Bölümü @femelle_bleue adlı kullanıcıya ithaf ediyoruz.
RÜYA
Karşımda ayı oynuyormuş gibi üstümdeki Mirza'ya bakıyordum. Olayları anlayamıyordum. Şu anda Mirza yanımda, üstümdeydi. Az önce bana birçok güzel söz söyleyip beni sevdiğini anlatmıştı. Üstelik beni öpmüştü. Hepsini Mirza yapmıştı. Bunların rüya olmaması için her şeyimi verirdim. Ama başka açıklaması olamazdı. Kesinlikle rüyaydı.
"Seni bekliyorum." dedi sessizce. Yok yok. Rüya falan değildi. Basbayağı Mirza karşımdaydı. Şaşkınlıktan aralanan ağzımı kapatmayı bir türlü başaramıyordum. Mirza ciddi ciddi bana aşkı ilan etmişti. Beklediğim sonunda gerçekleşmişti. Mirza tam karşımda, yalvaran gözlerle bana bakıyordu. İnanamıyordum! Her şey şaka gibiydi.
"Seni sevmiyorum." dedim bir anda. Önce yüzüme baktı. Sonra kaşları çatıldı. Ardından üstümden kalktı.
"Beni sevmiyorsun? " dedi başını aşağı yukarı sallarken. Elleri yumruk oldu.
"Ulan varya... Senin için ağladığıma değdi mi? Senin için tüm cesaretimi toplayıp burada sana aşkımı itiraf etmem değdi mi? " Başını olumsuz anlamda salladı. Ardından arkasını dönüp elini kapının kulpuna götürürken hızla yataktan kalktım ve arkasından ona sarıldım.
"Dur gitme. Şaka yaptım. Ben hep bu anı bekliyordum Mirza. Sen beni çok üzdün. Ben de sana bir ders vermek istedim. Lütfen kızma. Sadece şaka yaptım. Yoksa ben seni çok seviyorum. Anlatamayacağım kadar çok... Senden bu sözleri duymayı hiç beklemiyordum. Valla şaka yaptım. Ben sana aşığım Mirza. " Elini kapının kulpundan çekip bana döndüğünde gözlerine baktım.
Küçük bir cezayı hak ettiğini düşündüğüm için yalan söylemiştim. Ben Mirza'yı nasıl sevmem? O benim alnımın yazısıydı...
"Çocuk oyuncağı mı lan bu? "Ellerinden tuttum.
"Değil. Gerçekten şaka yaptım. Nolur kızma. Sen beni hep üzüyorsun. Ben bir kere üzmüşüm çok mu? Neden bunları konuşuyoruz ki? Az önce neler söyledin Mirza? Nasıl mutluyum anlatamam. " Elini kalbimin üstüne koyarken devam ettim.
"Bak, kapılarım ardına kadar açıldı. İçeri gir. Seni buyur ediyorum. Hoş geldin Mirza. " Gözlerime uzun süre baktı. Ardından beni kollarının arasına çektiğinde yüzümdeki gülümsemeyle kollarımı beline sardım. Yüzünü saçlarıma gömüp derin nefesler aldı.
"Yapma bana öyle şakalar. Yüreğim kaldırmıyor. "
"İlk ve sondu." Birbirimize sarılmaya devam ederken hala bu anların gerçek olup olmadığından şüphe ediyordum.
"Şey, biz şimdi neyiz?" diye sordum.
"Her şey. "
"Her şey?"
"İki aşık, iki sevgili, tamamlanmış bir kalp, birbirine ait iki insan... Yani her şeyiz. " Kocaman gülümsedim.
"Sabah bunları unutmayacaksın değil mi? Sarhoştum, bir anlık düşünceyle bunları söyledim dersen yemin ederim intihar ederim Mirza. "
"Şş... Sakın Rüya. Ağzına öyle şeyler alma. "
"Artık dayanamıyorum. Yine öyle söyleyeceksin diye korkuyorum."
"Merak etme. Söylediğim her şeyin farkındayım. Sabah da unutmayacağım. "
Elimden tutup beni yatağıma götürdü ve yatağıma uzanıp beni de yanına yatırdı.
"Çok uykum var. Çok konuşmadan uyu olur mu?" Kaşlarım çatılırken gözlerini kapatan Mirza'ya sordum.
"Burada uyumayı düşünmüyorsun değil mi Mirza?" Belime sıkıca sarıldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ORMANTİK MAFYA
أدب نسائي3 kız, saf ve masum. Güneş: 20 yaşında. Üniversiteye gidiyor. Annesi ve babasıyla yaşıyor. Sidal: 22 yaşında. Tıp öğrencisi. Hayata pozitif bakan saf ve masum biri. Ailesini trafik kazasında kaybetmiş, hayatın acı gerçekleriyle küçük yaşta karşılaşm...