MODEL-1

19.BÖLÜM: DÜN GECE

(Bölüm Şarkısı:Cash Cash-Devil)

Kumarhane her zaman olduğu gibi sakin olmaktan çok uzaktı.En büyük oyun şimdilik bizim oynayacağımız oyun olduğundan ilgiyi üzerimize çekmiştik.Oyun masasına oturan Uğur garsonlara benim içinde yer yapmalarını söyleyince O'nun yanına bir yer daha hazırlandı. Rakip kişi geç kalacağını belirten bir özür kartının olduğu meyve tabağını masamıza yollatmıştı.İlginç derecede tuhaf olsada meyveler harika gözüktüğünden ne ben ne de Uğur mızmızlandık.

Kim bilir buradaki insanlar Uğur'la beni ne sanıyorlardı?Başkalarını duymazdan gelmek artık kolay geldiği için bizi süzen gözleri umursamadım.Kendi aralarında konuşan insanlardan duyduğum
kadarıyla Uğur'un kafa tuttuğu rakibi kumarhanenin en gözde oyuncusuydu. Uğur öyle abartılacak kadar iyi oynamıyordu.Bu cesaretini neyden alıyordu acaba? Burada milyonlardan bahsedilen bir oyun oynanacaktı. Ailesinin finansal durumu ne derece iyiydi?
İnsanlar kendini oyuna verdikleri için çok fazla ses olmasada bar taburesinde oturan iki adamın sohbet ve kahkahası her yerde yankılanıyordu.Arı gibi çalışıp oradan oraya içki götüren garsonlar uyum içinde olduklarını kanıtlamak istercesine bordo renk takım elbise giymişlerdi.Oyunun oynanacağı masanın yanına kurulan masadan bir üzüm alıp ağzıma attım.Uğur'a döndüğümde telefonuyla uğraştığını gördüm.Elimdeki martiniden bir yudum aldım.Tadı sevdiğim bir tat olmasa bile bugün kendime içeceğime dair söz vermiştim.Ben bugün tüm hayatıma kadeh kaldıracaktım. Geldiğimizde bana içki içmem için öneride bulunan Uğur olunca teklifi daha cazip olmuştu.Uğur yanımdayken sarhoş olsam dahi bana bakabilirdi değil mi?

Jenna, martinisinden birkaç yudum aldıktan sonra diğer eliyle ucundaki zeytini alır ve kürdandan sıyırıp kibarca ağzına atardı.Kürdana batırılmış zeytini incelemeden ağzıma attım.Dilimde kolayca kayarken ekşiliğinin tadını çıkardım. Jenna'nın kumar oynamaya gittiğimizde yaptığı hareketleri gözümde canlandı.Göz rengindeki zıtlık normal olarak herkesin dikkatini çekiyordu.Bir de buna pahalı mücevherleri ve bakımlı görüntüsü eklenince.Onun yanında kendimi bazen özensiz dahi hissederdim.Bir gün kumarhanedeki bir adam gözleriyle ilgili hoş olmayan bir laf etmişti. O gün söylediği alaylı söz karşısında Jenna'dan bir hakaret yada bir öfke belirtisi bekledim.Ama o sadece gülümsedi.Jenna'nın hiç tanışmadığım bir yanıyla tanışmıştım.Her zaman o günün bizim için önemli bir dönüm olduğunu düşündüm. Çünkü o gün, ona hayran olmuştum.O gün benim ailem olmaktan başka bir şey daha yapmıştı.O gün Jenna benim idolüm olmuştu.Peki ya babam? Onunla tanışmaları tesadüf olamazdı. Yurt dışı eğitimimi annem ayarlamıştı ve babamın Jenna'nın adını dahi bildiğini sanmıyordum.Ve o resimde bir değişiklik vardı.Çok daha eski bir zamanda çekilmişe benziyordu. Jenna en fazla yirmi yaşındaydı.Babamsa şu anki halinden oldukça genç görünüyordu.Elini Jenna'nın beline yerleştirmişti.Onları çeken kişiye bakarak gülümsüyorlardı. Aklıma Jenna'nın mavi ve yeşil olan gözlerinin fotoğrafta nasıl parladığı gelince olduğum yerde uyuştum.Uğur yanımda kıpırdandı.Elini çıplak kalan bacağıma koydu ve bana döndü.

"Anka, iyi misin,bir şey mi oldu? Biri bir şey mi dedi?"diye sordu.Gözleriyle etrafımızı taradı.Salona girdiğimizden beri gergindi.Gözümün önündeki resimleri elimle savuşturdum ve martiniden büyük bir yudum alıp gülümsedim.Gülümsediğimi görünce gevşedi.

"Ben iyiyim Uğur.Gerçekten."dediğimde elimdeki bardağa ve tekrar bana baktı.Bitmek üzere olan bardağıma doğru hamle yaptığında engellemek için bir adım geri çekildim.

"Hadi ama küçük.Ağır ol.Sarhoş olmanı istemem."dediğinde güldüm ve yeni çıkmaya başlamış kirli sakalıyla oynadım.