Yaşamak İçin Ne Gerekiyorsa O

Azarlama Seansı

Hatırlatma...

"Haklısın bence de öyle değil. Gel seni haklı çıkartalım. Gel sana kaçmak için bir sebep verelim"
Üstüme geldiğinde kötü bir şey yapacağını anladım ama ne yapacağını kestiremedim.

Hatırlatma bitti...

"Samet konu tam olarak bu!"
Bir anda durup şaşırarak bana baktı.
"Mesela şu an ağzıma sıçacağın çok belli. Üstüme gelişinden belli. Ama ne yapacaksın... yok, böyle bir detay yok beynimde! Bir sonraki hamleni asla tahmin edemiyorum. Şu an çok sinirlisin. Ama az sonra çok sakin olucak mısın... çoğunlukla evet. Ama şu an öyle mi olacak... hayır yada emin miyim, sanmam çünkü kestiremiyorum. Her geçen gün seni daha çok tanıyorum. Ama herhangi bir hareketinden asla emin olamıyorum"

"Ne alakası va-"
"Bak mesela Şapş a olanlar. Bak yemin ederim sinirin yüzünden okunuyordu o gün. Bir şey yapacağın çok belliydi ama neydi bulamadım. Çok düşündüm, bu adam bu kızı tam olarak nasıl cezalandırır, ne yapar dedim. Ama asla cevap bulamadım. Sonra ne oldu dersin, kızın kolunu kestin. Tam dedim tamam verdi cezasını gidiyoruz. Lan bir anda yine asla tahmin etmediğim bir şey yaptın. Kıza kendi kendine dikiş at dedin. Lan yine düşününce bir mantık buldum ona. Ama sonra bana dik dediğinde... yok, bunların hiçbiri benim aklıma gelmiyor! Sonraki adımını asla tahmin edemiyorum. Ve bu bok gibi bir duygu"

"Konu sonraki adımımı bilememen mi yani"
"Evet! Bak normalde bu hoşuma gider. Ben sonraki adımı bilmeyi sevmem. Hatta hayatım boyunca tüm sevgililerimde bunu aradım. Ama seninki güzel değil. Lan ben acaba beni nereye getirir ikileminde emin olamamak isterken, seninle acaba beni öldürür mü öldürmez mi ikileminde kalıyorum. Söylesene şimdi bu mantıklı mı"

"Berfin ben"
"Yok sen falan. Ben sürekli korkudan altıma sıçmaktan çok sıkıldım. Lan intihar ettim ben, intihar! Durup da bu kızı intihar edicek kadar ne bunalttı demedin. Beni nasıl bırakmayı düşünür dedin. Sen bu kafayla gidersen ben seni bırakmayı her gün düşünürüm hiç merak etme!"

"Lan konuşmama izin ver!"
"Sen benim konuşmama ne zaman izin verdin! Her sinir anında ben köşe bucak saklanarak, zorla konuşuyorum. Şu an bunları derken bile diyorum ki, Samet bir anda sinirini üstüme kusar mı!? Çünkü benim sinirimin hiç önemi yok amk!"

"Özür dilerim! Her ağzına sıçtığım gün için özür dilerim! Haklısın lan, sadece haklı olduğunu dile getirip özür dileyecektim!"
"Bana ne bundan, sence benim duymak istediğim haklı olduğum mu!? Haşimdi çokta umurumdaydı haklı olmak! Nereye götürüyor beni haklı olmak! Dur sen yorulma hemen söyliyeyim. Hiç bir yere, öyle haklı olduğumla kalıyorum ortada!"

Melis ve Ayaz ın bağırışmalarını duyduğumda hemen içeri gittim. Ayaz bağırarak Melis in üstüne yürüyordu. Onu itip aralarına girdim.

"Kes lan sesini! Çocuk mu azarlıyorsun sen!? Aaa düşününce çocuğun yaşındaki kızı sevince böyle oluyor dimi!? Ama hayır, bu kız senin çocuğun değil! Ve sana bir süprizim var, çocuğun olsa da bağıramazsın amk! Sonuçta kötü babaları öldürüyoruz dimi, bizim de olayımız bu, ne yaparsın"

"Berfin, sözlerini dikkatli seç"
"Seçmezsem ne olur lan!? Aaa ama sözünü kestim bir de ses tonuma dikkat etmemi söyleyecektin dimi, al bak ben senin yerine söyledim! Ama dur, halada bağırıyorum! Bağırmamam mı gerekiyor sana göre, umurumda değil! Bağırıcam amk, ağzıma geleni de söyleyeceğim! Çok istiyorsan gel sustur! Ama bu susturmayı sakın basitçe yapabileceğini düşünme! Çünkü şu an o noktadan çok uzağız!"

"Hay sıçıcam ya, taktınız bir yaş farkına gidiyorsunuz"
"Lan sence sizde tek takılanacak nokta yaş farkı mı, eğer düşüncen buysa kafanı si- öff be iyice ağzımı bozdurdunuz! Salak, sana karşı dile getirebildiğimiz tek suçun o! Lan bu kızın bir kere de isteklerini önemse! Kaçmak ister ayrıca ya, sana ne istediği yere istediği zaman kaçar! Size ne abi ya!?"

Bir alkış sesi duyduğumda salak gibi kaldım. Kapıda Kerim ve Aras gülerek bizi alkışlıyordu. Aslında Furkan da vardı ama o tüm siniriyle izliyordu. Bunlar ne ara girdiler içeri ki!?

Aras içeri girip "Ne konuştun be, bak gözümden yaş geldi" diyip gözünü sildi. Tabiki gelmemişti, sadece dalga geçiyordu salak.

Kerim gülerek içeri girip "Olum façanızı alacak kızı bulmuşsunuz ya, aferin size" dedi. Aras da Ayaz ı dürtüp "bu aralar sabır seviyen artmış" dediğimde Samet salak salak onlara bakıp "siz ne ara geldiniz" dedi.

"Ohoo seni öldürseler haberin olmayacak demek ki, bu kadar mı oldun sen, bu muydu senin sonun"
Bunları diyen Furkan dan başkası değildi. Ama şu an herkes ona çok garip bakıyordu.

Kerim bir anda Furkan ın üstüne yürüyüp "Sözlerine dikkat et lan!" diye bağırdığında Furkan sinirle "Etmezsem ne olacak! İki tane salağa yüz verdiniz tepenize çıktılar. Biriniz ben seviyorum der, biriniz hayat hikayesini anlatır, biriniz kendini çözmesine izin verir, biriniz zaten tam kafayı yemiş, tecavüz ettiği kızın onu sevmesini bekliyor. Bende durdum köşede ne zaman akıllanacaksınız diye bekliyorum. Ama yok, bu iki salak sizi azarlama noktasına geldi, siz akıllanma noktasına gelemediniz amk" dedi.

Kerim tam cevap verecekken Aras lafa girdi.
"Samet ve Ayaz ın durumunu herkes biliyor. Kerim ile Melis in dertleşmesini de biz uyurken konuşmuşsunuz. Ama benim konumu bilmene imkan yok. Berfin i korkuttun anlattırdın desem, eline öyle bir zaman dilimi geçmedi. Hastanedeydik sonra çıkınca da sürekli Samet ile durdu. Sen nereden biliyorsun bunu"

"Benim bilemeyeceğim bir şey olduğunu mu sanıyorsun sen"
"Çocuk gibi ben her şeyi bilirim de yap tam olsun"
"Düzgün konuş benimle"
"Furkan nereden bildiğini söyle"
"Doruk anlattı"
"Siksen anlatmaz, ayrıca haberi yoktu. Maksimum mekanıma geldiler der. Ve dediğim gibi onu da yapmaz. Ayaz a der, Kerim e der ama sana demez"

"Niye olum, benim farkım ne"
"Senin farkını anlattırma bana şimdi. Soruma cevap ver, nereden biliyorsun"
"Duydum işte bir yerden"
"Furkan duyabileceğin bir yer yok!"
"Ses tonunu ayarla"
"Ayarlamıyorum, cevap ver!"

"Hepinizin evine yerleştirdiğim kameralardan biliyorum, oldu mu lan!?"
Aras bir süre Furkan a baktı. Sonra bir anda Kerim e dönüp "Ben sana dedim. Bu işte bir bokluk var, bu adam bilmemesi gereken şeyleri biliyor dedim! Sen ne dedin bana, adamı falan vardır boşver. Ama ne oldu, benim dediğim çıktı. Bir kere de beni sakinleştirmeden önce kardeşinin ne bok olduğunu gör dimi ama yok, sen kardeşim yapmaz de başka bir şey deme zaten!"

Kerim ona cevap vermeden Furkan a odaklandı.
"Yapmadım de"
"Yaptım kardeşim. Bir tek senin şu salak evine yerleştiremedim. Ama sonra onu da çok umursamadım"
"Bu evde var mı"
"Her yerde olduğu gibi"
"Anladım" diyip gülmeye başladığında korkunç gözüküyordu.

Samet ve Ayaz a dönüp "Size bir süprizim var. O sürekli götünü kolladığınız abiniz sevgililerinizin her yerini görmüş" diyerek gülmeye devam etti. Ama bu gülüş masum değildi. Samet ve Ayaz ise sakinliklerini asla bozmadılar.

Samet bir anda Kerim e "Abi sakin mi olsan" dedi. Ama Kerim onu umursamadan Furkan a yumruk atıp "Kutay öldü" diye bağırdı.

...

Berfin in azarlama seansı nasıl geldi!?

Kerim le Furkan a ne olacak!?

Kutay olayını saklamak için o yaptıklarından sonra Kerim bir anda söyledi... şimdi ne olacak!?

O değil bence Furkan ın araya girmesi Berfin için iyi oldu. Çünkü hatırlarsanız Aras ın kötü tarafını böyle bir içini dökme anında görmüştü. Siz ne düşünüyorsunuz!?

Vote ve yorum yapmayı unutmayın. İyi okumalar😋