Bölüm 27 : Prenses

83 0 0
                                    

Multi de Zeyno ve Dorena :)

Dorena bugün tam 8 aylık oldu zaman o kadar da çabuk geçti ki biz bile anlamadık diyebiliriz. Hala evimizde kalamıyoruz hatta o eve bile gerek yokmuş bizim sürekli burada yaşamamız gerekiyormuş hem bir dedeyi torunundan ayrılmak çok caniceymiş. Halit baba'ya ne zaman konuyu açsak sonu buraya bağlanıyordu. Durum böyle olunca eve gitmemiz pek mümkünmüş gibi durmuyordu. Üzerimi giyinmiş saçlarımı tarıyordum ki Uğur odaya girdi bakışlarımız buluşunca Uğur'un gözlerindeki hüznü gördüm anlaşılan durum yine aynı şekilde sonlanmıştı Halit baba izin vermemişti. Oflayarak kendini yatağın üzerine atıp homurdanmaya başladı. "Hayır gerçekten anlamıyorum ne kadar zamandır buradayız Zeyno yatağımı özledim, sessizliği özledim. Adam inat 'Katiyen gidemezsiniz ne güzel rahatsınız ben halimden memnunum hem bu güzelliğin keyfini tek başına sürmeme izin vermem sıpa. Oturun oturduğunuz yerde yok gitmek. Unut bunu' dedi. Sende sıkıldın farkındayım inan bana çabalıyorum ama hiç yardımcı olmuyor ki. Ne torun sevdasıymış arkadaş beni bile bu kadar sevmedi anasını satayım." Gülmemek için dudaklarımı dişledim yeni problemlerimizden biri de buydu Uğur hiç kimseyle paylaşamıyordu kızını. Söz konusu babası olunca daha da şiddetleniyordu Dorena'yı mı kıskanıyor babasını mı çözemedik Tülay abla'yla.

"İyide Uğur'um bizim keyfimiz yerinde bırak adamcağızı doya doya tadını çıkarsın çok ayrı kalmış senden yıllar sonra ailesine yeniden kavuştu baksana." Yerimden kalkıp yatağa geçtim bende sırtımı yatağın başlığına dayayıp Uğur'un başını bacaklarıma aldım saçlarınla oynamaya başladım. Bu şekilde olunca sakinleştiğini fark ettiğimden beri her akşam aynı eylemi gerçekleştiriyordum. "Yaa Zeyno 30 yaşında adamım ben bıraksın da ailemle kendi(!) evimde yaşayayım hastaneden geldiğimizden beri hasret kaldım prensesime. İmkanı olsa kendi emzirecek ne meraklıymış yahu." Bu sefer kahkahamı bastıramayıp gülmeye başladım. Şapşal ya kimi kıskandığını kendi bile anlayamıyor. "Uğur sen babanı mı kıskanıyorsun Berre'yi mi bak doğruyu söyle söz bir şey demeyeceğim." O kaşlarını çatmaktan suratında çizgiler oluşacaktı yakında. Yüzünü bana doğru döndürdü yine aynı cümleyi kurdu. "Ben kızıma benden fazla babalık yapmasına sinir oluyorum Zeyno ya çocuk baba demeden dede diyecek en sonunda." Saçlarını karıştırdım "Uğur'um sabah ola hayır ola hadi uyuyalım bak birazdan ağlayacak o minik cadı bari birazcık dinlenelim."

Yatakta kendi tarafına kaydı benim yatmam için yer açtı. Yastığa başımı koyunca beni kendine doğru çekti sarıldı bazı şeyleri düşünmeyi bırakalı çok uzun zaman olmuştu. Hiçbir zaman Uğur'un beni başka kadınlar gibi görmeyeceğini biliyordum onun Allah huzurunda eşi, kanunlar önünde hem eşi hem de çocuğunun annesiydim ama bu kadardı işte. Rahatsızlığından dolayı gerçek anlamda bir evliliği olsa bile doğal yollardan baba olamayacaktı. Bu yüzden 'Bir kadının hayatını mahvetmeyeceğim ona doğal yollardan anne olmayı tattıramam hem banane başka kadınlardan yaa benim hayatımda iki kadın var zaten ikisi de benim aşklarım.' diyip konuyu kapatıyordu. İşte benim de aklıma böyle bir plan gelmişti. Laura ile konuştuğumda bana bu konuda yardımcı olabileceğini söylemişti. Her şeyi ayarlamıştık sadece Uğur'un iznini almamız kalmıştı geriye. Birde burada kayıtlarda normal yolla gebelik görüldüğü için bu işlemi başka bir ülkede yaptırmamız gerekiyordu. İş böyle olunca Laura samimi olduğu bir arkadaşından yardım istemişti. Eğer Uğur kabul ederse işlemi Avusturya 'da özel bir klinik de yapacaktık. Evliliğimiz tam bir yılı doldurduğunda bana bir hediye vermek istediğini söylemişti. Hediyemi kendim seçecektim. Bende ne istersem yapacaksın söz ver diyince isteğin benim için bir emir evimin kraliçesi diyip işi zevzekliğe vurunca fırsat bu fırsat dedim. Önceden doktorumken şimdi İdil kadar olmasa da yakın arkadaşım olmuştu Laura. Gurbet denilen yerde memleketinden uzaktayken insana öyle hasret kalıyordun ki yanında olan herkes sana aile oluyordu. Bunu bir başkasından istemem mümkün değildi burada durumdan İdil dahil kimsenin haberi olamazdı çünkü bu Uğur'un sırrıydı.

Yağmur Vakti #dexilkromanim2018Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin