Allı Gelin

34. Bölüm

Aradan geçen iki ayın sonunda yeni evli çift birbiriyle iyice kaynaşmışlar, Esma komşular tarafından da çokça sevilmişti. Bu durum elbette kayınvalidesinin hoşuna gitmiş fakat Şaziye kadınla samimi olmasına da bir o kadar bozulmuştu. Sanki yaşlı kadın git gide daha da çok nispet yapar duruma gelmişti. 

Esma kocasından önce uyanmış, fırında ekmeğini pişirmiş sofrasını kurmuştu geriye yakışıklı eşini uyandırmak kalmıştı. Yavuz bir haftadır tarla işlerinden dolayı eve geç geldiğinden gül yüzlü karısına da vakit ayıramamıştı. Eve geldiğinde karısı kendisini beklerken sedirde uyuyakalıyordu ve bu durum her ne kadar canını sıksa da işleri rayına oturtmuştu. Önündeki birkaç günü eşiyle doya doya geçirecekti artık.

Esma, odalarına girince yüzünü kocaman bir tebessüm kapladı. Kocası yastığına sarılmış mışıl mışıl uyuyordu. Her ne kadar uyandırmak istemese de bugün birlikte kahvaltı yapmak istiyordu. Geçen günlerde kocası hep atıştırarak kahvaltılarını geçiştiriyordu. Az yemesine rağmen eşi formundan hiçbir şey kaybetmemişti. Hala kaslı kolları güneşte parlarken, iri göğsü kendisini uyutmak için sürekli tetikteydi sanki. Kocasının yanına yaklaştı, üstü çıplaktı altında ise şortu vardı. Ellerini göğsüne götürdü yavaşça okşamaya başladı. Bir yandan da dudakları genç adamın yüzünde geziniyordu. Yavuz ise dokunuşlarla uyanmış güzel sabahın tadını çıkarıyordu. Güzeller güzeli eşini özlemişti. Geçen günlerde dokunamadığı için her banyoda canı çıkıyordu sanki. 

Esma, Yavuz' un nefes alışverişinden uyandığını anlamıştı. Geçen iki ayda utangaçlığını çokça atmış, cüretkarlığını göstermekten hiç çekinmiyordu. Sevdiğinin dudağını sesli bir şekilde öperken çoktan üzerinde yerini almıştı. Yavuz, gözlerini açıp karısına baktı. Ağzı kulaklarına varırken, gözlerindeki arzu uyandığını açıkça belli ediyordu.

 "Benim güzelim, biricik karım çok mu özlemiş kocasını." Soru sormuyordu aslında, bildiği şeyleri bir de güzel dudaklardan duymak istiyordu. Bu sırada da kırmızı geceliğin askılarını genç kızın omzundan indirmek için hafifçe kalktı yerinden. Erkekliği kendini belli ederken Esma' nın dudaklarından kendisini yakacak olan inlemeyi duydu. Geceliğini indirirken kulağına fısıldadı sevdiğinin.

"Bir soru sordum güzelim ama sen tehlikeli cevaplar veriyorsun." Omzunu öpmeye başlayan kocası ile aklı başından gitmezmiş gibi bir de Esma' yı yakıp kavuran o sertlik vardı. Kendini bastırırken o da fısıldadı bir yandan.

"Özledim, o kadar çok özledim ki Yavuz bu özlemi nasıl dindireceksin bilmem." Duyduklarıyla deliye dönmeden duramıyordu genç adam. Hiç acıması yoktu karısının bu yüzden kendisinin de olmayacaktı. Hemen yerlerini değiştirdi, yarı açık perdeden içeriye giren güneş karısının aydınlık olan yüzünü daha da ortaya çıkarıyordu. Beklemeden yapıştı bal dudaklara, dokunuşlarının çok da nazik olmayacağını gösteriyordu öpüşleri. Alt dudağını ememeden üst dudağına geçiyor ikisi arasında mekik dokuyordu. Ama unuttuğu bir şey vardı ki kendisi özlediyse karısı da özlemişti.

Esma, kocasının dudağını ısırarak kendisini hatırlattı. Sanki aralarında mesafe varmış gibi Yavuz' u boynundan çekerek daha da yakınlaşmasını sağladı. Her ne kadar eşine laf etse de kendisi de sabırsızdı dayanamıyor hırçınlıkla öpüşmeyi devam ettiriyordu. Yavuz' dan önce soyunmayı başlatmak istedi. Genç adamın altındaki şortun lastiğinde ellerini gezdirdi, karın kaslarını şehvetle okşarken arada tırnaklarını geçirdi. Birkaç saniye geçmeden dayanamayarak şortunu çıkardı. Yavuz, şehvetle inleyerek itiraz etti.

"Ama hiç adil değil güzelim." O da ateş parçası eşinin geceliğini son anda yırtmadan çıkardı. Altına hiçbir şey giymediğini fark edince daha da delirecek gibi oldu. Ay veya güneş gibi dese sanki bu güzelliğin yanında onlar bir hiç kalırdı. Özlediği kokusuna doğru çekildi, sevdiğinin boynunda birkaç saniye soluklandı. Evlendikten sonra biraz daha dolgunlaşan göğüslere doğru yöneldi. Esma bunun olacağını bildiği için derin derin soluklandı. Kendisi de boş durmak istemiyordu ama bir yandan da genç adam sol göğsündeyken başını kendine daha da çok çekiyordu. Diğer eli ise karın kaslarından erkekliğine doğru ilerliyordu.