24.BÖLÜM: ALİ SÖZERİ

5.5K 309 83
                                    

(Bölüm Şarkısı/1:Melanie Martinez-Pitty Party)

"Kızım bak buda benim eski ev arkadaşım.Adı Anka.Üniversiteye hazırlık yıllarında eve çıkmıştık.Yaklaşık beş yıl falan aynı evde yaşadık.Pasaklıdır biraz ama güzel ütü yapar..."

Gözlerini yanındaki boşluğa dikmiş sevecenlikle ilerideki kızını benimle tanıştıran Azra'yı süzdüm.Geleli bir saat geçmişti ve heyecanını hala üzerinden atamamıştı.Fakat yadırgamıyordum.Olayların karmaşasıyla Azra'nın bu küçük heyecanını karşılaştıramıyordum.Sanırım arada sırada delirmek gerekiyordu.Aklî dengemizi korumak için bazen ipleri elimizden bırakmak gerekirdi.Bozuntuya vermedim ve elimi Azra'nın kızına uzattım.

"Şey...memnun oldum..."Havada asılı kalan elimi geri çekip havaya gülümsedim.Ardından kaşlarımı çattım.
"Ve evet güzel...ütü yaparım."dedim.Azra'ya beni kızına yanlış tanıttığı için kızmıştım.Ütüye elimi sürmeyeceğimden emindim.Bir süre ikimizde anlamsız bir sessizliğe kapıldık.Belki Azra sessizliği dinliyordu.Ama ben kesinlikle sessizlikle konuşuyordum.

"Anka, sana bir şey söyleyeceğim."dediğinde koltukta doğruldum.
"Evet?"
"Her şey bir yana, gerçekten bu eve gelmemizde emeğin çok geçti.Babanın annemle konuşması,ikna etmesi...Teşekkür ederim.İyiki arkadaşımsın."dediğinde elimde olmadan gülümsedim.Azra benim ilk arkadaşımdı.Kazara tanışmıştık ama o iri mavi gözlerin uykulu bakışı hala dün gibiydi.

"Ne demek.Umarım bizim için yeni bir başlangıç olur."dedim.Azra bir süre elleriyle oynadı.En sonunda bakışlarını beyaz fayanslarımıza dikti.

"İnsanlar her zaman yeni başlangıçlar yapamazlar Anka.Her alınan yeni eşya, başlanan yeni gün, yeni iş, yeni okul...Yeni başlangıç yapmak zordur, emek ister.Ben o treni çok kaçırdım.Yeni bir ev benim yeni başlangıcım olamaz.Açıkçası o treni artık beklemiyorum.Bel bağlamayı bıraktım.Benim için yeni bir başlangıç yok.Bu ev sadece günün kurtarıcısı diyelim."

"Neden bu kadar negatifsin.Ne güzel yeni bir sayfa açtık işte.Neden ilk günden karalama hakkını kullanıyorsun?Acı çekiyorsun sanki."

"Acı çeksem gülümserdim.Daha az acırdı."Bir süre konuşmadım.Azra'nın içinde olanları bilmek istediğim kadar bilmediğim için şükrediyordum.

Acı çektiğinde gülüyordu.Azra hep gülüyordu.Öyleyse mutluluktan mıydı gülümseyişi, yoksa içini kemiren acısından mı?

İnsanlar acı çekiyordu.Her gün, belkide her dakika birini hayattan koparan olay bir diğerini hayata bağlıyordu.İnsanın bedeni acı çekerken ruhu çığlıklar atarak boş yolda yalpalıyordu.Ortaya çıkansa koca bir gülümsemeydi.Acının ve çaresizliğin yarattığı mükemmel gülümseme.Gerçeğinden ayırt edilmeyecek kadar profesyönel işlenmiş.
Aklıma gelen küçük arkadaşımın yüzü beni neşelendirdi.Kollarına batırılan iğnelere karşı anlamsızca sırıtan Leyla.Gülümsemesini istemiştim ondan.İnsanların acı skalası vardı.Leyla'nın acısını derecelendirirken en kötü skalayı söylemesini istemiyordum.En kötüsünü saklamalıydı.Cesaret değildi bu.Cesaretten uzak bir girişimdi.

"Azra?"Seslendiğimi farkeden arkadaşım gözlerini fayanslardan aldı.
"Hı?Efendim?"
"Bugün bir işin var mı?"
"Hayır.Neden?"
"Benimle bir arkadaşımı ziyarete gelir misin?"Azra masanın üzerine bıraktığı arabasının anahtarını aldı ve bana döndü.
"Gelirim bebek.Kime gidiyoruz?"
"Seveceksin."

Bakım evine geldiğimizde güneş batmaya yaklaşmış, gökyüzü şeftali tonlarında fütursuz bir dans sergiliyordu.Azra önceleri bir şey söylemesede şaşırdığı belliydi.Arabayı park ettikten sonra girişe yöneldik.Azra'nın ikide bir bana dönüp bakmasından hoşlanmasamda bozuntuya vermedim.Tepkimi ölçmeye çalışıyor gibiydi.Kapının girişindeki tabloya göz ucuyla süzdükten sonra fırça darbeleriyle ölümsüzleştirilen Destina'ya bakmayı kestim.Azra adımlarını yavaşlattığında dönüp baktığı yere baktım.Tabloyu baştan aşağı süzdü.Ardından meraklı gözlerle bana baktı.
"N'oldu?"diye sordum.Omuz silkip bana yetişti.
"Hiç.Hiçbir şey."
İlgili işlemleri yaptırdıktan sonra önlük ve bandanalarımızı taktık.
Adımlarımı hızlandırdım ve yerini çok iyi bildiğim odanın kapısını tıklattım.Ses gelmeyince kulpu çevirdim, yavaş adımlarla içeri girdim.Azra arkamızdan kapıyı kapadı.
Leyla örtüsünü boynuna kadar çekmiş uyuyordu.Bu görüntüye karşılık elimde olmadan gülümsedim.Öylesine masum uyuyordu ki!

MODEL-1Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin