Soğuk Kanlı

254 7 1
                                    

Hatırlatma!

"Bana bak! Beni en savunmasız anımda gördün diye kolay lokmayım sanma. O sikini alır götüne sokarım senin, aptal herif!" diyip bir tekme daha attı. Ardından Samet gülümseyip "affetmiyorsun yani" dedi. O da "tabiki affetmiyorum mal mısın sen!" diye bağırdı. Samet bunu duyduğu an adamın kafasına sıktı. Melis in gözleri kocaman açıldı ama ağzından tek kelime çıkmadı...

Hatırlatma bitti!

Bir anda Samet i itip "NE YAPIYORSUN LAN SEN" diye bağırdım. Melis in yanına gidip "iyi misin" dedim. Ama tepki vermedi. Bu benim iyice delirmeme sebep oldu.

Samet e bakıp "Lan sen nasıl yaparsın bunu! Daha reşit bile olmamış bir kızın gözünün önünde birini öldürmek ne demek lan!" dedim. O ise tüm soğukluğuyla "Dün sen anlatmadın mı, bu kızın yaşadıklarını. Şimdi neye yükseliyorsun, bir tane ölü gördü diye kimseye bişey olmaz merak etme. Hem kötü mü yaptım. Bir pisliği ortadan kaldırdım" dedi. Son cümlesi beni güldürdü.

"Lan senin ondan farkın ne, sende pisliğin tekisin! Nasıl yaparsın ya bunu, ya illa öldüreceksen de siktir git başka yerde öldür. Kızın gözünün önünde öldürmek ne demek. Varya ölmen için yapamayacağım şey yok!"

"Öyle mi" diyip cevap beklemeden elimi alıp silahı tutturdu. Kafasına dayadıktan sonra "Çokta bişey yapmana gerek yok, sıksan yeterli" dedi. Elimi çekmeye çalışsamda bırakmadı. Bırak dememe rağmen bırakmadı. Binlerce kez hadi sık diye bağırdı. Ama yapamadım işte, olmadı. Ağlamaya başladığımda bıraktı beni. "Yapamayacağın şeyleri söyleme!" demekten de geri kalmadı.

"Senden nefret ediyorum" dedim sessizce. Duyduğu an bana döndü. Beni duvara itti. Sırtımın acısıyla inledim.

"Ben sana ne dedim. Seni üzen herkesin sonu ölüm olucak dedim dimi. O da öldü işte. Dolaylı yoldan seni de üzdü. Bende öldürdüm, bitti! Bunu uzatma! Saçma sapan şeyler söyleyip de canımı sıkma"

"Samet bende sana bişey dedim o gün, ilk kendini öldür!" dediğimde bana bakıp duvara vurdu sonra da yine elini cebime atıp telefonumu aldı. Geçen sefer de almıştı. Sonra bir anda girişte ki dolapta bulmuştum.

Melis e dönüp elini uzattı.
"Telefonunu alabilir miyim"
Melis ona bakıp "neden" dedi.
"Eve hizmetli gelicek. Buraları temizleyecek. O temizlik yapmadan bişey yapmaman için telefonuna ihtiyacım var"

Samet in dedikleriyle Melis adama baktı. Sonra da "bir salağı temizledin diye birine bişey demem, merak etme" dedi. Samet elini uzatmaya devam etti. Melis in vermiceğini anlayınca "tedbir amaçlı ver şunu" dedi. O da en sonunda verdi.

Samet evden gittiğinde Melis yanıma oturdu.
"Anlat. Kim bu adam, sana ne yaptı, neden ondan korkuyorsun, onu öldürmek istiyorsun ama yapamıyorsun, neden, hepsinin cevabını istiyorum. Ben sana anlattım, sende bana anlat. Sıra sende" dediğinde öylece yüzüne baktım.

"Melis anlatamam. Bilmemelisin bunları"
"Öldürmeyecek beni korkma. Eğer öldürmek isteseydi çoktan yapmıştı. Güvendi bana, kimseye bişey demiceğime güvendi. Anlat o yüzden, bişey olmaz" dedi. Nasıl her şeyi bu kadar soğuk kanlı karşılıyordu ki!?

En sonunda dayanamayıp anlattım her şeyi. Bittiğinde sadece "anladım" dedi. Zaten başka bişey de diyemezdi. Çünkü içeri geçen ki kadın ve yanında ki bir kaç kişi geldi.

Geçen sefer olduğu gibi adamı çuvala koyduktan sonra diğerleri gitti. Kadın da her yeri temizledi. İkimizinde kıyafetlerini yok etti. Ve ikimizi de yıkadı. Aslında Melis ben yıkanırım dedi ama kadın "hiç bir yerinde bişey kalmadığından emin olmam gerek" diyip onu da yıkadı. Melis in rahatsız olduğu her halinden belliydi. Ama elinden bişey gelmedi.

...

Aradan haftalar geçti. Melis dediği kadar evden kovuluyormuş. Nerdeyse sürekli bende kalıyor. Bu süre zarfında Samet le bir çok kere kavga ettik. Nerdeyse hepsinde Melis kurtardı beni.

Nasıl yapıyor bilmiyorum ama aşırı soğuk kanlı. Hemen her şeyi çözüyor. Aslında Samet e o da kızıyor. Ama nedense sevgisine inanmış durumda.

Bana da bir kaç kere "herkes mükemmel sevgiyi veremez, bazılarının sevgisi toksiktir" dedi. Bende her defasında "ben o toksik sevgiyi istemiyorum" dedim. Ama o da bıkmadan aynı cevabı verdi. "Kimse istemez ama verene de kimse engel olamaz" cidden bu kadar mantıklı konuşması bazen beni delirtiyor.

Okulda da aramızdan su sızmıyor. Bir kaç kişinin dikkatini çekti bu durum ama umursamıyorlar. Melis de benim sayemde herkese hak ettiği tepkiyi veriyor. Kimseye muhtaç kalmak zorunda olmadığı için içinden ne geliyorsa onu yapıyor. Kimseye boş yere iyilik yapmıyor.

Selim ise beni gördüğü yerde kafasını çeviriyor. Yemin ederim delirmek üzereyim. Bu kadar nefret edeceğini düşünmemiştim. Yaşımız küçük olsa adımı orospuya falan da çıkarırdı kesin. O kadar saçma davranıyor ki.

Geçenlerde Furkan ı gördüm. Uzun süre sonra ilk kez gördüm. Sinirlendiği an yapıcağı şey asla belli olmadığı için sinirlenmesin diye yüksek çaba harcadım. Keşke ona karşı da Kerim e olduğum gibi olsam. Yemin ederim aşırı yükseliyorum ona.

Şu araba olayında bile bir sürü artistlenmiştim. Hayır biliyorum, Furkan ne yapabilirse aynılarını o da yapabilir. Ama nedense yapmaz gibi geliyor. Sanırım onun da kendini dışardan normal gösterme taktiği bu.

Ama hayatım yine Samet in eline geçti. Baksanıza anlattığım gelişmelerde ki tüm karakterler Samet le alakalı. Melis le Selim değil derseniz, hayır onlarda alakalı.

Melis i anlatırken bana Samet le alakalı dediği şeyleri söyledim. Selim i anlatırken bana Samet yüzünden davranış şeklini anlattım. Yani evet onlarda Samet le alakalı.

Ve ben bundan nefret ediyorum. Gerçi Samet den de nefret ediyorum. Bilmiyorum ama son zamanlarda gözüme iyi gelmeye başladı. Off hayır iyi falan değil o, susar mısın beynim.

...

Evden çıktım. Biraz gezmek istiyorum. Nerde gezeceksin derseniz, bilmiyorum. Sadece gezeceğimi biliyorum. Aslında düşündüm de güzel bir yere de gidebilirim. Asansörde aynadan kendime bakarak bir sürü şey düşündüm.

Ama bunların hepsi apartman kapısını açınca Melis i görmemle söndü. Beni görünce şöyle bir süzüp "nere" dedi. Bende "hiç girme, biraz gezicem, sende bana katıl" dedim. Düşüncelerimi tekrar harlamak için onu da çağırdım. O ise "bu gezmeden Samet in haberi var mı, sonra ortalık karışmasın, birazcık alev atıyorsunuz da hanımefendi" dediğinde gülümsedim.

"Teşekkür ederim. Ama Samet in haberi falan yok. Olmasına gerek de yok. Hadi katıl bana"
"Hocacığım güzel diyorsunuz hoş diyorsunuz da birine bişey olduğunda sadece siz ağlıyorsunuz" dediğinde öylece kalakaldım. Ne demek şimdi bu, dışarı çıktım diye niye birine bişey olucak ki!?

Melis in bir anda "kız deli misin yürü be hemen inandı, hem Samet kimdi ben hatırlamıyorum!" diye yükselmesi ile sıçradım. Koluma girip yürümeye başladı. Bende otomatikman peşine takıldım. Bana dönüp "nereye gidiyoruz" dediğinde öylece kaldım.

"Bilmiyorum ki, bende onu düşünüyordum karşıma sen çıktın"
"Ya cağnım hocam sizde biraz delilik var mı, plan yapmadan evden çıkılır mı"
"Bazen çıkılır Melis hanım. Bazen nereye gittiğini bilmeden hazırlanır çıkarsın evden. Ve en güzel günlerin o günlerin olur hep" dediğim şeyle gözlerini kısıp yüzüme baktı. Sonra gülümseyip "tamam en güzel günü yaşamaya gidiyoruz o zaman" dedi. Bende güldüm ve yürümeye devam ettik.

...
















Yazar olarak benim bile anlamadığım şey, Berfin le Samet in arası iyiye mi gidiyor yoksa kötüye mi!?

Bu gezmede bişey olur mu dersiniz!?

Melis in hikayesini sevdiniz mi!?

Yakın arkadaş eksikliği çekiyordu kitap, bende baktım yaşıt birini katamıyorum, biraz da olaylarla Melis i dahil ettim. Yaş farkı sıkıntı çıkarmaz inşallah. Ama bence güzel oldu. Yaşına göre olgun bir kız falan, sevdim ben. Siz sevdiniz mi!?

Okumalar biraz daha canlandı ama kimse yorum yapmıyor halada 🫥

Vote ve yorum yapmayı unutmayın. İyi okumalar😋

Yaşamak İçin Ne Gerekiyorsa OHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin