ORMANTİK MAFYA

29. Bölüm "Her şeyim"

RÜYA

Yüzüme yediğim soğuk suyla kafamı yerden kaldırırken gözlerimi araladım.

"Ne yapıyorsun be? İnsanca uyandırsana."

"Şerefsizler!"

Benim gibi soğuk suyla uyandırılan Masal ve Vuslat abla adamlara bağırırken başka bir adam ne zaman buraya getirdiklerini bilmediğim uyuyan, elleri kolları bağlı abimi kolundan dürterken uyandırdı.

"Ömür'e ayrı muamale hı? " dedi Vuslat abla, halsizliğine rağmen gülerek. Su, abimden hoşlandığı için abime ufak bir zarar gelmesini bile istemediği için ona hep nazik davranıyorlardı.

"Fazla uykucu çıktınız. " dedi abimi uyandıran adam odadan çıkmadan hemen önce.

"Ya karnımız acıktı, susadık. Ne insafsızsınız! " dedim tepemde duran adama bakmak için kafamı yukarı kaldırırken.

"Benim yemediğim yemekleri kızlara yedirin bari. Açlıktan bayılacaklar. " dedi abim.

"Onlara yemek yok. Sana da istiyorsan yemek ve su getirebiliriz." dedi Vuslat ablanın önündeki esmer adam.

"İstemiyorum!" dedi abim sinirle.

"Ömür." dedi Masal. "Sen neden inat ediyorsun? Bizi boşver. Sen ye. "

"Sen benim yerimde olsan, biz aç dururken yemek yer misin? " diye sordu abim.

Masal direk "Hayır." dediğinde bizimle birlikte abimde gülmüştü.

"Ne kadar da harika bir tablo. " dedi kumral adam alayla.

"Sen ne karışıyorsun? Gitsenize." diye çemkirdim.

"Dur bebeğim. Beraber gideceğiz." Karışımdaki kumral adam, esmer adama baktıktan sonra keyifle devam etti. "Patron gelmeden eğlencemize bakalım Semih. Birazdan Onur, DNA testiyle birlikte gelir. Ardından da patron geldiğinde zaten sonuçları söyleyecekti."

Adının Semih olduğunu öğrendiğim adam pis gülüşüyle "Elimizi çabuk tutalım Yiğit. Yandaki iki odaya geçelim. Yatak da var. " dedikten sonra ayaklarımızı çözmeye başladıklarında ne olduğunu sonunda anlamıştım.

Abim dehşetle gözlerini kocaman açarken bir Yiğit'e bir de Semih'e bakıp "Nereye götürüyorsunuz kızları? " diye sordu.

Semih midemi bulandıran alaylı gülüşüyle "Kaçak et keseceğiz." dedi Vuslat ablanın ellerini çözerken.

"Ne saçmalıyorsun şerefsiz? " dedi Masal dik dik bakarak.

"Çok istiyorsan seni de alalım." dedi Yiğit ayaklarımı çözdüğünde ipleri kenara koyarken.

"Su mu bu emri verdi? Ne yaptığınızı sanıyorsunuz? Sakın kızlara dokunmayın!" diye bağırdı abim.

Yiğit gülerken ellerimi çözmek için arkama geçtiğinde "Patron sadece sana güzel davranmamızı söyledi. Emirleri senin verdiğini söylediğini hatırlamıyorum." dedi sırıtırken.

"Şaka mı yapıyorsunuz? Bizi hiçbir yere götüremezsiniz." dedim korkuyla.

Semih ufak bir kahkahanın ardından "Size sormadık." dedi.

"Ya yapmayın. Biz size ne yaptık? " dedi Vuslat abla endişeyle.

Adamlar bizi dinlemeden kolumuzdan tutup sandalyeden kaldırırken abim "Ulan bırakın kızları! Su nerede? Hani kızlara bir şey yapmayacaktı? " dedi.

"Patronun işi uzun. Siz burada uslu uslu otururken bizde işimize bakacağız. " dedi Semih, Vuslat ablayı odadan çıkarırken.

Abim ve Masal bağırırken odadan çıkmamak için direnmeye başladım.