15 - Yardım

1.9K 100 60
                                    

Yaren'in Gözünden

Umut hızla Utku'nun kucağından kalkarak ablasına doğru koştu.

Umut onun yanına geldiğinde ablası koltuk altından tutup kaldirmaya çalışsa da zayıf bedeni bunun önüne geçmişti. Yardım etmeyi düşünmüştüm ama Yakup'un sesi bunu engellemişti. "Umutcum ablan seni kucağına alamayacak kadar yorgun. Biraz ona zaman tanı olur mu? " Dediğinde Umut üzülürken gözünü bana çevirdi.

"O zaman Yaren ablam alsın." diyerek kollarını bana doğru uzattı. Azra ikimize bakarak gülümsedi. "Umut alışık benim kucağımda yemeğe. Bu yemeklik onu kucağında yedirir misin Yaren?" dediğinde gözümü Yakup Bey'e çevirdim. Başıyla onayladığında iç çektim.

Onlarla aynı masaya oturmak rahatsızlık vericiydi ama bunu çaktırmamıştım. İlk başta Azra Hanımın sandalyesini düzgüncene masaya yaklaştırdım ve sofraya oturdum. Benim oturmamla birkaç tabak önüme bırakılmıştı. "Yaren kızım sende mutlaka yemek ye sadece Umut'a yedirme." dedi Aykut Bey. Sadece gülümseyip başımı sallamıştım.

Umut'a yemeğini yerirken gözüm Umut'un baktığı çilek reçeline gitti. "Reçel ister misin Umut?" Umut başını salladığımda Yakup Bey araya girdi. "Çilekli reçel yiyemez Umut alerjisi var. Hem neden masada çilek reçeli var." dediğinde Metehan Bey konuştu.

"Ben koydurmuştum. Baştan söyleseydiniz ya." demişti. Gözüm Umut'a kaydı tekrar yüzü düşmüştü. Umut'un saçlarını karıştırırken gülerek bana baktı.

Bir süre sonra yemekten kalkmıştık. Azra Hanım'ın tekelekli sandalyesini salona sürükleyip çıkacakken Umut tekrar kolumdan tutup kalmamı istemişti. Sonuç olarak Yakup'un yanında Umut'u dizlerimin üzerinde oturtuyordum.

Bütün aile buradayken tek yabancı olmak utandırsa da Umut'un benimle sürekli konuştuğundan utanmama fırsat olmamıştı. Azra Hanım'ın kardeşine bakışları gözüme çarptı. Umut'a hüzünle bakıyordu.

Yakup Bey, "Umut abine gel." dediğinde Umut ona neşeyle baktı. Yavaşça Umut'un koltuk altlarından tutarak kucağına aldı. "Yakup abi sen ve Yayen abla evlenecek misiniz?" dediğinde odada sessizlik oluştu. Utançtan kafamı kaldıramazken Yakup'un kıkırdama sesini duydum. "Hayırdır aslan parçası?" dediğinde Umut konuştu,

"Yayen abla ile evleneceksen onu üzme!" dediğinde gözüm Umut'a gitti. El kadar çocuğun beni bu kadar düşünmesi duygulandırmıştı.

"Umut büyüklerin işine karışma daha fazla." dedi Azra Hanım bıkkın sesiyle. Gözüm Yakup Bey'e gittiğinde bana göz kırpmasını beklemediğimden sok içinde kalmıştım.

"Hoppala evde neler oluyormuşta haberimiz yokmuş." dedi Caner Bey.

"Yer yarılsa da içine girsem." diye mırıldansam da dediğimi Murat Bey, Mert Bey ve Yakup Bey duymuş gülmeye başlamışlardı. Çalan telefonla doğrularak cebimden çıkarıp arayan kişiye baktım.

Cevdet

Yüzüm düşerken ayağa kalkarak Aykut Bey'e baktım. "İzninizle." Cevap beklemeden odadan çıktım ve ışığı kapalı olan mutfağa girerek telefonu açtım.

"Ne istiyorsun?"

"SENİ HAİN KÖPEK! BU YAŞINA KADAR SANA BAKTİM SİMDİ TELEFONLARA BÖYLE Mİ ÇIKIYORSUN?" gözüm dolarken başımı eğdim.

"Ne istiyorsun 'baba'" Dedim. Nefes alışveriş sesinden anlamıştım sarhoş olduğunu.

"PARA GÖNDER BANA TEK KURUŞUM KALMADİ." gözümden yaş süzülürken boğazım düğüm, düğüm olduğunu hissediyordum.

"İstemiyorum. En yakın zamandan da eşyalarımı toplayıp yanından kalıcı olarak gideceğim. Kendi başımda bir yerde yaşamaya başlarım. Beni unut artık." dedim çatalaşan sesimle.

Eksik Parça [TAMAMLANDI]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin