27. Bölüm

311K 12K 3.2K
                                    

GÜNEŞ

"Bir, iki, üç, dört.."

Aras odasının duvarına elini, üzerine de alnını yaslamış, sayıyordu. Saklambaç oynuyorduk ve benim de saklanmam gerekiyordu.

Sessiz olmaya özen göstererek bir oraya bir buraya gidiyordum ama saklanacak yer bulamamıştım. 

"On dokuz, yirmi!" Aras'ın sayması bitince panikle bir odaya daldım.

Misafir odası olduğunu düşündüğüm odada hızla dolabın içine girdim. Beni bulması münkün değildi.

Bu sırada odanın içinde sesler duyuyordum. Dolabın kapağını biraz açtığımda banyodan altında havluyla çıkan Araf'ı gördünce gözlerim ardına kadar açıldı. Burası Araf'ın odası mıydı?

Eli beline sarılı havluya gittiğinde çıkaracağına anlayınca yeni kendime gelerek "Dur!" diye bağırdım.

Gardroptan çıkan beni fark edince kaşları havada yüzüme bakıyordu.

"Odamda ne işin var?" diye sordu.

"Aras'la saklambaç oynuyorduk. Ben de buraya giriverdim. Senin evde olduğunu bilmiyordum. Ne zaman geldin?"

"Yeni." Başımı salladım. 

Saçlarından sular damlıyor, çıplak vücuduna iniyordu.  Yüzüme baktığını fark ettim.

"Ne?" dedim.

Eliyle üzerini gösterdi. "Giyineceğim.." dediğinde hala burada duruyor oluşuma utanmıştım.

"Ha, evet. Hemen çıkıyorum. " Tam kapıya yönelmiştim ki Aras'ın sesi yakındam gelince durdum.

"Güneş? Seni bulacağım. " diyordu.

Kafamı kaşırken Araf'a döndüm yine. "Çıkacağım ama Aras beni bulur. O yüzden azıcık daha kalsam?"

Dudakları alayla yukarı kıvrıldı. "Beni izlemek istiyorsan orası ayrı tabi. "

Sinirle ayağımı yere vurdum. "Terbiyesiz! " Bağıramıyordum ki Aras duyacak diye.

Gülerken kapıya gitti, kilitledi. Kaşlarımı çattım. "Ne yapıyorsun sen? "

Bana döndüğünde "Kapıyı kilitliyorum. " dedi.

Dişlerimi birbirine bastırdım. "Orasını anladık herhalde! Ne diye kilitliyorsun?"

Az önceki yerine geçerken ben de gözlerimle onu takip ediyordum. "Senin aklından neler geçiyor bilmiyorum ama beni fazla yoruyorsun. Aras pat diye girerse bizi böyle görmesin diye kilitledim. "

Haklıydı. Sonra çocuğa bu görüntüyü nasıl açıklarız?

"İyi. Ben arkamı dönüyorum, çabuk giyin. "

Hemen arkamı döndüğümde "Hem odamı işgal ediyorsun hem de bana emir veriyorsun. Bu arada.." dedi.

"Araf giyinsene! Ne çok konuştun." dedim sözünü keserek. 

"Önünde ayna var ama yine de sen bilirsin. Ben niyetini anladım, bozmayayım seni. "

Gözlerimi yerden kaldırıp karşıma bakınca gardroptaki aynayı, aynadan da bana sırıtarak bakan Araf'ı gördüm.

Gözlerimi belerttim. "Aynaya dikkat etmemişim, kusura bakma. "

Bu sefer elimle gözlerimi kapattım. Kim bilir daha ne kadar yerin dibine girecektim.

"Neyse, öyle olsun. "

Alaylı sözleri iyice beni çileden çıkarırken "Öyle! " dedim sinirle.

ORMANTİK MAFYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin