21'🩸

1.4K 70 16
                                    

"Çıkmayı planlıyor musun?"

Kapının arkasından bana seslendiğinde ellerimi dayadığım lavabodan çekip suyu açtım. Girdiğimden beri kendime bakıyordum. Bugün yaşadıklarım ve Çağan'ın seneler sonra ilk defa bana bu kadar yumuşak davrandığını düşünüyordum.

Onun bana karşı olan merhametini, şefkatini ve yumuşak bakışlarını özlemiştim. Ama bu yanlıştı, çünkü karşımda eski Çağan yoktu. Şu an kapının arkasında bekleyen Çağan başka bir kadının parmağına yüzük takmıştı. Her ne kadar yüzükleri atsalar da başka bir kadına senelerini verip evlenme planları kuran adan benim için bir şey ifade etmemeliydi.

"Bahar yüzünü yıkamak bu kadar uzun sürmez. İçeride ne halt yiyorsun? Sabaha kadar seni bekleyemem."

Yüzümü havluya silip derin bir nefes alarak kapıyı açtım. Karşı duvara yaslanmış kaslarından dolayı birleştirmekte zorlandığı kollarını göğsünde bağlamış bana bakıyordu.

"Tamam teşekkür ederim."

Yüzüne bakmamaya çalışarak onu arkamda bırakıp yürümeye başladığımda arkamdan adımladığını duyuyordum.

O anda aklıma üniversiteme gelip babamın hastaneye kaldırıldığını söylerken arkamdan korumam gibi yürüdüğü gelmişti. Üniversitedeki herkesin ona hayranlıkla baktığı günler gelmişti gözlerimin önüne.

Merdivenleri inip avluya girdiğimde ablamla eniştem konuşmasını kesip ablam gülümseyerek bize bakmış eniştem ise burnuna masaj yaparak başını hafif yere eğmişti.

Yanlarına yaklaşarak arkamda duran Çağan'ı görmezden gelerek enişteme baktım.

"Ne yaptınız enişte? Bir şey bulabildiler mi?"

Eniştem bana cevap vermeden arkamda dikilen Çağan'a işaret vermişti. İşareti alan Çağan arkamda durmayı bırakıp yanımızda dikilerek cebinden anahtar çıkarmıştı.

Anlamayarak anahtara bakarken eniştem konuşmaya başladı.

"Bahar ağacın orada katili ikinci kez gördüğünü söyledikten sonra Çağan peşinden koşmuştu. Katil her kimse kaçmış ama Çağan arkasında bıraktığı anahtarı bulmuş."

Ablam anahtarı alıp incelerken Çağan'a baktım. Ciddi ifadesiyle ablamın elinde ki anahtara bakıyordu.

"İyi ama bu anahtarın hangi eve ait olduğunu nereden bileceğiz?"

Çağan direkt ona sorduğum için başta şaşırsa da belli etmemeye çalışıp enişteme bakarak cevap vermişti.

"Cinayet esnasında çalışanların hepsi yanımdaydı. O yüzden onlardan birinin olma ihtimali çok az."

"Çok az?" dedim şaşkınlıkla kaşlarımı kaldırarak.

"İki kişi değillerse ihtimal yok ama iki kişilerse diye ihtimal veriyorum.

Başımı sallayarak hala anahtarı inceleyen ablama döndüm.

"O zaman geriye o bölgeyle ilgilenen holdingdeki biri olabilir."

"Samanlıkta iğne aramak gibi..." dedim mırıldanarak.

"İyi bir fikrin varsa sun Bahar."

Çağan bir anda bana çıkıştığında kaşlarımı çatarak ona döndüm.

"Kötü bir şey mi söyledim? O bölgeyle ilgilenen sadece holdingde çalışanlar değiş. Bu bölgeyle ilgilenen çok kişi var ve yarısı holdingde çalışmıyor."

"Tartışmayı kesin."

Eniştem ikimize de keskin bir dilde uyarıda bulunduğunda yeniden ablama dönüp kollarımı göğsümün altında birleştirmek istediğimde omzuma keskin bir ağrı saplanmıştı.

GÖR BENİ🩸 (+18) (TOXİC SERİSİ V)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin