Cevap vermeden odadan çıktığında peşinden çıkmadan önce Çağan'a baktım. Öfkeli görünüyordu.
"Merak etme ben halledeceğim."
"Eğer sana el kaldırmaya kalkarsa onun o elini kırarım Bahar. Ona göre git ve konuş."
Başımı sallayıp odanın kapısına gittiğimde peşimden bir kez daha seslenmişti.
"Unutma, ailem dediğin insanlar seni tek hatanda sildiler. Eğer affedecek olursan o geceyi hatırla ve ona göre affet."
Haklıydı, ağabeylerim ilk defa bana el kaldırmaya kalkmıştı. Yavaşça odanın kapısını arkamdan kapatıp çıktığımda ağabeyimle ablamla konuştuğunu görmüştüm. İkisinin de arkası bana dönüktü.
"O gece yaşattıklarınızın aynısını yaşatmaya geldiysen geri dön Burak. Çünkü o da kolay şeyler yaşamadı. Bahar'ın tek amacı hasta ağabeyini kurtarmaya çalışmaktı."
"Merak etme Alev, kötü niyetle gelmedim."
Ablama artık abla demiyordu. İkisinin de bakışları bana çevrildiğinde ablam şefkatli bir tebessümle gitmek isteyip istemediğimi sormuştu. Sakince başımı salladığımda ise Burak önden gitmeye başlamıştı.
"Bahar."
Tam arkasından gidecekken ablam kolumdan tutup durdurmuştu.
"Eğer sana el kaldırmaya kalkarsa bağır tamam mı? Ayrıca hastane dışına çıkma. Ben yakınlarda olacağım."
Kolumu tutan eline dokunup gülümsedim.
"Karşımızdaki adam düşmanımız değil abla. Senin kardeşin benim ağabeyim. O gece ailemiz haklı bir tartışma yaptılar. Hatayı yapan bendim onlar değil."
Ablam elini yanağıma yerleştirip bir anne edasıyla okşayarak cevap verdi.
"Hiçbir hata aile içinde insanı şiddete götürmez. Bunu benim söylemem garip ama sana göre bu böyle. Şimdi git ve eğer bir şey olursa bağırmaktan çekinme."
Sessizce gülümseyerek ablamdan ayrılmış ve hastanenin bahçesine çıkmıştım. Burak banklardan birine oturmuş ellerini de birbirine kenetlemiş beni bekliyordu.
Ona doğru yürürken gözlerimin önüne o gece gelmişti. Bana el kaldırışı ve Çağan olmasa belki de vuracağı, Erhan ağabeyimin de aynı şekilde...
Gözlerinde ki o nefreti ve kini gördüğümde benim için ne kadar tehlikeli olduklarını anlamıştım. Ama ben onların kanındandım, onların ailesiydim ve bu öfkenin uzun sürmeyeceğini de biliyordum.
Sessizce Burak'ın yanına oturup ellerimi dizlerimin üzerinde birleştirdim. Ben oturur oturmaz bakışlarını bana çevirmişti. Yüzünde ne bir öfke ne de bir kırgınlık vardı. Bomboş bir çehreyle bana bakıyordu.
"Seni dinliyorum." dedim kısık bir sesle.
"Neden yaptın?" dedi yeniden önüne dönerek.
Bu soruyu soracağını biliyordum. Ama beni dinleyeceğinden emin değildim. Lakin yine de anlatmaya çalışacaktım.
"Beni dinleyeceksen anlatacağım."
"Dinlemek için geldim Bahar." diyerek yeniden bana dönmüş ve doğrulmuştu.
"Benim küçük kız kardeşimi bu denli kötü biri haline kim getirdi merak ediyorum. Dinlemek ve sana hak vermek istiyorum."
Gözlerinde o isteği gördüğümde paramparça olmuştum. Burak'ı ilk defa bana karşı bu kadar yıkılmış bir çehreyle bakarken görmüştüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÖR BENİ🩸 (+18) (TOXİC SERİSİ V)
Genç Kurgu"Neden o? Neden ben değil de o? Onun değil de benim yapamadığım şey ne Çağan?" Gözyaşlarım yanaklarımdan süzülüp giderken sözlerime devam ettim. "Gör artık beni..." Ciddiyetini takınmaya devam ederek benden bir adım daha uzaklaştı. "Ben mi seni görm...