52. Bölüm |M|

371 44 146
                                    


"Wooyoung'u durduramıyorum." San ikizine bakarken çalıştığı kafeden anca çıkabilmiş onunla yolda yürümeye başlamıştı.

Hastanelik olduğu günden sonra Wooyoung nefes alabildiğini hissederken San da onun bu halinden memnundu ancak aşırıya mı kaçıyordu emin değildi. Sang güldü, Wooho'ya benzemeye başladığı için o bu durumunu pek de garipsemiyordu ama San'a göre Wooho'dan daha rahat davranıyordu.

"Eskisi gibi stres yapmıyor işte daha iyi."

"Evet ama," Bunu nasıl anlatacaktı ki Sang'ın da fark etmiş olabileceğini düşünüyordu. "Eskisinden daha rahat davranıyor yani bunun için memnunum tabii de ama sorun şu ki ailesinin yanındayken bile beni sıkıştırıyor. Birden çok fazla rahat oldu sanki. Biri bir şey söyleyecek de olay çıkacak diye gerginim."

"Pimi sen çektin."

"Orası öyle."

"Hayatı boyunca hiç yaşamadığı rahatlığı yaşıyordur bence. Düzene oturur herhalde. Bizimkiler de onların ailesi de bu durum hakkında konuşmuyor zaten düşünme sen de." dedi Sang.

San'ların evinin önüne gelmişlerdi. Wooyoung'la San birlikte yaşıyordu aynı Wooyoung'un istediği gibi yapmışlardı. Wooho da Sang'ların evinde birlikte yaşıyordu kimse tekrardan karışmamıştı çünkü çocuklarını kaybetmek istemiyorlardı.

"Çık hadi ben de eve gidiyorum."

San başıyla onayladı. Eve çıkarken kapıda çoktan kendisi için bekleyen, yerinde duramayan Wooyoung'u gördüğü gibi bütün yorgunluğu gitmiş, yüzü gülümsemeye başlamıştı. Aynı şekilde Wooyoung da her şeyi bırakıp işten dönüş anını beklediği için tüm düşünceleri kafasında yok oluyordu.

Her zaman yaptıkları gibi San ona doğru ilerleyip belinden kavrarken Wooyoung da boynuna atlamıştı.

"Seninle yaşamasaydım kim karşılayacaktı böyle?"

"Sang." dediği gibi San kahkaha attı.

"Para ver diye döverdi o beni."

Wooyoung geriye çekilirken işaret parmağını kolundaki belirginleşmiş kasına bastırdı. "Bunları boşa yaptın herhalde?"

San onuru kırılmış hissettiği için kaşlarını çatınca Wooyoung onu kışkırttığı için gülmemek için zor durdu.

"Görürsün boşuna mı değil mi." dediği gibi diğerini havalandırmıştı.

***

"Siz niye sessizsiniz?"

Yunho karşı karşıya oturan Jongho ve Yeosang'a bakarken ikili ona dönmüştü.

"Yok sizi dinliyoruz." dedi Yeosang.

Jongho onayladı. "Aynen."

Wooyoung'la Yunho birbirine neler oluyor diye baktıktan sonra boşluk bulduklarında bu durumu konuşacaklarını kaş göz işareti yaparak anlatmaya çalışmışlardı. Bir şekilde ikisini içecek almaya yollarken Yunho hemen öne doğru eğildi.

"Hemen konuya giriyorum. Jongho bir ara Wooho'ya ilgi duyuyordu bunu Yeosang'la paylaşınca ters tepki almış demek ki araları bozulmuş gibi bir ara. Şimdi barışmışlar ama eskisi gibi değiller farkındaysan." dedi aceleyle.

"Ne?" dedi Wooyoung şaşkınca. Wooho'ya bakışlarını fark etmişti ama açıklama yapınca da herhalde doğru söylüyor diyerek kendini kandırmıştı demek ki.

"Gözün San'dan başkasını görmüyor ki. Azıcık etrafına baksan her şeyi anlardın aslında."

Göz devirdi Yunho'ya yine lafı yemişti. "Ama Wooho'yu biliyorsun her zaman Sang'laydı ondan öncesinde de takılıyordu öyle, neden öncesinde bir şey dememiş?"

twins |woosan|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin