Yaşıyorum

56 2 0
                                    

Vote ve yorum yapmayı unutmayın. İyi okumalar😋

Hatırlatma...

"Şu an değil! Kardeşimle sevdiğim kız can çekişirken görüşmeyeceğim! İlk önce Berfin i kurtarmamız gerek! Ama eğer Berfin kurtulamazsa yada kurtulduktan sonra sen bu davaya devam edersen yemin ederim senin canını en acılı şekilde ben alacağım!"

Aras bir süre Samet e baktı. Ardından en duygusuz gülüşünü ona vererek "Kurtaramayacağını biliyorsun" dedi.

Hatırlatma bitti...

"Yanılıyorsun abiciğim. Ben abimi tanıyorum. Şu duygusuz anında bile son anda duygularının ona engel olduğunu görecek kadar hemde"

Samet sözlerine açıklama yapmadan Berfin i kucağına aldı ve arabasına götürmeye başladı. Samet in ümidinin sebebi görmekti.

Abisinin elinin son anda oynadığını görmekti. Kurşunu kalbine değil kalbinin yanına sıktığını görmekti. Bu Berfin e yoğun bir acı vermişti. Ama eğer erken müdahale yapılırsa Berfin yaşardı.

Samet onu kurtarmayı kafasına koymuştu. O erken müdahale için elinden gelen her şeyi yapacaktı. Berfin in zarar görmesine izin vermeyecekti.

...

Gözlerimi açtığımda yine ağzımda bir makine ve vücudumda çeşitli kablolar vardı. Üçüncü kez bu şekilde uyanıyordum. Ailemi öldürdüğümü sandığım trafik kazası, Aras ı öldürdüğümü sandığım trafik kazası ve şimdi de Aras ın beni öldürdüğü şu an.

Ama bu sefer normal bir odada değildim. Gözlerimi zorla açık tutuyordum ama görüyordum. Camın diğer tarafındaki yorgun bedenleri görüyordum.

Odama giremediklerine göre yoğun bakım odasındaydım. Ama emindim, Aras kalbime nişan almıştı. Nasıl yaşayabilirdim ki!?

Aras ile göz göze geldiğimizde uyandığımı ilk o fark etmiş oldu. Bir süre bana baktıktan sonra Samet i dürtüp beni gösterdi. O da koşarak bir yere gitti. Bu senaryoyu ikinci kez yaşadığım için bu sefer doktor çağırmaya gittiğini biliyordum.

...

Gerekli müdaheleler yapıldıktan sonra normal odaya alındım. Herkes başımdaydı. Cihan bana sarılarak ağlıyordu ve özür diliyordu. Aras ise sadece bakıyordu. Gözlerinde ne olduğunu çözmeye çalışıyordum. Ama hayır, hiçbir şey yoktu.

Pişmanlık yoktu, hüzün yoktu, mutluluk yoktu, hiçbir şey yoktu. Öylesine bakıyordu sadece. Ayça ve Melis ağlamaktan perişan bir haldeydiler. Ağlamayı bıraktıkları da söylenemezdi.

"Geçmiş olsun"
Kerim in ve Ayaz ın konuyu normalleştirmek için aynanda söylediği söz ile onlara tebessüm ettim.

"Samet alnıma bir öpücük kondurup" yaşayacağına emindim" dediğinde ona bakıp "nasıl" dedim.
"O benim küçük sırrım olarak kalacak"
"Hasta olan benim. Bana söylemelisin"
"Abimi tanıyorum diyelim" diyerek göz kırpıp tekrar beni öperek geri çekildi.

Ardından Cihan ı tutup duvara fırlattı.
"Şimdi sözünde durma vaktin geldi"
"Ablamla-"
"Kes sesini ve Rümeysa yı buraya çağır! Ayça yı hastaneye kaldırdığını söyle. Geldiğinde zaten bir yere gidemez. En ufak hatada ölürsün"

Cihan bir şey demeden Samet in dediğini yaptı. Ama ben şu an bunların hiçbirini önemsemiyordum.
"Ayça"
"Ablam"
"Gel"
Yanıma geldiğinde ona kocaman sarıldım. Melis i de çağırıp ona da sarıldım. Ardından "Hadi gidin, perişan haldesiniz. En azından elinizi yüzünüzü yıkayıp biraz olsun kendinize gelin" dediğimde başta itiraz etseler de biraz zorladığım da ve biraz da hastalığımı bahane ettiğimde sözümü dinlediler.

"Sizde gider misiniz" dediğimde Ayaz ve Kerim de çıktı. Peşlerinden Aras ın da gittiğini gördüğümde ona seslendim.
"Aras, sen kal"
Aras bir süre bana bakıp bir şey demediğinde kalacağını anladım. Samet ve Cihan a baktığımda gitmemekte eminlerdi.

"Sizde çıkın lütfen"
Samet bir bana bir Aras a baktıktan sonra alnıma bir öpücük bırakıp dışarı çıktı. Ama Cihan halada buradaydı.

"Ablacım sende"
"Hayır, seni bununla bırakmam"
"Cihan sadece çık"
"Asla"
"Cihan yorma beni de çık"
"Abla yapamam, seni bun-"
"Cihan çık sadece"

Cihan bir şey demeden içeri de kalmaya devam ettiğinde Aras a baktım. Beni anlamış gibi Cihan ı kolundan tutup dışarı fırlattı. Ardından da kapıyı kilitledi. Kendini koltuğa bırakıp kafasını geri atarak "azar dinleyecek havamda değilim, kısa kes" dediğinde sessizce ona baktım.

Bir süre sonra kafasını kaldırıp "başlayacak mısın" dediğinde "başlayacak olan ben değilim" dedim.
"Seni öldürdüm işte"
"Eğer öldürmek isteseydin ölürdüm"
"Öldürmek istedim"
"Hayır istemedin. Sen Cihan a acı vermek istedin. Beni öldürmek değildi isteğin"
"Ben kimseye acı vermek istemedim Berfin"
"Aras açık olmak gerekirse kime ne yapmak istediğin yada istemediğin ile ilgilenmiyorum. Seni bu noktaya ne getirdi. Benim tek ilgilendiğim bu"

"Seni öldürüyordum ve sen benim duygularım ile mi ilgileniyorsun"
"Biraz öyle oluyor, evet"
"Psikolog olan benim"
"Anlamadım"
"Sen hiçbir şey bilmiyorsun dimi"
"Anlatmazsan bilemem"

"Ayaz ve Samet in aksine ben Kerim i örnek aldım. O okumuştu, bende okudum. Kerim kimya bölümü mezunu, bende psikoloji"
"Bu ilgimi çekmedi. Zaten Kerim in uyuşturucuyu bu kadar kolay yapması ve senin insanlara bu kadar manüplasyon yapabilmenden az çok anlıyordum bunu"

"Berfin söylen ve gitmeme izin ver"
"Hayır Aras, ben senin konuşmanı istiyorum"
"Ne konuşacağım Berfin"
"Bakışlarını gördüm, duygusuzlardı. Ve halada o duygusuzluk devam ediyor"

Ayaz sırıtarak "bu haldeyken benle tek kalmak istediğine emin misin" dediğinde gözümü devirmekle yetindim.

"Ama yaşıyorum. Tüm duygusuzluğuna rağmen bir tarafın yaşamamı istediği için yaşıyorum. Ve ben o tarafla ilgilenmek istiyorum"
"Berfin, beni sürekli parçalara ayırma. Yok duygusal tarafın, yok eğlenceli tarafın, yok korkunç tarafın, şimdi de saçma sapan iki taraf daha çıkardın. Ne teşhis koyacaksın bana, çoklu kişilik bozukluğu mu yoksa"

"Aras konu bu değil. Seni tanımaya çalıştığım için parçalara ayırıyorum. Ben parçalara ayırmadan tanımaya çalışmayı denedim. Bunu Samet de denedim ve olmuyor. Onu tanıdığımdan çok daha fazla seni tanıdım. Ona sadece tahminler ile giderken seni tanıyorum. Ve bu benim hoşuma gidiyor. En azından birinizi çözebilmek güzel geliyor. Ama şimdi bambaşka bir tarafın daha çıktı ve ben onu da tanımak istiyorum"

"Bu tarafımı bende tanımıyorum. İkinci kez ortaya çıkan bir taraf bu"
"İlki ne zaman çıktı"
"Amcamı öldürdüğümde"
"Yani o zaman ne olduğunu en ince detayı ile bilmediğim için bir şey diyemem. Ama bence bu seferkini Ayça yaptı"

"Berfin bu tarafımı kimin nasıl ortaya çıkardığı ile ilgilenmiyorum. Sadece çıktı işte, uzatma bunu. Özür bekliyorsan da bekleme. İçimden gelmiyor, herhangi bir pişmanlığım da yok"

Odadan çıkarken "Bence seni seviyor. Sadece benim Samet i kabul edemediğim gibi o da seni kabul edemiyor. Ayrıca Ayça nın ayran gönüllü olmasının bir sebebi var. O sebebi bırakıp sana bağlanmaktan korktuğuna fazla eminim. Ama bir zamanlar senin dediğin gibi konuşmak istemediğin bu konuyu bir daha yalvarsan da açmayacağım" dediğimde bana kısa bir süre bakıp gülümseyerek "Ama ben açmıştım" diyip dışarı çıktı.

O gülümseme o kadar saniyelikti ki bu sefer duygu barındırıyor mu yoksa barındırmıyor mu anlayamamıştım.

...















Aras ın duyguları geri gelecek mi!?

Rümeysa ile Samet karşılaştığında ne olacak!?

Cihan a bir şey yapacaklar mı!?

Berfin bir kez daha böyle bir şey yaşarsa kurtulabilecek mi!?

Ne olursa olsun, kim sinirlenirse sinirlensin olan her şeyin Berfin e olması hakkında ne düşünüyorsunuz!?

Vote ve yorum yapmayı unutmayın. İyi okumalar😋

Yaşamak İçin Ne Gerekiyorsa OHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin