Aklım Birkandaydı. Ama keşke tek onda olsaydı. Son zamanlarda Furkan'ı da çok düşünmeye başlamıştım. Belki de gönlümün bana bir oyunuydu bu. Belki de babamla alakalı bir durum olduğu için bu kadar üstünde durmuştum yaşananların. Bilmiyorum,kafam çok karışık.
Gece kulağımda müzik uyuyakalmışım. Annem gelip uyandırdı. Gözlerim uykudan kamaşmış bir şekilde annemi süzüyordum. O halde bile annemin ağladığını görebilmiştim. Bir telaş.
''Annecim neyin var?''
Bu sefer hıçkırırcasına ağlıyordu.
''Baban kızım. Çok özledim onu,çok.''
Hemen anneme sarıldım. ''Canım annecim,emin ol bizde çok özlüyoruz. Ama güçlü olmalıyız,hayata daha çok sarılmalıyız. 3 kadın kaldık. Artık ipler bizim elimizde ve elimizden geldiğince ayakta durmalıyız. Çabalamalıyız. Anlıyor musun anne?''
''Haklısın kızım,ama elden ne gelir. Babansızlık gerçekten çok zor. Bir gün bunun olacağını biliyordum,ama çok çok erken daha. Onu kaybetme düşüncesine alışamıyorum ben. Alışamayacağım da.''
''Annecim biliyorum başta her şey çok zor,ama zamanla bu fikre alışacaksın. Ve sen çok güçlü bir kadınsın. Bunu da atlatırsın. İnan bana seni hiç yalnız bırakmayacağız. Birlikte atlatacağız bu zor günleri.''
Şu hale bak. Sanki ben anne,oda çocuktu. İnanamıyorum,bir ölüm rolleri değiştirebilir miydi?
Annem biraz olsun sakinleşip odasına gitti. Yarım saat sonra şişmiş gözleriyle yatağın bir ucuna kıvrılmış şekilde uyuduğunu gördüm. O kadar masumdu ki,tıpkı melek gibi. Hemen üstünü battaniyeyle örttüm. Daha sonra odama geçtim. Düşüncelerimle yalnız kaldım.
Sabah..
''Dıt dıt dıt dıt..''
''Ah,lanet olası alarm sesi!'' Çok sert vurmuşum saate,elim acıdı. Fakat elimin acımasıyla kendime gelmiştim.
Camdan havanın nasıl olduğuna baktım. Epey soğumuştu. Üstüme kalın bir kazak,altıma dar bir tayt,onun üstüne trençkot ve altıma da çizmelerimi giyip okulun yolunu tuttum. Sallana sallana yürüdüğüm için saat 08:40taki otobüse yetişemedim. Bu yüzden adımlarımı hızlandırıp 09:00daki otobüse yetişmeliydim.
Adımlarımı hızlandırmamış adeta koşmaya başlamıştım. Öyle bir koşmuştum ki otobüse bindiğimde nefes nefeseydim. Alel acele akbili basıp oturacak zar zor bir yer buldum. İnanılacak gibi değildi,saat sabahın 9unda bu kadar kişi otobüse akın ediyor. Şaşılır.
Okula vardığımda ne Bereni,ne Demiri ne de Birkanı görebildim. O yüzden hiç beklemeden amfiye çıkıp gireceğim dersin defterini çıkardım. Biraz konulara göz gezdirdim. Sonra bir ses duydum,tanıdık. Birkan değil,Beren değil,Demir değil,Furkan değil. Tam arkamı döndüm ki...
TUGAY!
Evet,Tugay!
İyide ne işi vardı onun bu okulda? En son yaşananlardan sonra başka okula geçmişti. İnanamıyorum,geri döndü!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Rüya
ChickLitAlin gördüğü rüyaların bir bir çıkmasıyla büyük bir şok yaşamaktadır. Arkadaşlık ve aile ilişkilerini yürütmekle beraber aşk hayatını da yürütmesi gerekecektir. Peki bunu kimle yapacaktır? Bebek yüzlü Tugayla mı,yoksa asi çocuk Birkanla mı? KENDİM H...