Alin 'Ne sinir bozucu biri,kabalıkta master yapmış resmen. Domuz.' diye söylenirken annesi Defne hanım onun bu haline epeyce şaşırmıştı.
"Ne oldu kızım,ne bu sinir?"
"Yok bir şey anne,ben baya bi acıktım,ne yemek var?"
"Patates musakka,pilav,cacık."
"Oo müthiş,giyinip geliyorum."
Annesi en sevdiği yemekleri yapmıştı fakat,bugünkü çocuğun yaptıklarını unutamıyordu. Ne kadar kaba,uyuz ve gizemliydi.. Gizemli.. Bu son kelime Alin'in dikkatini çekmişti. Ne olabilirdi ki? Ailesini veya bir yakınını kaybetmiş olabilirdi,intihar etmeye çalışıp başarılı olamamış olabilirdi,çocukken sürekli dayak yemiş olabilirdi.. Şuan Alin sinirinden kendiyle çelişiyordu,fakat bu böyle yarım kalmayacaktı. Mutlaka ama mutlaka onu bulup bir şekilde konuşacaktı.
"Kızım geliyor musun?"
Alin düşüncelerinin içinde boğulmuş,giyinmeyi unutmuştu. "Hemen geliyorum anne."
Hızlıca bir eşofman kapri,salaş bir tişört ve eşofman üstü giyip sofraya indi.
Bir sonraki günün sabahı onun için hiç iyi geçmemişti. Ne zaman bir rüya görse böyle oluyordu. Fakat bu sefer Tugay,Betül veya annesi değildi. O çocuktu,sakallı olan.
Alin her zamanki saatinde kahvaltısını,duşunu,giyinmesini tamamlayıp otobüsle okula vardığında her şey normal gözüküyordu. Ta ki onu görene kadar. Sinirlense de bir şey belli etmeden yanından geçti,fakat o hiç umursamadı. Arkasını döndüğünde banklardan birine oturmuş simit yerken gördü,dayanamayıp yanına gitti.
"Şşt sen,baksana bi."
Ağzı dolu bir şekilde "Ne var?"
"Hatırladın mı beni?"
"Evet. Şu dünkü uyuz kızsın."
Alin iyice dellenmişti. "Ne uyuzu be,ne uyuzu! Tek bir uyuz var o da sensin. Başlı başına bir belasın,kabasın ve..."
"Susar mısın,kahvaltımı bölüyorsun." Her cevabı gibi buda sessiz ve sırlarla dolu bir cevaptı.
"Bu kadar sakin kalmayı nasıl başarıyorsun?"
Alin'in suratına iyice baktı ve önündeki simite döndü. Yine cevap yoktu.
"Tabi ya nasıl unuttum,ben duvarla konuşuyordum değil mi?!"
Bir hışım yerinden kalktı ve amfiye doğru yol aldı. Alin gizlice takip etmeye başladı. Tam amfiye girdiğinde kapının arkasına saklandı ve bir arkadaşıyla konuştuğunu duydu.
"Birkan,kanka kimle konuşuyordun demin? Özel sandım,gelmedim yanına."
"Ya bırak ne özeli oğlum,manyağın teki o kız. Dediği her sinirli söze sakinlikle cevap verdim dellensin ve beni bıraksın diye. Gelemem ben öyle şeylere."
"Anladım kanka. Neyse gel,bir şey anlatacağım."
O aptalın tekiydi. Ama Alin neden bu sözlerden bu kadar etkilenmişti? İsmi,çok güzeldi. Birkan..
Alin Tugay'dan sonra neden birine bu denli kırıldığını hissetmişti?
İşte Alin bu yüzden garip uyanmıştı. Eğer böyle birine bağlanırsa bu onun sonu olurdu. Tugay'da yaşadıklarının çok daha kötülerini yaşayacaktı ve Alin,buna hazır değildi.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Rüya
ChickLitAlin gördüğü rüyaların bir bir çıkmasıyla büyük bir şok yaşamaktadır. Arkadaşlık ve aile ilişkilerini yürütmekle beraber aşk hayatını da yürütmesi gerekecektir. Peki bunu kimle yapacaktır? Bebek yüzlü Tugayla mı,yoksa asi çocuk Birkanla mı? KENDİM H...