5 - Zeytin

5.6K 268 111
                                    


"Anlamadım?" diye konuştum kaşlarımı çatarak. "Kim olduğumuzu düşünüyorsun?" dedi sarışın olan. Alayla sırıtırken sinirlenmeye başlıyordum. Gözlerim omuzlarının arkasında görünen korumaya kaydı. "En azından yaşıyor." diye konuşarak göz devirdim.

"Hırsız?" dedim tek kaşımı kaldırarak. İçimin kuruduğunu hissettiğimde elimdeki elmadan bir ısırık aldım.

Hırsız dedikten sonra birbirlerine bakıp sırıtmışlardı. Ağzımdaki elmayı yutkunarak onlara baktım. Kendi boyum 1.70'ti ancak ona rağmen bunların omzuna gelmiyordum. Gözlerim kıyafetlerine kaydı. Takım elbise giymiş gayet şık görünüyorlardı.

Esmer olan siyah eldivenlerle elimi tutarak kaldırdı. Dudaklarını ellerime değdirdiğinde ne olduğunu anlayamamıştı. "Metehan Aydemir." diyerek ellerini çekti. "Caner bende. Bizimkiler sana bizden bahsetmedi mi?" dedi sarışın. Araladığım kapıyı açarak yol verdim. Onlar içeri girerken ben konuştum. "Bahsettiler ama ne zaman geleceğinizi söylemediler." dedim.

Onlar salona girerken arkalarından gelerek oturduğum yerde oturdum. Önümdeki test kitabını kapatacakken Metehan test kitabını alıp cevaplara bakmaya başlamıştı.

"Vay bu evi hiç özlememişim." dedi Metehan genişçe gülümserken. Çekinerek tırnaklarımla oynamaya başlamıştım. "Diğerleri nerede?" dedi Caner.

"Çalışıyor. "

"Annem?"

"Arkadaşlarıyla buluşmaya gitti. " diye cevapladım Metehanı.

"Cevap anahtarından mı baktın?" dedi Metehan test kitabına bakarak. "O zaman ne anlamı kalır?" Sırıtarak bana baktı. "bu kadar soru için nasıl problem kullanmadan yaptın?" Kitabı gösterdiğinde başımı yana eğdim. "Zihnimden."

Hayranlıkla bana bakarken iç çekti.

"Böyle bir gencin, sınava bile girme şansını elinden almak..." diye mırıldandı. "Sınava girmediğimi nereden biliyorsun?" dedim. Zeytin gözlerini bana çevirdi.

"Araştırdım. Kağıt üzerinde hakkında yazılan her şeyi biliyorum." İç çekerek başımı çevirdim. "Anlıyorum."

"Gece yarısına kadar çalışacak, hafta sonlarının olmadığı iş hayatın ve kardeşinin lösemi olduğunu öğrenmek..." diye mırıldandı Metehan. Zeytin gözlerini bana çevirerek anlayışlı şekilde baktı. "Çok zorlanmış olmalısın." gözlerim dolduğunda başımı eğdim.

Caner kalkıp mutfağa giderken Metehan kalkıp yanıma oturdu. Elini saçlarımda gezdirdiğinde ona baktım. "Hep bir kız kardeş istedim. Annem ikiz çocuklardan biri olduğunu duyduğunda sana ismini ben vereceğimi karar vermiştik. " Caner elinde tepsiyle içeri girdi. Tepsinin üzerinde üç bardak kola vardı. Üzerindeki kolaları aldığımızda tepsiyi sehpanın üzerine kattı ve karşımızdaki koltuğa oturdu Caner.

"İsmimi ne katacaktın?" dedim ona bakarak. Kahkaha attığında anlamsız şekilde ona baktım.

"Elma Şekeri."

Onu duyduğumda gülmeye hatta kahkaha atmaya başlamıştım.

"Esma Hanımın bunu duyduğunda ki tepkisini merak ediyorum." dediğimde üçümüzün kahkahaları evi doldurmuştu.

"Önce Ekin'e söylemiştim. Benimle dalga geçmişti. Kendisi benden iki yaş küçük olsa da o zamanlar benden olgundu. Tabii ben anneme söylediğimde yüzüme bakıp sadece gülmüştü." Caner'e baktığımda gözü vücudumda olan yanık izlerine gidiyordu.

Ev sıcak olduğu için kısa kollu giyinmiştim. Bileklerimden başlayan harita gibi omuzuma kadar uzanan yanık izleri taşıyordum. Boynumda, göğsümün ortasından boynuma kadar uzanan bir yanık izi vardı. Bacaklarımın belirli bölgelerinde de yanıklar bulunuyordu. Ayrıca, sırtımda belimden başlayıp göğüs kafesimde sona eren yaralar da mevcuttu. Tabii ki bacaklarımı göremiyordu ve tişörtten dolayı sadece boynumun küçük bir kısmı görünüyordu.

Eksik Parça [TAMAMLANDI]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin