6 ay sonra...
"Selim! Kap tepsiyi gel abim mola bitti."
"Tamam abi geliyorum."
Gözlerimi yorgunlukla ovarken derin bir nefes bıraktım. Rahat koltuktan kalkıp almasınlar diye dolaba sakladığım tepsimi çıkartıp kapıya ilerledim. Yavaş adımlarla ilerlerken kolumdan tutuldum.
"Abim iyi misin?"
Kadir abinin endişeli ifadesine bakarken gülümsedim zorlukla. Kadir abiyle yetimhanedeyken tanıştığım bir arkadaşımın Sarp aracılığıyla kaçak binmemi sağladığı gemide tanışmıştık. 6 saatlik yolcukta birbirimiz hakkında hemen hemen her şeyi öğrenmiştik. Ona hayatımı üstü kapalı anlatmış olsam da başımın belada olduğunu bilmek yetmişti ona bana yardım etmek için. Kumarhanedeki şef arkadaşlarını araya sokup beni kadrolu aldırmıştı işe. Bunun için ona daima minnettar kalacaktım. Olanlardan sonra hayata tutnmamı sağlayan tek şey çalışmak olmuştu. Derin bir nefes alıp enerjik olmaya çalışarak cevapladım.
"İyiyim abi..."
"Oğlum... olmaz böyle. İşe başladığından beri bir kere izin yapmadın. Arada bir motoru dinlendirmezsen yanar."
"Çalışmak iyi geliyor abi."
Derin bir nefes verdi üzüntüyle. Acınası haldeydim biliyordum. Kendimi teselli etmemei sağlayan tek şey özgür olmamdı. Özgürlüğümse bu hale gelmemin sebebiydi.
"Gel sen iki dakika benimle dışarı birer sigara içelim."
"Molam bitti abi şefler laf eder sonra."
"Siktirtme şefini şimdi oğlum. Ben varım bir şey diyemezler sana."
Önden yürüyerek personel odasının çıkışına ilerledi. Şeflerin Kadir abiye bir şey demdiği doğruydu. Buranın en yaşlısıydı ve hepsiyle arkadaştı. Buna güvenerek peşinden ilerledim. Kapıyı açıp önümden çekildi. Dışarı çıktım arkamdan girince ağır kapı gürültüyle kapandı. Dışarı çıkar çıkmaz soğuk hava yüzüme vurarak ayılmamı sağlamıştı.
Kadir abi cebindeki sigara pakedinden bir dal alıp dudaklarına koyduktan sonra pakedi bana uzattı. Bir dal sigara alıp dudaklarıma koydum. Uzattığı ateşi ellerimle siper edip sigarayı yaktım ve derin bir nefes aldım. İkimiz de sessizce sigaramızı içerken Kadir abi ağzının içinde söylenmeye başladı.
"Bir şeyim yok... Bir şeyim yok..."
Başıma gelecekleri anlayarak gözlerimi sertçe kapattım. Nutuk çekecekti, haklıydı da.
"Sen benim canımsın bilirsin Selim."
"Eyvallah abi."
"Ben soru sormam. Ne kadar anlattığın senin bileceğin iş, anlattığın kadarını anlamak da benim. Doğru mudur?"
"Doğrudur abi."
"Yüzümüz ömrümüzün atlasıdır. Senin bana anlattıkların pek bir şaibeliydi oğlum. Sustum yine de. Sözüne değil yüzüne baktım. Düzlüklerindeki bunaltıya uçurumlarındaki yıkıntılara ianandım. Seni canım bildim. Ama böyle olmaz oğlum seni her gün biraz daha çökmüş görüyorum."
Sustum. Zihnime doldu acı dolu sahneler.
"Ben bir şey sormuyorum sana. İyi ol istiyorum. Gül istiyorum. Sen bunu kendin için yapmayacaksan ben senin için yaparım."
Kadir abi bana dönüp omuzlarımda tuttu güç vermek ister gibi. Sıcacık gülümsedi.
"Söyle aslanım. Ne istiyorsun? Ne için çalışıyorsun? Neyi bekliyorsun? Neyi umut ediyorsun?"
Gözlerim doldu soruları karşısında. Mahcubca kafamı eğdim yere. Hiçbir sorusuna cevap veremiyordum. Ben hayatımı yaşamaya değer kılmak isterken hayatıma ışık veren şeyi geride bırakmıştım. Şimdi sızlanmaya hakkım yoktu.
"Abi... benim hayatım bundan ibaret artık. Bundan ötem yok benim. Bundan daha mutlu göremezsin beni artık. Bu söylediklerim benim serzenişlerim değil yanlış anlama bunca zamandır istediğim şey oldu. Her şeyin bir bedeli var. Özgürlüğümün bedelini ödüyorum ben... seçimlerimin bedelini."
Kadir abi uzunca sıkkın yüzümü inceledi. Sonunda anladığını belli etmek için bir kafa salladı. Beni kolları arasına alıp sıkıca kucakladı, sarılışına karşılık verdim. Soğuk havada Kadir abiden gelen sıcaklık güvende hissettirmişti. Bu tanıdık hisse sımsıkı sarıldım.
Kadir abiyle kucaklaşmamızı bölen şey kapının sesi oldu. İstemeye istemeye ayırdım kollarımı Kadir abiden. Genç garsonlardan biri kısaca yüzümüze bakıp gözlerini üzerimde tuttu.
"Selim abi gel birlikte girelim. Birlikte çıktık sansınlar laf yemezsin."
"Tamamdır geliyorum şimdi."
Kafa sallayıp tekrar içeri döndü. Kadir abiye döndüm. Gözlerine minnetle baktım. Hayatımda başıma gelen en güzel şeydi Kadir abi. Sadece bana verdiği bu his bile ona borçlu hissetmeme yol açıyordı. Kadir abi yarım sigarasından derin bir nefes alıp babacan bir tavırla konuştu.
"Yarın izin kullan bize gel hanım sana sevdiğin yemeklerden yapsın. Dinlenirsin biraz."
"Gelirim abi. Teşekkür ederim."
İçeri girip beni bekleyen garsonu es geçerek alışkanlıkla telefonları bıraktığımız masaya ilerledim. Bir zamanlar Mert' in olan şimdiyse 'bir ihtimal' diye ayrılamadığım telefonu alıp mesajları kontrol ettim. Yine hiçbir şey yoktu. Kaşlarımı çatıp hayal kırıklığıyla beni bekleyen garsona kafa salladım içeri girmek için.
Az önce Kadir abinin meşakatle dağladığı yaramı yaşadığım umutsuzlukla bile isteye kanatmıştım. Yeniden aynı yorgun ve kederli yüz ifademe döndüm istemsizce. Bana bunu yapan kişi o değildi Sarp' tı.
Sarp beni gemiye bırakmadan önce ona saatler önce olanları anlatmaya cesaret etmiştim. Yanına varır varmaz anlatırsam beni bırakıp ona gideceğinden korkmuştum. Sarp bırakmazsa Mersin' e gitmem mümkün olmayacktı. Beklediğim tepki aksine anlayışlı davranmıştı. Bunca zamandır bana karşı tavırlarının hedefinin ben değil babası olduğunu fark etmem beni yüreklendiren şey olmuştu.
Benim söylememle olmayacağını biliyordum. Onun değişmeyeceğini, bunca zaman nasılsa aynı kalacağını biliyordum. Yine de bunun bir sonuca ulaşamayacağını bile bile Sarp' a, ne yaparsa yapsın onun tedavi olmasını sağlaması gerektiğini söyleme hatasını yapmıştm.
O günden sadece iki ay sonra Kıbrıs' ta hayatım iyi giderken her şeyi mahveden tüm tahminlerimi haksız çıkaran mesajı aldım Sarp' tan. Üç kelimden ibaret bu mesaj bana beklentiler, umutlar ve yaşayacağım hayal kırıklıklarını aşılamıştı.
'Babam tedaviye başladı.'
Aradan dört ay geçmişti mesaj üzerinden. Tek bir ses alamamıştım Sarp' tan. Hakkında bir şey bilmesem belki daha kolay atlatacaktım onu. Şimdiyse umutlarımla ve küf tutmuş hayallerimle burada çırpınıyordum Sarp' a bana bir damala yaşam suyu daha içirmesi için yalvarırken.
Hüznüm hüzündü çünkü mutluluğu tatmıştım. Maviyi anlıyordum çünkü göğü görmüştüm çıplak gözlerimle. Bundan sonra yaşayacağım her şey sadece tükenmekti.
•••
Yazar dertten tasadan besleniyo.👌👹

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Folie à Deux - BxB
Random#TAMAMLANDI# Saplantılı bir aşkın yorgun bir kalbe uğramasıyla korkunun ve bağımlılığın iki kişilik deliliğe dönüşümü. +18 ‼‼‼‼🔞Ağır cinsellik, toxic ilişki, şiddet, bdsm içerir🔞‼‼‼‼‼