15

10.2K 479 147
                                    

Buğra elinden zorla alınan saçları ile sırıtarak arkasındaki adamı izledi aynadan. Cidden saçlarına bu kadar takıntılı olacağını hiç düşünmemişti. Toplamak için odaya girdiğinde Orhan da peşinden gelip "Ben toplarım" diyerek arkasına geçmişti. Onun yüzündeki ciddiyeti gördükçe daha çok gülesi geliyordu. Çok sevimliydi.

Uzun saçlarını eline toplayıp tepesinde topuz yaparken acıyla yüzünü buruşturup "Orhan acıyor" dedi. O an sevgilisi aynadan gözlerine bakıp sinsice güldü.

"Buna alış yavrum ilerde daha çok acıyacak"

Onun sözleri ile kalbi hızlanırken cevap veremedi. Kim bilir aklından neler geçiyordu. O tekrar işine döndüğünde Buğra hareket eden kollarına baktı. Bugün o da kendisi gibi kot ve tişört giymişti. Ona çok yakışıyordu böyle giyinmek. Kendisi beyaz giymişken Orhan yine baştan aşağı siyahlar içindeydi. İçten içe kıskanıyordu ama ona belli etmek istemiyordu.

"Oldu. Saçlarını kesersen bir gün deliririm Buğra. Sakın dokunma"

O işini bitirdiğinde keyifle ona doğru döndü. Kendisi de kesmek istemiyordu zaten. Hele ki Orhan beğeniyorsa hiç dokunmazdı. Odanın içinde ikisi de ayakta dikilirken Orhan yavaşça ona doğru yaklaşıp kollarını beline doladı. Her seferinde daha çok temas ediyorlardı ve gün geçtikçe ona olan isteği artıyordu.

"Sen bana ahlaksız teklif de bulunmuştun sanki bak aklıma geldi"

Orhan yüzüne daha çok yaklaşıp fısıldadığında heyecanla kendisi de kollarını omzuna sardı. İri bedenini sarmak güzeldi.

"Öyle mi yapmışım?" Diye sordu kısık sesiyle. Bir elini ensesine çıkarıp hafifçe okşarken Orhan beline daha sıkı sarıldı. Bedenleri temas etmiyordu ama bu bile güzeldi.

"Seni şimdi yatağa atasım geliyor. Çok bekledim bu günleri gerçekten"

Orhan fısıldayıp bir anda boynuna doğru eğildiğinde Buğra heyecanla başını yukarı kaldırdı. Eğer o isterse kendisi hazırdı ama Orhan için yeni olacaktı biliyordu. Onun ıslak dili boynuna değdiğinde gözlerini kapatıp "beklemek zorunda değilsin bebeğim" dedi. Kalbi hızlanıyordu. Orhan beline baskı yapıp onu kendisine çektiğinde bedenleri bir bütün gibi oldu.

Dilini boynuna sürtüp aralık dudakları ile öperken Buğra içinde oluşan istekle derin bir nefes aldı. Böyle dokunuşlar yaşamayalı uzun zaman olmuştu ve vücudu fazla hassastı. Orhan belini okşarken kendisi de ensesini sıkıp başını boynuna daha çok bastırdı. Sertleşecekti biliyordu. İkisinin de nefesleri hızlanıyordu.

"Orhan" dedi boğuk sesiyle. Boynuna yaptığı ıslak dokunuşlar aklını alırken alt tarafını ona doğru sürttü. Aldığı karşılık ise hırıltılı nefesler ve beline bastırılan parmaklar oldu. Öpücükleri çok yumuşak ve güzeldi.

"Çok güzelsin yavrum benim" dediğini duydu. İçi hoş oluyordu.

"Sen daha güzelsin ama eğer devam etmeyeceksek bırak yoksa ben atacağım seni yatağa" dedi istekli sesiyle. Orhan boynunu ıslatıp diliyle çenesine doğru çıkarken dudağını dişleyip derin nefesler aldı.

"Zamanı var aceleye gelmeyecek. Saatlerce yapacağız. Seni hissedeceğim" çenesini öpüp dudaklarına geldiğinde Buğra istekle dudaklarını kavradı. Alt tarafında oluşan hafif sertleşme ile ona sürtünürken ikisi de hırsla dillerini bir birine doladı. Odanın içine yayılan hızlı nefes ve öpücük sesleri ile beyni bulandı. Başını sağa doğru yatıran adam onu sanki büyük bir açlıkla öperken ensesindeki eli saçlarına çıkıp parmakları arasına aldı.

Bir kaç saniye ikisi de nefessiz kalana kadar dudaklarını emerken Buğra tamamen sertleşmişti. Onun da sertliğini hissediyordu. Ama zamanı var diyorsa beklerdi. Hormonlarına yenilip aceleye getirecek kadar toy değildi. Orhan belini yavaş yavaş okşarken alt dudağını ağzına alıp sertçe emdi ve sesli şekilde geri çekildi. Buğra resmen dağılmıştı.

HEMŞİR (bxb)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin