HEMŞİR (bxb)

63

Son smut..

...

Buğra elinden bir an olsun gözlerini ayıramadığı için yemeğini bile yiyemedi. Heyecandan sanki iştahı kesilmişti. Bu adamın zaten böyle bir şey yapacağını düşünüyordu ama böyle erken beklememişti. Aşırı mutlu hissediyordu. Ve belki de mutluluktan içtiği iki bardak şarap bile sanki çarpmış gibiydi.

Yanakları yanıyordu sanki ve sürekli gülmek istiyordu. Aslında içten içe ağlama isteği de vardı. Bir gün sevgilisinin aldığı yüzüğü takacağı hiç aklına gelmezdi. Evlilik hayali kuran birisi olmamıştı hiç, çünkü yaşadığı ülkeden dolayı bu beklenti hep saçma gelirdi. Zaten karşısındaki kimse de Orhan kadar cesur olmamıştı.

Orhan masadaki her şeyi tek tek kaldırıp kendisini zorla oturttuğu için tekrar aldığı gül demetine kaydı gözleri. Onun kendisine yaptığı bu jestlere bayılıyordu. Orhan sayesinde sevilmeyi de sevmeyi de sonuna kadar yaşıyordu sanki.

"Buğra iyi misin sarhoş mu oldun yavrum?"

Orhan yanına geldiğinde daldığı güzel çiçeklerden başını çevirip ona baktı. Bu gece gözüne daha yakışıklı gelmişti. Üstündeki siyah gömlek tam oturmuş ve hatlarını meydana çıkarmıştı. Beyaz tenine siyah çok yakışıyordu. Ona bakmak bile ağzını sulandırdı. Uzun boyuyla çok yakışıklı duruyordu.

Oturduğu sandalyeden yavaşça ayağa kalktığında kalbinin hızlanması ile sertçe yutkundu. Kesinlikle sarhoş olmuş olabilirdi çünkü sevgilisine bakarken azdığını hissetti.

"Olabilirim de olmayabilirim de. Bitti mi işin?" Diye sordu heyecanla. Orhan mükemmel gözleri ile yüzüne bakarken kaşlarını kaldırıp hafif güldü. Bu adamın gözlerinde boğulmak istiyordu.

"Bitti.. biraz önce de bitti demiştim ama sen duymadın demek ki. Ayyaş oldun başıma" Sevgilisi daha çok gülerken Buğra titrek ama derin bir soluk aldı. Adımları yavaşça ona doğru gitti.

"Aşk sarhoşu oldum belki ne biliyorsun? Bir tek sen mi seviyorsun sanki? Ben de delirmiş olamaz mıyım?" Diye sorarken bir elini yakasına doğru kaldırdı. Yavaşça yakasını okşarken Orhan'ın gülücüğü bir anda kesilip dişlerini sıktı. Onu böyle delirtmek hoşuna gidiyordu.

İçinde daha büyük bir heyecan olurken sevgilisi bir anda ona doğru atıldığında Buğra anlamadan ayaklarının yerden kesildiğini hissetti. Sevgilisi onu kucağına almıştı.

"Orhan ne yapıyorsun?" Dedi boynuna sarılırken.

"Yavrum biz yeni evlendik ondan. Odaya kucağımda götüreceğim seni"

Sevgilisi bir koluyla belini tutarken diğeriyle bacaklarını sıkı sıkı tutmuş şekilde odaya yürüdü. Onun sözleri ile heyecanı artarken hafif sırıtıp tekrar elini kaldırıp yüzüğüne baktı. Bu sıfat hoşuna gitmişti. Artık o da resmi olmasa bile evliydi. İlerde yurt dışına çıkıp bunu resmi yapmak istiyordu.

"Evliyiz artık biz doğru. Benim oldun tamamen" dedi. O sırada sevgilisi odaya girmişti. Kalbi heyecandan daha çok hızlanırken yatağa geldiklerinde Orhan yavaşça onun uzanmasını sağladı. Hala üniforması olsa da sevgilisi nasılsa soyardı.

Sırtı serin çarşafa değdiğinde heyecanla yutkundu. Göğsü hızla inip kalkarken Orhan onu süzüp bir anda üstüne eğildi. Buğra içindeki istekle kollarını kaldırıp onu beklerken bacaklarını da açtı. Biraz bu kıyafetle onu sevmek istiyordu. Orhan tüm güzelliği ile üstüne uzandığında burnuna gelen mis koku ile dudağını dişledi. Onun sevgisinden şüphesi yoktu ama kendisi de çok fazla seviyordu.

"Mutlu musun yavrum?" Sevgilisi bacaklarının arasına girdiğinde yine burunları birbirine sürttü. Kollarını onun omzuna dolarken heyecanla gülümsedi.