The Third Rose [MTL] [BL]

19

Misheng Studio'nun kaotik durumu Chen Xingze'nin zorluklarını azalttı.

"Bu çok dağınık." Chen Xingze yerleşecek neredeyse hiç yeri olmayan odaya baktı ve kalbinin derinliklerinden iç çekti, "İnsanların yaşadığı yer burası mı?"

Stüdyo kıyafetler ve jiga ile dolu ve atık kağıtlar halılarla kaplı. Odada bir pencere var ama uzun zamandır açılmadığı görülüyor.Odadaki havalandırma çok zayıf, duman ve nem kokusuyla dolu.

"Hadi onunla yetinelim. Seçişkin olma." Mi Sheng yatağı temizlemeye gitti. Stüdyo tek kişilik bir yürüyüş yatağı hazırladı ve küçük yatağa bir sürü kıyafet yığıldı. Mi Sheng tüm kıyafetlerini kaldırdı, yatağı işaret etti ve Chen Xingze'ye "Uyu" dedi.

Chen Xingze bir otel bulmak için dışarı çıkmadığına pişman oldu.

"Duş alabilir misin..." Chen Xingze sormakta tereddüt etti. Minimum gereklilik buydu. Çok terledi ve o kadar rahatsızdı ki duş almadan uyuyamadı.

"Evet." Mi Sheng banyonun yönünü işaret etti.

Chen Xingze sırt çantasını bıraktı ve duş almak için içeri girdi.

Chen Xingze'nin banyosu sırasında Mi Sheng yatağı tekrar temizledi ve sonra yatağın yanına oturdu ve sigara içti. Uzun zamandır dinlenmedi. Chen Xingze'den daha uzun olmalı ama yorgun değil. Banyodan gelen su sesi tüm yorgunluğu temizliyor gibi görünüyor.

Mi Sheng dumanı söndürdü, banyo kapısına gitti, kapıyı içeri itti.

Chen Xingze şok oldu, duş perdesini sıkıca çekti ve kükredi, "Ne yapıyorsun!"

Mi Sheng askıya bir takım elbise koydu.

"Sana bir üst üstü kıyafet göndereceğim. Gerilim nedir?"

"Kapıyı çalma bile!"

"Knock, duymadın."

"İmkansız!"

Giysilerini çıkardıktan sonra, Mi Sheng ellerini doğru bir şekilde yıkadı. Chen Xingze bağırdı, "Su soğuyor!" Mi Sheng yüksek sesle gülmeden önce banyodan çabucak çıktı. Kapıdaki duvara yaslandı, Chen Xingze'nin az önce süpürülmüş olan vücudunu, neşe dolu saf topraklarda yetişen saf bir fide gibi düşündü.

Duş aldıktan sonra Chen Xingze, Misheng'in kıyafetlerini giydi ve dışarı çıktı. Beden olarak benzerler ve tam olarak doğru kıyafetleri giyerler. Chen Xingze saçlarını sildi ve çantaya bakmaya gitti. Mi Sheng bacak bacak üstüne atarak yatağa oturdu ve genç vücuda hayran kaldı.

"Kid, yarın bir gün daha kal ve yarından sonraki gün ayrıl."

"Neden?"

"Sana etrafı göstereceğim. Buraya ilk gelişin, değil mi?"

"Seyahat etmek için burada değilim."

"Hadi, hepsi burada."

Chen Xingze hiçbir şey söylemedi ve Mi Sheng uzun bacaklarıyla onu tekmeledi. Yetişkinler konuşurken kibarlığı nasıl hiç anlayamazlar?

Chen Xingze kıstı ve alay ederek geri döndü. Ah, sen en kibarsın!"

Mi Sheng utanmadan gülümsedi, "Tabii ki."

Chen Xingze'nin gözlerinin köşeleri seğirdi ve Mi Sheng sordu, "Neyi çeviriyorsun?"

"Kontakt lens kutusu."

"Miyop musun?"

"Uh-huh."

Chen Xingze görünmezliğini çıkardı ve bir çift siyah kenarlı gözlük taktı. Mi Sheng merakla ona baktı.