38 | DEVRİLEN KUM SAATİ

5.1K 386 456
                                    

Merhabalar canlarım ben geldim :))

Umarım iyisinizdir :))

Hiç içime sinmiyor ama bölüme sınır koymaya karar verdim. Çünkü inanın bölümleri yazarken gecemden gündüzümden çalarak yazıyorum ve karşılığı çok az geliyor. Emeğimin karşılığını alamadığım için kendimi boşa uğraşıyormuşum hissine kaptırıyorum.

Bu yüzden sınırımız 150+ oy ve yorum olacak. Sizi zorlayacağını sanmıyorum çok değil çünkü ve güveniyorum ki bunu yaparsınız siz🙂 ama lütfen sınır dolsun diye random veya emoji atmazsanız sevinirim.

Dolmazsa da canınız sağ olsun be sjjfxsjh

Neyse sizi çok tutmayım keyifli okumalar dilerim umarım beğenirsiniz

Neyse sizi çok tutmayım keyifli okumalar dilerim umarım beğenirsiniz

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


38. BÖLÜM

"Devrilen Kum Saati"

Sizin hiç kalbinizin bir attığı kimse oldu mu? Onun acısını hissettiğiniz... o mutluyken mutlu o üzgünken üzgün olduğunuz biri...?

Dünyanın en kötü korkularından sadece biridir kaybetme korkusu. Bir dünya vardır  sadece ama herkesinki başkadır. Benim dünyamın en büyük korkusu kaybetme korkusuydu. Tıpkı Baran'ın beni kaybetmekten korkup teyzemin gerçek katilini söylemediği gibi.

Benim bu dünyada pek kimsem yoktu.

Sevdiklerim bir elin beş parmağını geçmezdi benim ve toprakta almıştı zaten ikisini benden. Geriye kalanlarım ise sevdiğim adam, ablam ve Gül'üm vardı. İkisi canımdı biri cananım...

Hayır Baran benim hem canım hem cananımdı.

Sevdiklerim hep ölüyordu benim. Sanırım bir gün bu dünyada gerçekten yapayalnız kalacaktım.

Ona saplanan kurşun benim kalbimi durdururdu.

Onun kara gözlerinde hep kendi yansımamı görüyordum ben. Ama şimdi o gözlerde sadece acı vardı. Hissettiği acı. Ela harelerim onun yüzünü tavaf ederken “Baran,” diye soludum titrekçe. Baran öylece kızaran gözleriyle bana bakarken ben korkarak da olsa dehşet dolu gözlerimi onun bedenine yaslı silah indirdim. İkimiz de silahı sıkıca kavrıyorduk fakat Baran’ın elleri yavaşça kaydığında ellerimize bulaşan kanı idrak etmekte zorlanmıştım. Baran vurulmuştu.

Elimdeki silah şokla yere düştü. Korkudan titreyen bakışlarımı yeniden onun yüzüne çıkarttığımda renginin attığını gördüm. Yüzü acıyla kasılırken saniyesinde alnında boncuk boncuk terler oluşmuştu.

KAYIP NEFESHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin