dedi. Cansu "Yavşak." diyip omzuna vurdu. Nida "E hadi gidelim ben bırakayım sizi." dedi kalkarken.

Herkesle vedalaştıktan sonra kapıya doğru yürüdük. Ayakkabılarımı giyerken Esra bana bakıyordu. Nida "İyi geceler bebeğim." diyip Esra'ya sarıldı. Esra da yanağını öpüp "İyi geceler canım."  Esra Cansu'ya da sarılıp iyi geceler dedi. Nida "Cansu'yla arabadayız. Geç kalmayın." dedi ve bizi yalnız bıraktılar.

Kapıya yaşlanmış tatlı tatlı bakan sevgilime bir buse kondurup "İyi geceler sevgilim." dedim. Esra kollarını boynuma dolayıp kafasının boynuma gömdü. Ben de sıkıca beline sarıldım. "Şu hayatta en çok sevdiğim 2. şey sana sarılmak." dedi. "1.si ne?" Gülüşünü duydum. "İnsanlar hep 1.yi merak ederler."

"Çünkü 2.ler hiçbir zaman hatırlanmazlar."

"Ne olursa olsun ben seni hiç unutmayacağım."

Kaşlarım çatıldı nereden çıktı unutmak falan. Esra'nın derin nefesler alması kalbimi hızlandırırken "Kalbin her şeyi söylüyor bana haberin olsun." dedi. "Dilim de söyleyebilir."

"Duyuyorum söyle o zaman."  Korna sesini duymamla ondan ayrıldım.

Esra Nida'ya gülümseyerek bakarken sahte bir kıskançlıkla "Şunu Fatma Nur yapsa etmediğin hakaret kalmaz. Nida'ya gelince gül tabi. En çok Nida'ya gül sen."

"Sevgilim ne alakası var? Kız seni evine bırakacak ayıp yani."  Kendine açıklamasına gülerken "Nida'yla konuşup hallettik her şeyi. İstediğin gibi yakın olabilirsin arkadaşına."

"Ciddi misin? Sorun yok yani?"

Tekrar korna sesini duyunca omuz silkip "Sorun yok. Benim de yakın arkadaşlarımdan biri eski sevgilim çıkar o da seninle tanışır senin olduğun bir ortamda bana sevgi sözcükleri söyleyip sarılır ben de onu öperim falan. Hiç sorun olmaz böyle şeyler senin için de değil mi aşkım?" Dinlerken bile öfkesini gözlerinden görebiliyordum.

Kahkaha atıp "İyi geceler aşkım. Seni seviyorum. Götünü ört de kabus görme." dedim ve Esra'dan uzaklaştım.

Her şey aşktandı. İnsan aşık olunca yaşadığını hissediyordu ya.

Aşk iyidir ya aşık olun.

Fark Etmeden Senin OlmuşumHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin