ÖMÜR
Bir elim ensemde, gözlerim tavanda, yatakta uzanıp dün geceden beri düşüncelerle boğuşurken odanın kapısını çaldıktan sonra içeri giren annemi görünce yatakta doğruldum.
Annem ufak bir tebessümle yanıma oturduğunda eliyle kolumu sıvazladı.
"Dün geceden beri üstüne gelmek istemedik ama ne olduğunu bize anlatacak mısın oğlum? Bir hışımla buraya geldin, odana çıktın ve kimseyi odaya almadın. Masal'la bir sorununuz mu var?"
Dirseklerimi dizime koyduğumda boş gözlerle yere bakarken derin bir nefes aldım.
"Biraz... Hatta bayağa tartıştık."
"Oğlum ne olursa olsun Masal'ı iki çocukla evde yalnız bırakarak nasıl buraya gelirsin? Kız evde bir başına kim bilir nasıl üzülmüştür?"
Annemin şaşkınca sorduğu sorulara karşılık gözlerim buğulanırken buruk bir şekilde güldüm.
"Evde bir başına mı? "
Başımı olumsuz anlamda salladıktan sonra devam ettim. "Tartıştıktan sonra Masal'ı daha fazla kırmamak, sakinleşmek adına evden çıktım. Daha sonra da bir saat içinde eve geri döndüm. Ama ne göreyim? Masal ve çocuklar yok."
Sesim sonlara doğru titrerken ellerimle yüzümü örttüm. "Gitmiş anne. "
Annemin eli sırtımdayken "Ne oldu da bu derece tartıştınız Ömür? " diye sordu.
"Anne... " dedim ellerimi yüzümden çekerken. "Şu an konuşmak istemiyorum. Biraz yalnız kalmaya ihtiyacım var. "
Annem nefesini dışarı verirken başını salladı. "Tamam oğlum. "
Annem odadan çıktıktan sonra tekrardan yatağa uzandığımda gözlerimin önünden dün gece geçmişti.
Anneme de söylediğim gibi daha fazla Masal'a sesimi yükseltmemek, onu incitmemek için evden çıkmıştım. Dışarıda bir saate yakın düşününce Nehir Hanım konusunda Masal'ın haklı olduğunu anlamıştım.
Şu zamana kadar iyi niyetimden mi yoksa saf olduğum için mi bilmiyorum Nehir Hanım hakkında kötü düşünmek istememiştim. Ama etraflıca düşününce Masal'a hak vermiş, onca sözüne, yüzüğü atmasına rağmen onu bağırdığım için üzerime düşen görevi yaparak bir çiçek alıp, eve gittim. Gittim ki doğruları anlatayım, Masal da hatasını anlasın ve yine eski halimize dönelim.
Ama gittiğimde gördüğüm manzara kalbimi bir kez daha kırmıştı.
Masal'ın sevdiği gibi rengarenk çiçekler aldıktan sonra oyalanmadan eve gittiğimde "Masal!" diye seslendim.
Ses gelmeyince uyuduğunu düşünerek merdivenleri ikişer ikişer çıktıktan sonra odaya bir heves girdiğimde yatakta ne Masal'ı ne de çocukları görememiştim.
Kaşlarım çatılırken bu sefer çocukların odasına girdiğimde onları beşikte göremezken kapıları açık olan gardropta çocukların çoğu eşyasının olmadığını gördüm.
Elimdeki çiçek yere düşerken hayal kırıklığıyla gözlerim hala yerde olan Masal'ın alyans ve tek taşına gittiğinde sanki boğazım düğümlenmişti.
Yere doğru çöktüğümde yüzükleri avucumun içine aldıktan sonra kalbime çöken ağırlıkla gözlerimi yumdum.
Cebimden çıkardığım yüzüklere bakarken çektiğim acı hat safhadaydı. Dün öylesine kötü bir gündü ki...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ORMANTİK MAFYA
Genç Kız Edebiyatı3 kız, saf ve masum. Güneş: 20 yaşında. Üniversiteye gidiyor. Annesi ve babasıyla yaşıyor. Sidal: 22 yaşında. Tıp öğrencisi. Hayata pozitif bakan saf ve masum biri. Ailesini trafik kazasında kaybetmiş, hayatın acı gerçekleriyle küçük yaşta karşılaşm...