Fark Etmeden Senin Olmuşum

77. Bölüm

İyi okumalar.

Nida makyajını yaparken Cansu rahat durmuyordu. "Aşkım iki dakika elleşme. Kendi şirketimin partisine geç kalacağım." tatlı isyanı güldürmüştü. Gözlerimin önünde büyümüştü aşkları. Çok tatlılardı. Cansu azarı yiyip yanıma gelmişti. "Fazla sadesin Deniz."

"Abartılı olmam gerekmiyor çünkü. Bu gece sizin geceniz."

"Engin nerede?" Nida'nın sorusuna "Bir arkadaşıyla görüşecekti bugün partiye geçecekmiş direkt." Cansu surat asınca yanağından öptüm. Nida'nın "Oha." diye bağırmasıyla endişeyle ikimiz de yanına gittik. Cansu "Yavrum ne oldu?"
"İyi misin Nida?" Nida eliyle ağzını kapattı telefona bakıyordu şok olmuş bir şekilde. "Pelin Karahan İstanbul'a gelmiş." Ne??? Esra'nın eski sevgili olan kız mı? Benden sonra gittiği kız mı? Cansu "Esra'nın exsi olan mı?" yüzüme kenetlenmişti Cansu. Mutsuzluğum saklayamacağım kadar fazlaydı. Neden gelmişti yani?

Nida "Evet." hâlâ şaşkındı.

"Hazırsanız çıkalım mı?" daha fazla burada durmak istemiyordum parti isteğim de kaçmıştı ama Cansu elimden tutup "Bugün bizi yalnız bırakamazsın."

(...)

Nida herkesle selamlaşırken ben daha adım atar atmaz geri gitmek istiyordum. Cansu "Beyaz yakaları karım dışında sevemiyorum."

"Sevimsiz duruyorlar baksana şunlara." Yargılayıcı bakışlarla etrafa bakan insanları göstermiştim. Cansu yüzünü buruşturup diğerlerinden uzak bir yere geçmiştik.

Bir süre sonra Nida ve Engin'in yanımıza geldi. Engin "Aşkım çok güzel olmuşsun." Sarılmasına karşılık verdim. "Teşekkür ederim." Benden ayrılınca Cansu'ya sarıldı.

Masada sohbet dönüyorken ben kendimi veremiyordum. Esra lanet olsun ki aklımdan çıkmıyordu. "Engin ben lavaboya gidiyorum." Cansu "Geleyim mi?"

"Gerek yok." Masadan ayrılıp yürürken karşımdan gelen grubu görünce kalakaldım. Esra ve Pelin el ele Fatma ve Elif yanındaydı. Onların ne işi vardı burada? Engin'e Esra'yı nasıl açıklayacaktım. Koşarak Cansu'ya gittim. Etraftaki insanların tuhaf bakışları umurumda değildi. Her boka aynı bakıyorlardı. Engin'in anlamsız bakışları arasında Cansu'yu kolundan tutup kenara çektim.

"Esra burada. Senin haberin var mıydı?Engin'e nasıl açıklayacağız bu durumu?" Öfkeyle söylediğim şeylerden sonra Esra'nın "Selam." demesini duydum. Engin'in şaşkınlıkla "Savcı Hanım sizin ne işiniz var burada?" Gözü bendeydi Esra'nın. Gerilim dolu saniyelerde  sonra Nida "Pelin. Hoşgeldin. Beni kırmayıp geldiğin için teşekkür ederim." Direkt Pelin'e sarılmasıyla Pelin de şaşırmış gibiydi. Esra gülümseyince çok utandım. Cansu Allah seni kahretmesin.

Nida Engin'e "Esra'yla tanışıyorsunuz galiba." deyince Engin "Davaya bakan savcıydı. Burada görmek ne hoş bir sürpriz oldu."

Esra "Değil mi çok hoş?" gözleriyle beni süzüyordu. Tepkimi ölçmeye çalışıyor gibiydi. Nida "Pelin'in arkadaşıymış Esra. Hoşgeldin." Esra'ya sarıldı. Nida "Elif görüşmeyeli nasılsın?" Elif'e sarılıyorken Pelin elini bana uzattı. "Meşhur Deniz sen olmalısın." Pelin beni nereden tanıyordu? Her şey daha da garipleşmişken Pelin'in elini sıktım. "Meşhur muyum bilmem ama Deniz benim."

Pelin'in pek hoş olmayan bakışlarından sonra Esra onun elini tuttu. "Biz şuraya geçelim o zaman iyi eğlenceler." birbirimizin her şeyini bilen bir yabancı rolü yapıyorduk. Belki de rolü yapan sadece bendim. O çoktan silmiş beni.

Arka masalara geçmişti bilerek. Açık açık izliyordu beni. Kıvranmam hoşuna gidiyordu. Ben ise onun bakışları yüzünden hiçbir şeye odaklanamıyordum. Engin "Sen de mi savcı sürprizine şaşırdın? Dünya küçük yer derler de inanmazdım." Öperken söylediği şeyler daha da moralimi bozdu. Gizli kalması gereken şeyler gizli kalmalıydı ama bu şekilde zorlamaya gerek var mıydı? Cansu'ya çok sinirliydim.

Fatma Nur'dan

Esra'nın keyifle karşı masayı izlemesi hepimizi şaşırtmıştı.
Pelin "Masalarındaki erkek ve sarışın kız kim?" Engin Deniz'in belini sararken söylemişti bunu. "Sarışın kız Cansu Nida'nın eşi-" Esra beni bölüp "Erkek de Deniz'in sevgili kocası." Pelin beklemiyordu bunu. "Şimdi de evli bir kadının peşinden mi koşuyorsun Demir?" Pelin'in cümlelerine karşı Esra ona ilk defa bakmıştı.

Elif'in beni dürtmesiyle ona baktım. Cansu bize doğru geliyordu. Gelene kadar onu izledim. Elif'le arama girip "Bir şeye ihtiyacınız var mı kızlar?" demişti. Esra "Teşekkür ederiz her şey mükemmel." Cansu gülümseyip bana gözüyle ceketimin cebini gösterdi ve yanımızdan ayrıldı.

Elimi cebime attığımda bir not kağıdı çıktı.

"Kimseye belli etmeden terasa gel."

Pelin kıskançlıktan kudurmuş Esra Deniz'i izliyorken Elif de çıkarım yapıyordu. Şurada ölsem bile haberleri olmazdı o yüzden direkt ayrıldım masadan.

"Neden çağırdın beni buraya? Ne oluyor?"

"İkimiz de hep aynı şeyi istiyorken bir türlü ortak paydada bulaşamadığımız için senin yerine Nida var yanımda."

Ne demek istediğini anlamamıştım.

"Nida'yı sevdiğin için evlisin sanıyordum. Sizin grupta sevmediğin kişilerle sırf doğru kişi diye evlenmek adetten galiba."

"Yine saçmalıyorsun. Ben Nida'ya aşığım lisede hoşlanıyordum geçici bir şey sandım. Sana şans verebilirdim ama bahsettiğim sebep yüzünden seçenek bile olamadın. Yıllar önce nedenini sormuştun ya şimdi cevabını veriyorum."

Ben kendimden vazgeçmiştim zaten. Onlar mutluysa gerisi önemli değildi.

"Zaman aşımına uğramış cevaplar umurumda değil. Bu yüzden mi çağırdın beni?"

"İkimiz de arkadaşlarımızın mutluluğunu istiyoruz."

"Senin arkadaşın mutlu olduğu yerde zaten. Esra'yı kullanmasına izin vermem."

"Sence Esra senin iznini ne kadar umursar? Sizin yüzünüzden şu an ayrılar. Her şeyi biliyorum bana numara yapma."

Gözleri dolmuştu. Esra ne kadar zor şey yaşadıysa Deniz daha zorunu yaşamıştı bunu fark etmem yılları aldı.

Ters köşe severim.