Fark Etmeden Senin Olmuşum

76. Bölüm

İyi okumalar.

Kapıyı açar açmaz karşımda Engin'i gördüm. "Kapılarda karşılıyorum seni karıcığım." Sarılmak için kollarını açtığında onu es geçip ceketimi çıkardım. Askıya asarken elini belime koydu. "Sorun mu var?" sadece yanlış hissediyorum. Olmamam gereken yerdeymişim gibi. Cansu'nun sözleri ne kadar istemesem de kafamı karıştırmıştı.

"Yorgunum sadece." elimi elinin üzerine koyup çekmiştim. "Ne kadar yorgunsun?" sorusunu görmezden gelip Ceren'in odasına gittim. "Uyuyor Deniz. Saatin kaç olduğunun farkında mısın?" telefonun ekranını açınca saatin 11'i geçtiğini gördüm. "Cansu'yla konuştuk. Kız kıza sohbet ettik." daha fazla soru sormaması için yatak odasına geçtim. Peşimden gelmişti. Üzerimi değiştirirken Engin her zamanki gibi kapıdan izliyordu. "Sana dokunamamak ve bu durumun bir türlü bitmeyeceğini düşünmek acı veriyor. Terapiye gitmiyor musun?" yutkundum. Bu konuyu konuşmak istemiyordum şimdi hiç istemiyorum.

"Uykum var." kendimi açıklama yapmak zorunda hissediyordum. "Son günlerde yaşanılanlar benim psikolojimi çok bozdu. İyi değilim." yatağa girerken söylemiştim bunları.

Yanıma oturup "Burada olmam da mı sana iyi gelmiyor?" gelmiyor demek ki. "İyi geceler." omzumdan öpüp iyi geceler demişti. Uyu uyuyabilirsen şimdi.

(...)

Merkeze girerken Engin "Bugün daha iyi hissediyor musun?"

"Evet. Çalışmak iyi gelebilir. Yanımda değer verdiğim insanlar da var hem." Engin gülümseyip öptü beni. "Aşık olduğum kadınla hırsız kovalamak pek romantik olmasa da güzel." Konuşmamızı bölen Aylin "Günaydın çifte kumrular. Nasılsınız?"

Engin "Harika Aylin. Özlemişim bu kapıdan içeri girmeyi."

Aylin "Rıza baba bizdeki meslek aşkını görseydi gurur duyardı. Cansu hepimizden erken gelmiş bugün."

Cansu'nun geleceğinden haberim yoktu. Umarım bir işler karıştırmıyordur.

Fatma Nur'dan

"Deniz ve Esra'yı bir arada görmek istiyorum. O zaman daha net bir cevap verebilirim." Elif'in geldiğinden beri ısrarla söylediği şeye göz devirdim. "Benden ne istiyorsun peki? Onları bir araya getirecek ortamı nasıl kurabilirim?"

"Nida'yla konuşabilirsin. Buraya çağır. Cansu'yla gelirler. Deniz ve kocası da gelsin daha iyi olur." Elif'in heyecanla söylediklerinden sonra "Aynen Esra ve Engin Deniz için kavga etsin kan gövdeyi götürsün. Sen de gözlem yap Esra psikopat mı değil mi diye."

Elif cevap verecekken "Bence değilimdir." Esra'nın sesiyle ikimiz de ona döndük.  "Hoşgeldin." dedim neşeli sesimle. "Hoşbuldum da ne konuşuyordunuz siz?" Esra sorgularcasına ikimize baktı. Elif "Dünkü dava hakkında konuşuyorduk. Esra suçsuz bir insanı kıskançlığı yüzünden yakacak kadar psikopat değilmiş diyorduk."

Esra "Kıskanmıyorum." sesi çok sert çıkmıştı. Elif'in koluna vurdum. Kışkırtma şu kızı. "Ben de öyle diyorum da Elif işte. İşi bu her ihtimali değerlendiriyor."

"Deniz'le aramda ihtimal falan yok. Hem Pelin İstanbul'a dönüyormuş, görüşmek istiyor."

İçtiğim sıvı boğazıma takılmıştı. Elif de memnun olmamıştı bu durumdan "Eski sevgilin olan Pelin mi?"

Esra "Doktorum olan Pelin." Esra üniversite yıllarında Deniz yüzünden neredeyse delirecek duruma gelmişti. Akıl sağlığını koruyup üniversiteyi bitirmek için onu unutması gerekiyordu. Pelin de Esra'nın durumunu bilmesine rağmen onunla birlikte olmayı kabul etti.  Esra'yla ilişkilerinde mutlu gibilerdi daha doğrusu biz öyle sanıyorduk.

Gerçek şu ki Esra Pelin'le sevgiliyken bile hep Deniz'den bahsedermiş. Biz onun iyi olduğunu düşünüp mutlu olalım diye Esra sevgili rolü yapmak istemiş Pelin de aşık olduğu için kabul etmiş. 5-6 ay sürdü aralarındaki bu durum. En son Esra çok alkol tükettiği için Pelin'i yatağa atıp sevişmenin başında ona Deniz deyince Pelin'de ipler kopmuş. Kız yurt dışına çıktı çıkmadan önce de her şeyi açıkladı bize.

"Niye geliyormuş?" Elif'in sesinden belliydi bu durumdan rahatsız olduğu.

Telefonun ekranı açılınca Nida'nın aradığını fark ettim. Kızlardan uzaklaşıp açtım telefonu.

"Efendim Nida?"

"Nasılsın?"

"İyi sen?"

"Ben de iyiyim. Şey için aramıştım haftasonu şirkette parti düzenliyorum da sizde de katılmak ister misiniz?"

"Siz derken?" Elif Allah'tan başka bir şey istesen olacakmış.

"Esra, sen, Elif." Elif'le hâlâ arkadaş olduğumuzu biliyordu ama henüz o Elif'le karşılaşmamıştı.

"Tabii geliriz biz."

"Çok sevindim buna konumu ve saati mesaj olarak bildiririm. Görüşürüz selam söyle kızlara."

"Görüşürüz canım." telefonu kapatınca ateşle barutun yan yana nasıl duracağını merak ediyordum. Engin de gelirse daha kötü olurdu işler. Karısını eski sevgilisinin yanında görmek onu da öfkelendirir. İptal mi etsem acaba?

Esra'nın "Hayırdır ne oldu?" demesiyle onlara döndüm. Yalan söylemek istemiyorum iyi bir insan olmak istiyorum ben ya. "Nida'nın şirketinde parti varmış bizi de çağırıyor."

Elif "Umarım kabul etmişsindir özledim onu."

"Nida da seni özlemiş özellikle seni çağırdı."

Elif "Esra geliyorsun değil mi?" Esra düşüncelerinden sıyrılıp gülümsedi ne olur reddet. "Gelirim tabii hatta Pelin'le geliriz. Nida Pelin'i çok severdi." Pelin'le Deniz'in bir araya gelmemesi gerekiyordu hayır ya.

Pelin'i hepimiz Esra'ya iyi geldiği için severdik yoksa bir alakamız yoktu. Deniz ve Cansu dışında hepimiz aynı üniversitede okumuştuk. Her ne kadar Esra Nida'yı hayatında istemese de Nida bir şekilde Esra'nın etrafındaydı. Elif'le arkadaştı sadece bizim gruptan.

Elif "Deniz de orada olacak. Emin misin?"

Elif de Pelin konusunda endişeliydi. Eğer Esra ikimizin de aklında olan şeyi yaparsa Deniz dayanamayıp bizi patlatabilirdi o yüzden bir şekilde Pelin'e engel olmalıydık.

Moralim  sıfır sıfır sıfır.