Buğra bir kez daha kırılan kalbiyle eve girdiğinde hırsla sağa sola bakındı. O piç yüzünden aklını kaçıracak gibi hissediyordu artık. Aptal gibi bir umutla çıkıp giderken bile gururunu ayaklar altına almıştı. Oysa Orhan için o çoktan bitmişti. Sinir ve hayal kırıklığı kalbini yakıp kavururken hızla banyoya ilerledi. Ne yapacağını bile bilmiyordu. Göğsü hızla inip kalkarken "siktirip git lan artık hayatımdan" Diye söylendi. Bir daha onu asla görmeyecekti. Kendisine onu hatırlatacak her şeyden kurtulmak istiyordu.
Sessiz evde banyoya girdiğinde aynanın karşısına geçti. Gördüğü dağılmış ifade bile midesini bulandırdı. Değmeyen bir adam için daha ne kadar perişan olacaktı ki. Gidip başkasının koynuna girse bile ne olacaktı. Bir inat uğruna bunu yapacak karaktersizlikte olsaydı keşke. Belki o zaman onun iğrenç sözlerini hak ederdi.
Kırmızı gözlerinden yine yaşlar akarken onun kendisine dokunduğu gözünün önüne geldi. Her bir yerine izini bırakmıştı piç. Sonra gözleri dağılmış saçlarına çıktığında acıyla dişlerini sıktı. Onun iğrenç sevgi sözleri ile nasıl saçlarını okşadığı aklına geldi. Orhan severdi saçlarını ve Buğra o an ilk başta ona dair bir şeyden kurtulmaya karar verdi. İstediğini artık kendisinde bulamayacaktı.
Belki verdiği bu karardan sonra çok pişman olacaktı ama umrunda değildi. O adamı kendisine hatırlatacak, güzel günleri düşündürecek hiç bir şeyi görmek istemiyordu. Onu tamamen hayatından silecek ve kendisine yepyeni bir hayat kuracaktı.
"Bir daha dokunmayacaksın saçıma. Göreceksin sen şerefsiz" sanki çok uzun bir yol koşmuş gibi nefes nefese konuşurken deli gibi sağa sola bakındı. Bu saçlardan artık kurtulmak istiyordu. Banyodaki dolapları tek tek açarken tekrar ağlamaya başladı. Deliriyordu belki de bilmiyordu.
Bir sürü banyo gerecinin arasında gözlerine çarpan makasla hafifçe güldü. Ama gülerken bile ağlaması şiddetleniyordu. Eline aldığı koca makasla yeniden aynanın karşısına geçtiğinde elleri titremeye başladı. Yapacaktı. En başta ona ait şeyleri sonra da onu hayatından çıkaracaktı. Uzun saçını açtığında yine aklına o piçin dokunuşları geldi.
"Siktirip gideceksin lan. Sileceğim oğlum seni hayatımdan"
Buğra çok uzun zamandır bu saçlara sahipti. En son kendisini ne zaman kısa saçlarla gördüğünü bile hatırlamıyordu. Annesi severdi ama babası kendisini defalarca uyarsa da hiç kesmemişti. Hep severdi ama nedenini kendisi de bilmezdi. Sonra gözü gibi bakmaya başladığında daha çok sevmişti. Ama bir gün aptal bir piç yüzünden kıyacağı aklına bile gelmezdi.
Daha fazla düşünmek istemedi. Omzundan dökülen saçların bir kısmını avuçları arasına aldığında titreyen eliyle makası götürdü. Nasıl olsa bir gün yine uzardı. Tuttuğu saçları birden makasla kestiğinde Buğra sanki eti kesilmiş gibi yüzünü buruşturdu. Sonra elindeki saçlara bakarken hissettiği acı ile "amına koyım senin" dedi. Yaptığına bir an kendisi bile inanmadı.
Elindeki saçları lavaboya atarken gördüğü kısa saçlarla gülmeye başladı. Sonunda demek ki deliriyordu. Tekrar avucuna doladığı uzun saçları keseceğinde bir anda tutulan eli ile irkilerek kendisine gelmeye çalıştı.
"Hassiktir ne yapıyorsun oğlum sen. Buğra delirdin mi lan?"
Kerim kendisine şokla bakarken Buğra bir kaç saniye duraksadı. Gerçekten ne yapıyordu ki. Değmeyen bir piç için kendi canını neden yakıyordu. Arkadaşı zorla elinden makası alırken boş boş eline bakıp "istemiyorum" dedi.
"İstemiyorum artık keseceğim. Ver"
Arkadaşının eline uzandığında o vermek yerine omzundan tutup hızla kendisine çevirdi. Buğra ona döndüğünde arkadaşının kollarını omzunda hissetti. O an düştüğü boşluğun içinde sanki bir dala tutunmuş gibi acıyla başını onun omzuna yasladı. Kalbi çok sızlıyordu. İstemsizce yeniden ağlarken omuzlarını düşürüp yenilgiyle hıçkırmaya başladı. İğreniyordu artık her şeyden.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HEMŞİR (bxb)
قصص عامةTAMAMLANDI Mahallesinde kendince mesleğini yapan Buğra ve başına bela olan komşusunun hikayesi Bxb konudur Olaylar ve karakterler tamamen hayal ürünüdür +18, küfür ve şiddet içerir...