Tatilden dönmelerine 2 gün kalmıştı. O 2 gün içerisinde Alin'in gördüğü rüyalar fazlalaşmıştı. Ama bunlar güzel rüyalardı. Onun dışında Fuat'la sık sık görüşmeye, mesajlaşmaya başlamışlardı. Annesi ve ablasıyla barışmış, onlar da artık Alin'in bölümünü kabullenmişlerdi. Tıpkı rüyadaki gibi. Alin kötü rüyalar görmekten korksa da gördüğü iyi rüyaların gerçekleşmesi onu mutlu ediyordu. Fakat bunun dışında garip olan bir şey vardı. Fuat, karşılaştıkları ilk günkü gibi arkadaşça davranmıyordu. Alin'in bunu anlaması zor olmuştu. Fakat sonunda anlamıştı.
İşte, yine mesaj atmıştı.
Fuat: Nasılsın canım?
Canım mı?
Alin: İyiyim Fuat,sen nasılsın?
Fuat: Ben de iyiyim canım, nasıl gidiyor?
Alin: İyi gidiyor Fuat, yanlış anlamazsan bir şey soracağım.
Fuat: Sor canım.
Alin: Bana bu kadar yakın davranmanın sebebi nedir? Bana aşık olmuş olamazsın değil mi?
Fuat: Aslına bakarsan Alin, bende bugün tam bu konu hakkında konuşacaktım.
Alin: Nasıl yani? Ne konuşacaksın?
Fuat: Sana yakın davranmamı fark ettiğine sevindim. Ve evet tabii ki bunun bir açıklaması var. Şu konuştuğumuz sık zaman diliminde seninle ortak yanlarımı, ortak zevklerimi buldum. Hoşlanacağım kız tipi ancak senin gibi biri olabilir Alin. Sevgilim olur musun?
Alin şoktaydı. O Fuat'ı arkadaşın ilerisinde hiç bir zaman görmemişti,görmeyecekti de. Onun kalbi Tugay'a aitti, ne kadar farkında olmasa da.
Alin: Fuat,keşke alıştıra alıştıra söyleseydin. Evet bir şeyler hissettiğini anlamıştım ama bu kadar çabuk olması garibime gitti. Ben seni arkadaşlığın ilerisinde hiç görmedim ki. Dostum olarak seni daima seveceğim ama bu...
Fuat: Anlıyorum Alin,sen de haklısın. Seni zorlayamam. Beni hayatından çıkarmak istersen, bir daha görüşmek istemezsen inan ki anlarım.
Alin: Yoo, yoo Fuat kesinlikle böyle düşünme. Bu konuşmayı hiç yapmadığımızı farz edeceğim, tekrar arkadaş kalacağız. Tamam mı? :)
Fuat: Peki Alin, nasıl istersen :)
Konuşmayı böylece sonlandırmışlardı. Ama Alin olayın etkisinden hala çıkamıyordu. Belki de artık birine bağlanma vakti gelmişti.
2 gün sonra...
"Kızım çantan hazır mı?"
"Hazır anne, hemen bir duşa gireyim ben de hazır olacağım."
"Çabuk ol bak,sen çok oyalanıyorsun duşta."
"Tamam anneciğim, merak etme."
Alin hayatının en hızlı duşunu almıştı. Hemen giyinip saçlarını kuruttuktan sonra at kuyruğu yapıp annesiyle ablasının yanına gelmişti.
"Ben tamamım anne, Fidan teyzeler neredeler?"
"İşte,geliyorlar."
Betül'ün yüzünden düşen bin parçaydı.
"Neyin var Betül?"
"Sizle gelsem olur mu Alin? Konuşmamız gerek." Sesi sinirliydi. Alin geçen gün gördüğü rüyaları gözden geçirdi. Tugay Betül'e Alin'le ilgili birkaç soru soruyordu,ama sadece arkadaşça. Alin'e bu kadarı da yettiği için çok takılmamıştı. Ama eğer sorun buysa hafife alınacak bir rüya değildi.
Yola çıkalı 15 dakika olmuştu fakat Betül'ün ağzını bıçak açmıyordu.
"Betül, anlatacak mısın artık?"
"Anlatmaya çalışıyorum,ama bir türlü dilim varmıyor."
Bu kadar abartılacak ne vardı ki?
"Tamam anlatıyorum, konu Tugay."
"Kavga falan mı ettiniz?"
"Neden sordun, çok mu isterdin?"
"Ne diyorsun sen Betül? Neden kavga etmenizi isteyeyim?" Tugay'a deliler gibi aşık olabilirdi,fakat kavga etmelerini hiçbir zaman istemezdi.
"Konu kavga falan değil Alin, sensin."
"Ne? Ben mi?" Alin nasıl bağırdıysa şoför koltuğundaki annesi ani bir hızla döndü.
"Ne oluyor kızlar arkada?"
"Yok bir şey anneciğim,sesli düşündüm sadece."
Defne hanım önüne dönünce Betül artık anlatmaya karar vermişti.
"Evet Alin, konu sensin. Ne zaman senin yanından ayrılsak Tugay seni sormaya başladı. O kız kim, neden hiç yanında durmuyoruz, yok güzel kız,yok arkadaş olalım. O kadar çok soruyordu ki artık kafayı yemek üzereydim. Neden bu kadar merak ediyorsun Alin'i dedim. Senin arkadaşın, geldiğimden beri konuştuğumuz iki kelime dedi. Söyle Alin, niye böyle davranıyor sana karşı? Benden gizli bir şey mi konuştunuz?
"Hayır Betül,ben Tugay'ı kaç gündür görmüyorum. Konuştuğumuz zamanlar sadece sen varkendi. Sen yokken hiç karşılaşmadım onunla. Onun beni fark etmesini sağlayacak hiçbir şey yapmadım."
"Peki sana Tugay'ı anlattığımda neden gözlerin doluyordu, suratın düşüyordu? Ve ben sevgili olduğumuzu karne gününde söylemiştim sana. O günden sonra durgundun hep,fark etmediğimi mi sandın? Kaç kere sordum ben sana."
"Hepsinin nedeni babamdı,Betül. Babama ne kadar bağlı olduğumu biliyorsun."
Betül uzatmak istemezcesine suratını buruşturdu. "Öyle diyorsan."
Yol boyunca bir daha konuşmadılar. Yolculuk bitiminde herkes evlerine dağıldı. Betül kızgın hissediyordu, Alin ise suçlu...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Rüya
ChickLitAlin gördüğü rüyaların bir bir çıkmasıyla büyük bir şok yaşamaktadır. Arkadaşlık ve aile ilişkilerini yürütmekle beraber aşk hayatını da yürütmesi gerekecektir. Peki bunu kimle yapacaktır? Bebek yüzlü Tugayla mı,yoksa asi çocuk Birkanla mı? KENDİM H...