Bölüm 16 - Garip İkilem

29 2 3
                                    

Kütüphaneye girmiştik açıkçası biraz gergin hissediyor ve içimde ki ben ile sakinleşmeye çalışıyorudum ; derse başlamadan önce bir şeyler isteyip istemediğimi soruyordu ben ise gerek olmadığını bir an önce ders çalışmamız gerektiğini söylüyordum o da açken çalışmanın verimli olmayacağını o yüzden zorla da olsa bana yemek yedireceğini söylüyordu suratımı asmış bir anne laflarına maruz kalıyor gibi hissediyordum  beni bir masaya otutturup yiyecek alacağını söylüyordu arkasından lütfen çok bir şey alma yiyemem diyordum ama bilin bakalım ne oldu döndüğünde bir sürü  yiyecek vardı kollarında ,ona kızmıştım o ise tam konuşacaken ağzıma yiyeceği tıkmıştı şaşkınlıktan gözlerim büyümüş olacak ki karşımda kahkaha atıyor ve çok eğleniyora benziyordu  lokmamı bitirdikten sonra ona kızıyordum o ise gülmekten geri kalmıyor devam ediyordu  ellerimi yıkamak için lavaboya gideceğimi gelince de kalkmamız gerektiğini söylüyorudum o da beni onaylamış olacak ki kafasını sallamıştı , kütüphaneye ilk defa geldiğim için yön oklarını takip etmeye çalışıyordum en sonunda karşıma bir kapı çıkmıştı ahşap desenli kapıyı açtığımda lavoboyu buldum diye seviniyordum ellerimi yıkamaya koyulmuştum sanırım ani ceyerandan kapı çarpmış olacak ki,  kafamı çevirdiğimde kapı kulpunun yerde olduğunu görmüştüm .  gözlerim korkudan  büyüyor nefesim daralıyor kalbim hızlıca çarpmaya başlıyordu  kapalı alanlarda tek başıma kalmaktan çok korkuyordum ve bu başıma gelmişti olduğum yere düştüm ve çaresizce titriyordum lavabo en köşe de olduğu için telefon da çekmiyordu , zihnim gene bana savaş açıyor sakinleşmemi engelliyordu , çığlık atıp yardım istesem mi diye düşünüyordum ama sesim  titriyorken çılığımın  sesi yeni doğmuş bir kuşun cılız sesinden farksızdı , gözlerimden yaşlar akıyor sakinleşemiyordum her dakika geçtikçe duvarlar daralıyor beni daha da boğuyor nefessiz kalıyor gibi hissediyordum ne kadar süre böyle kaldığımı hatırlamıyorumdum , çok uzak olmamasına rağmen çok yakında  olmayan  bulanık  sesler duyuyordum korkudan bilincimi yarı şekilde kaybetmiş bilinçsiz şekilde boş duvara bakıyordum ses gitgide yaklaşıyordu bu ses asparın sesiydi bir hışımla kalkıp kapıya yaklaşıyordum ki  ani hareket etmem yüzünden başım dönüp yere düşmüştüm gözlerim kapanmaya başlıyordu çaresiz göz yaşlarım ise durmuyordu  ben yere düştüğüm anda kapının açılma sesini zar zor duyuyor karşımda bulanık bir silüet görüyordum bana sesleniyordu ama hiç bir şey anlamıyordum...  aspar beni hemen alıp revire taşımış ve çok korkmuştu uyandığımda kolum da serum olduğunu asparın da dibimde olduğunu görüyordum , uyandığımı görünce hemen yanıma gelmiş  ve bana bir daha tek başıma bir yere göndermiyeceğin söylüyordu o an fark ettim ki bana değer veren birine değer veremiyor ama benden gitmiş olana üzülüyordum ne kadar garip bir ikilemdi bu....

Sen YoksunHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin