Hatırlatma...
Kimse bir şey demeden salona geçip oturdu. Daha fazla dayanamayıp "Lan canlanın yeter!" diye bağırdığımda Aras sinirle cevap verdi.
"Her gün ihanete uğramıyoruz Berfin, bırak da kendimize gelelim!"
"Bok uğramıyorsunuz, Furkan her gün dibinizdeydi sizin. Demek ki her gün ihanete uğramışsınız. Ama haberiniz yokmuş işte"
"Berfin kes sesini!"
"Doğruyu söyleyeni dokuz köyden kovarlarmış"
"Biraz daha zorlarsan hıncımı senden alırım"
Hatırlatma bitti...
"Tamam ya sakin ol"
Aras bir şey demeden salonun ortasında volta atmaya başladı.
"Sen biliyordun her şeyi"
Kerim e diyordu bunları. Ama Kerim zaten az önce bunların cevabını vermişti.
"Lan Samet e dememeni anlarım, Ayaz a da deme ama ben... lan ben her bokta senin yanında değil miydim, her boku senle yemedim mi, böyle bir şeyi benden nasıl saklarsın!?"
"Aras biliyordun zaten"
"Alttan alta anlamam için dediğin şeyler sağolsun tahmin ediyordum. Ama bu kadar değildi. Bir dk lan... o mal Buket i seviyordu dimi, o yüzden kapısına gitti. O yüzden az daha ağlayacaktı aptal"
Melis bir anda cırladığında herkes ona döndü.
"Oha şimdi jeton düştü! Biraz yavaş yüklendiler ama çözdüm. Kimsenin öğrenmemesi gerekiyordu. Hatta bugün planlarının dışında oldu her şey. Sen kimseye bir şey demeyecektin. Sen Furkan ı yavaş yavaş zehirliyordun. O her sinirlendiğinde ona içirdiğin şey sakinleşmesini sağlayacak bir uyuşturucu değildi. Herkese zamanı dolunca ölmüş gibi gösterecektin. Hepsinin daha çok yanında olup onları tamamen kazanacaktın. Gerçeklerle onları kazanacağına inanmıyordun. Zaten şu an her şeyi bilmene rağmen herkes kadar şaşırma sebebin bu"
"Melis bunları çözersen seni öldürürüm demiştim"
"O yüzden bu kadar zaman çözmedim zaten. Ama bugünden sonra öldürmezsin"
Aras şaşkınca Kerim e baktı.
"Doğru mu bunlar"
Kerim başıyla onayladığında bağıran kişi Aras değil Ayaz oldu.
"Lan niye bize ihanet eden birine tapmaya devam edelim, sıçıyım senin kompleksine! Başımıza neler geldi lan bizim. Bir çıtlatsan aydınlanırdık. Ama sen susmayı tercih ettin. Niye, ya yalnız kalırsam diye"
Melis kahkaha attığında Ayaz sinirle ona baktı.
"Çıtlatsa anlardın öyle mi, aynen kanka bende öyle diyordum. Olum adam ona yüz veren tek kişiye çıtlatıp durmuş işte. O kişi de Aras dan başkası değil bu arada. Lan ayrıca zaten çıtlatmaya yer arıyormuş. Bana sadece ufak bir cümle kurdu, her şeyi çözdüm. Hatta izin verse bu kısımları da çözerdim. Kim bilir size bana kurduğu gibi kaç cümle kurmuştur. Ama siz bir bok anlamayacak kadar körmüşsünüz"
Ayaz tam bir şey diyecekken Kerim "Kendini küçümseme, sendeki zeka bunlarda yok" dedi. Melis gülümsese de Kerim e laf sokmaktan kendini alamadı.
"Ama suç senin. Adamlara sinirlenip veriyorsun uyuşturucuyu, zekaları kalmıyor"
"Lan kimin tarafındasın sen"
Kerim in sözü ile Melis bana sarıldığında daha fazla dayanamayıp bende gülmeye başladım.
"Benim öğrencim" dediğimde Kerim bana bakıp "Melis sana her şeyi anlattı. Sen niye bir bok çözemedin o zaman" dediğinde gülerek "boynuz ve kulak yarışırsa kazanan boynuz olur" dedim.
Aras bana bakıp "o söz öyle değildi sanki" dediğinde "Biliyorum ama doğrusunu unuttum. Edebiyat değil matematik öğretmeniyim ben. Bu kadar hatırladığıma şükret" dedim. Aras bana gülümsemekle yetinip bir anda Kerim e bakarak "abi" dediğinde Kerim de ona baktı.
"Sanırım buradaki en büyük salak benim. Özür dilerim, anlamalıydım" dediğinde Kerim de "sıkıntı yok" dedi. Ama onun hedefi bir anda değişti. Ayaz ve Samet e bakıp "bence kardeşlik görevimizi yerine getirmeliyiz diyip Kerim in üstüne atladı.
Hemen peşinden Samet ve Ayaz da atladığında şok olmuş bir şekilde Melis e baktım. O ise bana küçük parmağını uzatıp "Bence öldü, benden 200 çıkar" dedi. Bende kendi küçük parmağım ile onunkini sıkıp "Bence o cüsseyle bir süre daha yaşar. Benden bin çıkar" dedim. Sonra da gülmeye başladık.
"Sonra nasıl aşık oldun diyorsunuz, şunun gülüşüne bak. Tam kurban olunmalık"
Ayaz ın sözleri ile salak salak ona bakmaya başladık.
O ise kalkıp Melis i kucağına aldı.
"Öpebilir miyim" dediğinde Melis şaşkınca Ayaz a bakıp "Sen kimsin" dedi. Ayaz da gülüp dudaklarına yapıştı.
Aras da Samet in kafasına vurup "Olum adam aşkını itiraf ediyor, sen niye salak salak bakıyorsun. Berfin de gülüyor işte git al altına" dediğinde Aras a "Hey kimse kimseyi altına almıyor" dedim. Ama o sadece gülüp Samet e baktı.
Samet de kalkıp yanıma geldiğinde "istersen sende beni altına alabilirsin" dedi.
"Olmaz, kimse kimseyi altına almıyor" diye tekrarladığımda Ayaz "söz veremem" diyip Melis i içeri getirmeye başladı.
"Melis kurtarayım mı!?"
"Bulaşırsan döverim!"
Kendimi tutamayıp kahkaha atmaya başladığımda Samet beni kendine çekip "çok güzel gülüyorsun" dedi. Ardından dudaklarıma yaklaştığında kafamı geri atıp "aynı taktikle tavlayamazsın" dedim.
Ama o bunu umursamadan boynumu öpmeye başladığında Aras kendinin ve Kerim in gözlerini kapatıp "Abi ayıp sahne var, atla şurayı" dedi. Samet bir anda boynumu bırakıp kahkaha atmaya başladığında bende kendimi saldım.
...
Aşırı sinir bozucu ama bir yandan da çok güzel bir gün geçirdik. Gerçi Melis ve Ayaz pek yanımıza gelmedi. Yaşadıklarını Melis in çığlıklarından anlıyordum. Eğer bana bulaşma demiş olmasaydı kesin öldürüyor falan sanıp bulaşırdım.
Gece olduğunda "Benim uykum var. Ayrıca aklıma ne geldi, ben okula gitmiyorum. Siz o işi ne yaptınız" dediğimde Samet sanki normal bir şeymiş gibi "Hastanede yatıyordun diye rapor aldım. Ama sen uyandığında mail üzerinden istifa dilekçeni verdim" dedi.
"Nasıl yani, ne yaptım dedin"
"İstifa dilekçeni verdim. Bir de Melis e dersin başka okula geçirdik onu. Ama korkma okul göstermelik okula gitmesine gerek olmayacak. Ehliyet işini de hallettik. Şu an ehliyeti var"
"Lan nasıl, ayrıca neden"
"Çünkü Melis in bir mirası var. Artık o mirasın başına geçme zamanı geldi"
"Lan ben niye istifa ettim"
"Çünkü ona yardım ediceksin"
"Ya iyide eğitimini tamamlamadı kız"
"Tamamlamış gözüküyor"
"Ya mal mısın, gerçekte tamamlamadı"
"Berfin o kız küçüklüğünden beri o şirketin başına geçmek için eğitiliyor. Ayrıca bizde yardım edeceğiz. Yani sıkıntı etme"
"Hayır, o boktan işlerinize Melis i dahil etmeyeceksiniz!"
"Berfin kimseyi bir şeye dahil etmiyoruz. O istemediği sürece hiçbir şeyine karışmayız. Yardım isterse ederiz, orası ayrı"
"Babasının öldüğünü herkes öğrendi o zaman"
"Arada şirket olmasa öğrenmezlerdi ama öyle bir şirketin iflas etmesi... yazık olur"
"Anladım"
Aklıma gelen şey ile Aras a baktım. Sonra bir anda "Hadi gidelim buradan. Ayaz ve Melis tek kalsın, herkes evlerine" dedim. Şaşkınca bana baktıklarında hadisenize diyip hepsini kaldırdım.
Hep birlikte dışarı çıktığımızda Samet ne olduğunu anlamaya çalışarak konuşmaya başladı.
"Hadi bizi anladım. Sen nereye gidiyorsun acaba"
"Ya sana ne benden, hadi arabalarınıza binin"
Samet in cevap vermesine izin vermeden onu arabasına tıktım. Kerim e de "hadi sende evine" diye çığlık atıp Aras ın arabasına bindim.
Samet kapımı açıp "Berfin ne oluyor, niye arabaya bindin" dediğinde salak gibi kaldım. Ama bu çok uzun sürmedi.
"Sana ne be, gideceğim yer onun yolunun üstünde. Hadi sen evine git"
"Berfin nereye gideceksin bu saatte"
"Sevgili yaptım, onun evine gidiyorum"
...
Hayır her bölüm sizi Melis in ve Berfin in zekasına hayran bırakmaktan vazgeçmeyeceğim.
Bu Furkan işi ne olacak acaba!?
Samet resmen Berfin adına istifa etti. Bu konuda ne düşünüyorsunuz!?
Melis babasını geleceğini kendi planlamak için öldürmüştü. Ama şimdi de Samet geleceğine karışıyor. Melis bunu öğrendiğinde ne olacak dersiniz!?
Berfin cidden sevgili mi yaptı!?
Yaptıysa da bunu Samet e söyleyecek cesareti nereden buldu!?
Vote ve yorum yapmayı unutmayın. İyi okumalar😋
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yaşamak İçin Ne Gerekiyorsa O
Mystère / Thriller(Berfin) Yine bu uyuşturucu bağımlısının altında eziliyorum. Zaman algımı yitirdim. Ne zamandır bu odada bağlı durduğumu asla bilmiyorum. Uyuşturucuyu bırakmak için beni kullanan aptal bir adam var karşımda. Ama işin kötü tarafı bu adam mantıklı kar...
