20.BÖLÜM: ARAZİ

8.1K 337 51
                                    

(Bölüm şarkısı-1: Pinhani-Gönül Dağı/Can Gox-Sorma)

Buruk bir gülümsemeyle Pars'ın elini tuttum ve arabadan indim.Pars'ın bu kadar erken dönmesini beklemiyordum.Hazmedemediğim mutluluk boğazımda takılı kalmıştı.Öksürdüm.

"Pars?"Adının seslenildiğini duyan Pars sırıttı.
"Biliyorum haber vermedim.İşte sorunlar çıktı, bir sürü aksama bir sürü zıt bakış açısı.Anlaşmazlıklar çıkınca bende geri döndüm.Kariyerim için o işe ihtiyacım yok.Benim şu an ve bundan sonra sadece sana ihtiyacım var.Çok ani oldu, şaşırdın tabi.Seni çok özledim Anka."Söylediği sözlerle afallarken geri çekildim.Pars aramızdaki mesafeyi kapatınca vücudum kasıldı.Ağzımı açtığımda kaşlarımı çatmıştı.Ardından iki parmağını dudağıma bastırıp konuşmamı engelledi.Eliyle çenemi kavradı ve bir süre gözlerimi inceledi.Bana dünyadaki tek kadın gibi bakması gerçekten ruhumu okşuyordu.Bakışları öyle sıcak, öyle davetkârdı ki.Yutkundum.Bakışları dudaklarımda oyalandığında tüylerim ürperdi.Sanki karşımdaki daha az önce tanıştığım bir adamdı.Sanki karşımdaki adamı daha önce hiç öpmemiştim, hiç sarılmamış, hiç sevmemiştim.Bu korkunç hisler vücudumda dört dönerken Pars dudaklarıma eğildi.Nefesimi tuttum ve gözlerimi kapattım.Dudaklarının sıcaklığı dudaklarımla buluştuğunda irkildim.Nazik ve yavaş hareketlerle dudağımı öperken karşılık veremeyecek kadar donmuştum.
Daha farklıydı bu.Anlamsız bir farklılık.O'nu öpmek için duyduğum isteği şu an öptüğüm adama karşı duyuyor muydum?Aklıma geçen gece ayın yüzünde dans ettiği Kaya geldi.Dudakları bir erkeğin dudağına göre fazlasıyla dolgun ve pembeydi.Pars'ın dudakları nasıldı? Hiç dikkat etmemiştim.
Pars'ı tüm gücümle ittirdim ve arkama dahi bakmadan bahçeye doğru koştum.Kim bilir nasıl hissetmişti?Korkunç bir his olmalıydı.Ama benim nasıl hissettiğimi ben ve gökyüzümden başka bilen yoktu.Pars'ın nasıl hissedeceğini anlayabiliyordum.Acaba o benim nasıl hissettiğimi,kendimle nasıl savaştığımı anlayabilecek miydi? Gerçekten beni anlamasını, affetmesini çok istiyordum. Arkamdan gelen ayak sesleri beni takip ettiğinin işaretiydi.Tabiki peşimden gelecekti.Okul bahçesinde yankılanan ses çoğu kişinin dikkatini çekmişti.Kaçabilecek bir yer arayışındaydım.

"Anka, bekle!"
Okula yetişmeden önce beni yakalayacaktı!Hamakların olduğu tarafta oturan Uğur ve Aslı'yı görünce düşünmeden onlara doğru koştum.Aslı bakışlarını telefonundan alıp bana döndüğünde Uğur çoktan yanıma koşuyordu.Yanına geldiğimde hızımı alamadım ve Uğur durdurabilmek için beni sıkıca tuttu.

"Küçük? Ne oldu?"Bakışlarımı Uğur'dan kaçırdığım sırada beni omuzlarımdan sarstı.Utanıyordum...

"Anka!"Pars'ın kalın sesi Uğur'un dikkatini çekmişti.Kendi cevabını kendi aldığından surat ifadesi değişti.Beni arkasına çektiğinde Aslı'yı daha net görmüştüm.Bakışlarını tekrar telefonuna kaydırmıştı. İki adım ötesinde yaşanan dramayı umursamıyor gibiydi.Uğur koşarak yanımdan ayrıldı.Pars'ın yanına ulaştığında elimle gözlerimi kapadım.Pars'ı tekrar görmeye hazır değildim.Dün yaptıklarımdan sonra sanırım utanıyordum.Kaya'yla yaptığım ve yapmak istediğim her şey Pars'a yapılan en büyük haksızlıklardı.Yaptığımdan suçlu hissettiğim ama asla pişman olmayacağım haksızlıklar...

Tek gözümü açtım.Konuşuyorlardı.Tuttuğum nefesimi verdim.Ardından Pars, Uğur'u omuzlarından itince tekrar elimle gözlerimi kapadım.Tanrım!

Hayır,Uğur'un başına yeterince bela açmıştım.Benim yüzümden daha fazla belaya batmayacaktı.Ellerimi yüzümden çektim ve yanlarına koşmak için hazırlandım.O sırada olduğum yerde durdum.Avuç içlerim terlerken bacaklarım kontrolsüzce titriyordu.Pars'la gözlerimiz buluştuğunda gözlerimi kaçırdım.Bakışları kırgın olduğunu söylüyordu. Onu kırmaktan nefret ediyordum.Pars ceketini düzeltti ve arkasına bakmadan bahçeden çıktı.Uğur yanıma ulaştığında hala Pars'ın gittiği yere bakıyordum.Uğur kolunu omzuma attı ve tek eliyle saçımı karıştırdı.

MODEL-1Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin