Yaşamak İçin Ne Gerekiyorsa O

Hazırlık

Ben yine attığımı sandığım bölümü atmamışım. Vote ve yorum yapmayı unutmayın. İyi okumalar😋

Hatırlatma...

"Şimdi canım benim, Musa öldü. Ve sende bizle geliyorsun. Neden dersen, deme. Açıklama yapmak zorunda olduğuma inanmıyorum"
"Ne demek öldü, ciddi misin sen"
"Baya ciddiyim"

Burcu telefonunu çıkardığında Aras hemen elinden aldı. Kerim de bir anda oturtup boynunu öptü. Elini göğüs arasında gezdirerek "Tatlım bazı insanların ölmesi gerekir ve ölürler. Musa da o insanlardan biriydi. Ama sen değilsin. Çünkü senin ölmen gerekiyor. Ama ben ölmeni istemiyorum. O yüzden sende bizimle geliyorsun" dedikten sonra tekrar boynunu öpmeye başladığında Aras gülerek yanımıza oturdu.

Hatırlatma bitti...

Burcu onu itmeye çalıştığında Kerim ellerini kucağında sabitleyip "sakın hareket etme" dedi.
"Yapma, lütfen"
"Bir şey yapmıyorum. Az önce peşimde koşan sen değil miydin, ne değişti şimdi"
"Katil misiniz siz"
"Ben öyle demezdim"

Kerim tekrar onu öpmeye başladığında Burcu gözlerini kapattı. Zevk aldığı belliydi ama istemediği de belliydi. Bunu fark ettiğim an araya girdim.

"Kerim!"
"Ne bağırıyorsun lan!?"
"Kız istemiyor, kör müsün"
"Korkuyor sadece, ister az sonra"
"Rahat dur, yemin ederim şikayet ederim seni"
"Nolur et"
"Ciddiye al beni!"
"Bunu istemezsin"

Gözlerimin içine doğru alev attığını fark edince sessizleşmeyi tercih ettim. Ama Burcu nun korku dolu bakışlarını fark edince susamadım.

"Kerim bırak kızı"
"Berfin biraz daha uzatırsan-"
Bir anda Burcu sözünü keserek lafa girdi.
"Bırakır mısın lütfen"
"Tekrar ediyorum, az önce sen koşmuyor muydun peşimden, ne değişti iki dakikada"
"Az önce iddiaya girmiştim aptal"
"Aptal... iddiaya girdiğini bildiğim için kaybetmeni sağladım desem, ne dersin"
"Ne!?"

Kerim tebessüm etmekle yetindi. Burcu masumca "Bırakıcak mısın" dediğinde o da gülerek "İstemediğin sürece elimi bile sürmem" dedi ve ondan biraz uzaklaştı. Ardından Ayça ya bakmaya başladı. Bir süre sonra Ayça dayanamayıp ne olduğunu sorduğunda konuşmaya başladı.

"İsteklerine dikkat et"
"Ne isteği"
"Seks hayatınla gram ilgilenmiyorum. İlgilenmek de haddime değil. İstediğin kişi ile sevgili ol, yat, eğlen umrumda değil. Ama bunu zevk için yap, para için değil. Bizim sana daha bir çocukken tanıdığımız hakkı kendinden alma"

Ayça konuyu anladığını belli ederek başını sallamakla yetindi. O sırada Aras garipçe onlara baksada aklına başka bir şey gelmiş gibi bir yüz ifadesi ile "Gençler sabah 5 gibi yola çıkıyoruz" dediğinde herkes ona baktı.

Rümeysa nın lafa girmesi uzun sürmedi.
"Ya biraz daha duralım"
"Gerek yok, kızım hepinizi ikna edene kadar götüm çıktı. Yarın gidiyoruz, uzatmayın"
Rümeysa nın cevap vermesine kalmadan Aras bakışlarını Burcu ya çevirip konuşmaya devam etti.

"Sende geliyorsun"
"Hayır"
"Uzatma bunu, hayatını araştırdım. Seni buraya bağlayan pek bir şey yok. Tabi var dersen onları da yok edebilirim"
"Benden ne istiyorsun be"
"Küçük bir tehditi yok ediyorum diyelim. Çok istersen yok etmek için başka taktiklerim de var"

"Ne tehditi ya, duyan da cidden Musa yı öldürdün bende seni şikayet edeceğim sanacak"
"Lan şu dediklerinin gerçek olduğunun bilincinde olmana rağmen salağa yatıyorsun ya... şeytan diyor ki bu uğraşılacak kadar akıllı değil, bunu da göm o aptalın yanına... gerçi o aptalı gömmedim, külleri kaldı ama... neyse bir de sana biraz korkacağın bir haber vermem gerek, ben çoğunlukla şeytanı dinlemeyi severim"