Özgürlüğümün ön gösterimi için hızla duştan çıktım. Tüm bu karanlığa, planlara, korkulara, tekinsizliğe karşın heyecanlıydım. Kendi başıma okula gidecek, kendi kararlarımı verecek, kendi başıma kalacaktım, etrafımda gözler olmadan.
Kapıyı açar açmaz karşımda İlhan' ın çıplak göğsüyle karşılaştım. Çarpmadan kendimi durdurup yönümü değiştirdim. Hemen dışarı çıkmak istiyordum. Acaba araba kullanmayı unutmuş muyumdur?
Banyonun önünden daha ayrılamamışken saçlarımdan tutulup duvara yapıştırılmamla hazırda bekleyen binlerce anlamsız ve beni mutlu deden düşüncelerim havda asılı kaldı. Sırtımı çarptırdığı duvardan ayrılamamam için ömüme geçip kaçış yolumu kapatırken saçımdaki tutuşunu sertleştirip başımı yukarı kaldırarak yüzüne bakmamı sağladı.
"İlhan... Ne yapıyorsan... yapma."
"Bensiz olma fikrine bu kadar mutlu olman hoşuma gitmedi."
Hırsla gözlerimi kısıp yüzüne baktım. Ondan kurtulduğumda alacağım tepki o kadar tatmin edici olacaktı ki... Saçımdaki tutuşu canımı acıtırken sinirlenerek meydan okurcasına yüzüne baktım.
"Ne yapacaksın bu konuda?"
Saçlarımdaki elini çekti. Yavaşça saçımdan ayrılan eliyle boğazımı kavradı. Baskı uygulamadan gülümsedi.
"Sen beni sınayabilcek konumda değilsin."
Kafasındaki düşünceler gözlerinden okunuyordu, yutkundum. Adem elmamın haraketini elinde hissederek gülümsedi. Omuzlarımdan tutup aşağı itti. Boyun eğerek istediği gibi önünde diz çöktüm. Ensemden kavrayıp kapalı dudaklarımı baksırı üzerinden aletine bastırdı.
Dudakkarıma baskı uygulayan sertlikle kalbim çatptı. Duraksadım. Sanırım bir konuda Sarp' ın tavsiyesine uyacaktım, fırsatları değerlendirmek zorundaydım. Bu kadar hastalıklı sevdiğim adamla yaşayacağım her türlü erotizm bir daha hayatta hiçbir zaman tadamayacağım bir hazdı.
Ayak uydururarak baksırı sıyırdım. Kalkmaya başlamış aleti tutup hizzaladım. Dudaklarımı aralayıp dilimi ucuna bastırdım. Bakışlarım sürekli yukardaydı. İlhan' ın her bir tepkisini izliyordum. Onun zevk alan ifadesi... Bu kadar üstün bir şeyi bir daha göremeyecektim.
Dilim değer değmez gözlerini kısıp alt dudağını ısırmıştı. Yaşadığımız gerginlik sonrası bana boyun eğdirdiğini bilmek hoşuna gidiyordu onu normalden daha hassaslaştırmıştı.
Daha fazlasını görme isteğiyle ağzımı büyükçe açıp alabildiğim kadar aldım. Bu işte hiç iyi olmadığımı ikimiz de biliyorduk ama İlhan' ın asıl hoşuna giden şey çok kötü yapmamdı. Deneyimsizliğim bunu sadece ona yaptığımı ve bu durumun böyle kalacağını hatırlatıyordu. Ellerini başıma koyup kendini daha derinlere itti. Boğazımı delecekmiş gibi hissterin aletle öğürmemek için daha önce İlhan' ın öğrettiği gibi burnumdan derin nefesler aldım.
"Emmeye başla."
Aletini dişlerimi değdirmeden dudaklarımda olabildiğince sıkıştırarak emmeye başladım. Salyalarım yavaşça İlhan' ın aletinden yere damlıyordu. Boğazım deli gibi acıyordu. Derince inledi. Çenesini sıktığı için belirginleşen boynundaki damarın üzerinden terler süzülüyordu. Sırf bu manzaraya deliğim sızladı.
İki eliyle tuttuğu kafamı sevdiği ritimde haraket ettirerek ağzıma girip çıkmaya başladı. Onun açtığı yara yüzünden acı çektiğim deliğimde şimdi hiçbir his yoktu. Uyuşmuştu. Tek bir dokunuş için yalvarıyordu. İstekle havlunun altınden deliğime uzandıım. İlhan sertçe boğazını temizleyerek uyarıcı tonde konuştu.
"Şimdi dokunursan geç iyileşecek. Benden vaz mı geçeceksin?"
Duraksadım. Havlumun altındaki elimi geri çektim. Ondan vaz geçecektim. İlhan tamamiyle farklı bir şey ima etse de gerçeği onun ağzından duymak kalbimi acıtmıştı.
Daha fazlasını istemiyordum bu kadar bağımlıyken nasıl daha fazlasını isteyecek kadar aç gözlü olabilirdim. Nasıl kendime de İlhan' a da bu işkenceyi çektirebilirdim. Tepkisinin ne olduğunu umursamadan saçımı kavrayan elini itip ağzımdaki aleti çıkarttım.
Zevkin ortasında yaptığım şeyle yüzüme ilk defa gördüğüm şaşkın ve kafası karışmış bir ifadeyle baktı. Ayağa kalkıp ağzımın kenarından akan salyaları ve İlhan'ın sonlara yaklaştığını belli eden zevk suyunu elimin tersiyle sildim.
"Ben gidiyorum... Derse geç kalacağım."
Sesim çıkar çıkmaz İlhan şaşkınlıktan hafif aralanmış dudaklarını geri kapatıp sertçe gözlerime baktı. Gözlerini aşağı kaydırıp aramızda hala kalkık halde duran çıplak penisine bakıp bakışlarını tekrar bana çevirdi.
"Sen ciddi misin?"
Korkumu gizlemeye çalışarak konuştum.
"Evet... geç kalacağım."
Sinirle güldü, dişlerini sıkarak çenesini yukarı kaldırdı. Bana yukardan bakarken bir eliyle çenemin altından yanaklarımı kavrayıp canımı acıtmak için sertçe sıktı.
"Bu ne cesaret?"

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Folie à Deux - BxB
Random#TAMAMLANDI# Saplantılı bir aşkın yorgun bir kalbe uğramasıyla korkunun ve bağımlılığın iki kişilik deliliğe dönüşümü. +18 ‼‼‼‼🔞Ağır cinsellik, toxic ilişki, şiddet, bdsm içerir🔞‼‼‼‼‼