Herkese Merhabalarrr ✨🌸
Bir önceki bölümün oy sınırını tamamlayabilirsek çok sevinirim. Daha ilk bölümü yazarken bile aklımda olan bir sahne, bu bölümde. Sanırsam Suçlu Hazları öyle ya da böyle yazmaya başlamamın üzerinden bir yıl geçti. Zaman, gerçekten de çok hızlı akıyor. Bu sahnelere çok var derken şimdi yazdım, üstüne yayımladım. Fazla uzatmak istemiyorum, umarım aklımdakileri güzel yansıtabilmişimdir.Son olarak beni Wattpad üzerinden takip edebilirseniz çok sevinirim. Birazcık burayı ve belki de Instagram hesabını aktifleştirmeye çalışacağım. Oradan da beni takip edebilirsiniz. Wattpad profilimde ismim yazıyor. Daha fazla sizi oyalamak istemiyorum. Bölüm hakkınızdaki görüşlerinizi benimle paylaşmayı lütfen, unutmayın. İyi okumalar...
Minik bir uyarı: İlerleyen kısımlarda ağır doğum teması betimlenmiştir. Tetikleyici bir unsur olabileceği için tekrardan uyarmak istedim.
Sınırımız 35 oy oluyor, keyifli okumalar...
***
Merhaba minik balkabağı,
Artık eskisi kadar minik değilsin biliyorum ama kendime engel olamıyorum. Benim için hep küçük bir mucize olarak kalacaksın. Evet, doğru duydun. Bir mucize çünkü sana başka nasıl seslenilir bilmiyorum. Bu günlerde çok tekme atıyorsun, fazla hareketlisin. Beni ürkütmüyorsun desem yalan söylemiş olurum çünkü korkuyorum, annecim. Doktor, erkek çocuklarının kızlardan daha hareketli olduğunu söylese de korkuyorum. İyi olduğumu, iyi olduğunu söylese de korkuyorum... Doğumuna 2 hafta kaldı ve ben hala odanı tamamlayamadım! İnanabiliyor musun? Kafam o kadar karışık ki... Beşiği camın önüne mi yoksa duvarın önüne mi koysam bir türlü karar veremedim. Hem daha duvar kağıdını da seçmedim. Baban gibi somurtkan bir tip olur ve bu satırları okursan sakın bana bunların önemsiz olduğunu söyleme çünkü hepsi önemli. Sen önemlisin. Eğer büyüdüysen anneciğinin böyle şeylere ne kadar değer verdiğini biliyorsundur. Şimdi kâğıda dökünce tekrardan düşündüm de camın önü olmaz. Güneş ışığının sana ne kadar zarar verebileceğini bilmiyorum, Gabriel'den bunun hakkında bir kitap istemeliyim. Gabriel'i hatırlıyorsundur, karşı komşumuz ve umuyorum ki doğum doktorumuz...Onun karşıma çıkması, Tanrı'nın bir hediyesi olmalı. Ne kadar şanslı olduğumuza inanabiliyor musun? Doktorumuz, karşı komşumuz. Anneannen bu semti seçerken çok iyi bir karar vermiş, sence de öyle değil mi? Hem duyduğuma göre üst komşumuz Bayan Patricia'nın kızı ve torunu da onunla yaşamak için kırsaldan geliyormuş. Aranızda sadece birkaç ay olacak, eminim ki çok yakın arkadaş olacaksınız. Geçen hafta yazamadığım için vermem gereken haberler çok birikmiş...Odana koyacağım halıyı alabilmek için şehrin öbür ucuna gitmem gerekti ve karnımda bir bowling topu taşıyorum. Tahmin edersin ki oradan oraya koşuşturmak eskisi kadar kolay değildi. Bazı günler yataktan çıkacak gücü bile bulamıyorum. Bazen karnımı doyurmak, duş almak veya bir bardak su içmek bile işkence oluyor...Sen olmasaydın, bana muhtaç olmasaydın bunların hiçbirini yapamazdım. O yüzden annecim, sana çok teşekkür ederim. Bana yaşanacak bir şeylerin olduğunu hatırlattığın için ama en çok da benim bebeğim olmayı seçtiğin için... Bu sayfanın üstüne en son çektirdiğim ultrason fotoğrafını koydum. Yüzün, dudakların ve düğme kadar olan burnunu görebiliyorum. O kadar güzel ve tatlısın ki doğduğunda sana sımsıkı sarılacak ve saatlerce bırakmayacağım. Tanrım, seni o kadar seviyorum ki sanki kalbim büyüdü ve sevginden patladı. Bu hayatta birden fazla sevgi çeşidini tattım... Anne sevgisini, arkadaş sevgisini ve bir sevgilinin aşkla karışmış sevgisini tattım ama sana duyduğum şey, sevgiden de öte...
Bunun tarifi yok, güzel bebeğim.
Babana benziyorsun, Giray. Yüzün onun kopyası ve inadına bakılırsa karakterin de ona çekmiş. Beni bir dilim ekler için sabaha kadar uyutmadığın geceyi unutmadım. Olsun, sen yeter ki mutlu ve sağlıklı ol. Bir gece uykusuz kalmaktan gocunmam.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Suçlu Hazlar (TAMAMLANDI)
General Fiction"Seni hiç sevmedim, sevmiyorum ve sevmeyeceğim." Aptal kalbim, gerçekleri haykıran zihnime ayak uydurduğunda dizlerimin bağı çözülüvermişti, dengemi sağlamak için kendimi duvara yaslarken kalbimin atışlarına dayanamaz haldeydim. Beni öldürmeye yemin...