21 - Eskiler

1.5K 91 41
                                    


Yaren'in gözünden

Öksürerek kahkaha attım. "O zamanlarda Yakup okulun belalısıydı." Konuyu değiştirme çabamı gördüklerinde hemen uyum sağlamışlardı.

"Hatırlatma az gitmedim bu eşeğin toplantılarına. Her giren öğretmen doğruca Yakup'un velisini soruyordu. Artık hocalar geldiğinde kendimi gizler olmuştum. " Metehan Bey'in dediklerine gülerken devam ettim. "Zaten o şekilde tanıştım. Bir gün okuldan kaçarken tellerden düştü. Yanına gittiğimde üstü başı toz toprak olmuş bacakları kanıyordu." Yakup kaşlarını çataraken gülüp devam ettim.

"E tabi 9. Sınıf, 14 yaşında kızım. Davar kadar üstü başı toz olmuş serseriye yakın olmak istemesem de yerde 1.90 uzanıyor. Nasıl görmezden geleyim. Yanına gidip parmağımla mikropmuş gibi uzaktan dürtmeye çalışıyordum. Sonunda uyanarak bana sinirli şekilde baktığında ayağa kalkıp kaçayım derken benden önce davranmış kolumu tutmuştu." Kaşlarımı çatarak ona baktığımda utangaç şekilde kafasını eğmişti.

"Hızlıcana ayağa kalkmış kolumu tutmasıyla tedirgin olmuştum. 'bak kızım diğerlerine benzemem. Beni burada gördüğünü birine söylediğini duyarsam okuldan attırırım.' diyerek beni tehdit etmişti. Zaten bursluydum olabildiğince belasız okulun bitmesini istiyordum." Bu dediğimle isminin Alparslan olduğunu öğrendiğim karşımızda oturan adam kaşların çatarak Yakup'a baktı.

"İnanmıyorum kızı tehdit mi ettin?" Yakup ona bakarak konuştu, "7 yıl önceki olayın hesabını mı soruyorsun?" Tebessüm ederek devam ettim.

"Ben kendi halimde takılırken o ve arkadaşları sınıfa gelmiş benim dışımda herkesi dışarı çıkarmış birini gözcü olarak dışarı ya katmış diğeri ise kapıyı kapatarak bana bakarken Yakup geldi yanıma. Ben tabii ne yapacağımı bilmiyordum. Elim ayağıma dolanırken Yakup yakamdan tutarak kendine çekti. 'Ben sana kimseye bir şey söylemeyeceksin demedim mi?' Diyerek beni korkuturken sabrım kalmamıştı. O günün sabahında babamla büyük kavga etmiştim. Korksam da ayağa kalkarak ona tokat atarak bağırdım."

7 yıl önce küçük Yaren'in gözünden.

Babam sabahın köründe beni bir güzel hırpalamış olduğundan moralim oldukça bozuktu. İçeri giren Yakup serserini görmemle titremeye başlamıştım. O serseriyi dünkü olaydan sonra görmemiştim. Okulda onu tanımayan olmadığından bende geldiğim gibi tanımıştım.

Sınıftaki herkesi çıkarttıktan sonra arkadaşı kapıya yaşlanmış bize bakarken kendi yanıma yaklaşırken kalbim yerinden çıkacak gibiydi. Yakamdan tutarak kendine çekti.

"BEN SANA KİMSEYE BİR ŞEY SÖYLEMEYECEKSİN DEMEDİM Mİ?" başımı iki yana sallasam da dinlememişti.

"AMA SEN DUR! BU OKULDA OKUTMAYACAĞIM SENİ!" madem beni okuldan attıracak artık uslu kızı oynamanın hiçbir anlamı yok.

Ayağa kalkarak ona tokat attım. Önümdeki sırayı devirdiğimde aramızda hiçbir şey kalmamıştı.

"SENİN GİBİLERİN BİLDİĞİ TEK ŞEY BU ZATEN! AĞZINDA ALTIN KAŞIKLA DOĞMUŞ HAYATINDA ZORLUK NE BİLMEYEN BİRİSİN. NEREDEN ANLARSIN BURSLU OKUMAYİ? BU ZENGİN BEBELERİNİN ARASINDA AŞAĞILAYICI BAKIŞLARLA OKUMAYA BEN ÇOK MU MERAKLIYIM SANIYORSUN? İSTEDİĞİM TEK ŞEY ADAM GİBİ SESSİZCE OKULUMU OKUMAK. SENİN NEREYE GİTTİĞİN NE CEZA ALDIĞIN YA DA SENİN CEZA ALMAMAN GİBİ BİR ŞEY UMRUM DAHİLİNDE DEĞİL. ANLADIN Mİ BENİ AYDEMİR?" sesim yankılanırken gözümden bir yaş süzülmüştü yüzüne bakmadan çantamı alarak dışarı fırlamıştım.

İnsanların şaşkın bakışları bana dönerken doğrudan okuldan çıkmıştım. Uzun süre yürüdükten sonra deniz kenarına gelmiştim. Hiçbir amacım kalmamıştı. O serseri piç siksen okulda huzurla okumama izin vermezdi.

Eksik Parça [TAMAMLANDI]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin