34.

4.1K 508 98
                                    



🌠




Kalbim şişti, şişti, artık dayanamayacağımı sandığım raddede patlayacak kıvama geldi. Sonra Toprak'ın sesini işittim. Boşluktan, benden çok çok uzaktan geliyordu, ismimi sesleniyordu.

"Mahinev! Mahinev, cevap ver! İyi misin?! Mahinev!"

Dizlerimin üstündeki telefona boş gözlerle baktım. Sonra nasılsa, bir şekilde onu elime alıp kulağıma yasladım.

"E-efendim?"

"Mahinev!" diye bağırdı Toprak, sesi çıldırmış gibiydi. "Neden cevap vermiyorsun?! Bir şey mi oldu, biri bir şey mi dedi?"

"Hayır." Yutkundum. Kafamı kaldırmadım, spor ayakkabılarımın ucunu izledim. "Bir şey olmadı. Sadece...birini gördüm."

Telefonun karşı tarafından bir devrilme sesi geldi. "Yanına gelmemi ister misin?" dedi Toprak. "Geleyim mi?"

Ulaş beni birkaç saat sonra alacaktı zaten, Toprak'ın gelmesi için hiçbir sebep yoktu.

"Olur." diye mırıldandım. Ayakkabılarımın ucu kirlenmişti, siyah siyahtı. "Nerede olduğumu bilmiyorum ama. Parkın ismini bilmiyorum."

Hareketlendiğini duydum, bir şeyler devrilmeye devam etti telefonun diğer ucundan. "Sorun yok." dedi Toprak. "Bana konum at, birazdan yanında olurum."

WhatsApp'tan nasıl konum atacağımı göstermişti bana Aras. Titreyen parmaklarımla uygulamaya girip Toprak'a gönderdim, başım ağrımaya başlamıştı. "Ne zaman gelirsin?"

"Yarım saate oradayım." dedi soluk soluğa. "Evden çıktım şimdi."

"Tamam."

"Telefonu kapatma!" diye bağırdı bir anda. "Açık kalsın telefonun, sakın kapatma!"

"T-tamam." dedim gerginlikle. "Bağırmana gerek yok."

"Özür dilerim." dedi çabucak. Bu aralar Toprak'ın dilindeydi sürekli bu kelime. "Konuş benimle, kim var yanında?"

"Yalnızım."

"Arkadaşın?" Dişlerini gıcırdattığını duydum. "O nerede?"

Yalanımız açığa çıkıyor. "Gitti o." dedim fazla eşelememesini umarak. "İşi çıktı, erken kalkmak zorunda kaldı. Ben de biraz daha oturup Ulaş'ı beklerim diye düşünmüştüm."

"Anladım, tamam." dedi kestirip atarak. Üzerime gelmemişti, eskiden olsa dünyayı dar ederdi bana. "Kimi gördün? Ne dedi sana? Eğer seni rahatsız ediyorsa..-"

"Hayır hayır!" dedim panikle. "Beni rahatsız etmiyor." Şimdilik. "Yani beni görmedi." Şimdilik. "Ben biraz telaşlandım sadece."

"Kim o piç?"

Gözlerimi yumdum. "Sen tanımazsın."

"Mahinev..." dedi yarı ciddi yarı gülerek. Toprak'ın bu ses tonunu tanıyordum, çıldırmasına ramak kalmıştı. "Kim o piç dedim! Cevap ver bana!"

MAVERAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin