-23-

333 14 0
                                    

MEDYA:CAN

Sınıfa geldiğimde sırama oturup başımı masaya koydum ve içimde kalan gözyaşlarımı döktüm. Ama hepsini. Çağla ise başımda bekleyip sırtımı sıvazlıyor ve teselli ediyordu.

"Sana söylemiştim kendini çok kaptırıyorsun diye" dedi. Başımı kaldırdım ve gözyaşlarımı sildim sonra Çağla'ya sarıldım.

"Haklıydın Çağla"

Sınıfa Emre girdi ve yanıma geldi. Emre ıslak mendili verdi ve içinden bir tane çıkarıp yüzümü silmeye başladı. Bu sırada Can sınıfa girdi.

"Ne yapıyorsun?"

Emre bu sefer bağırdı.

"Sa-na-ne"

"Kızlara çok düşkünsün Emre. Ne haliniz varsa görün."

Emre yanıma tekrar oturdu ve teselli etmeye çalıştı.

Can ise arkasına döndü oturduğu sıradan ve bana baktı

"Niye ağlıyorsun?"

"Seni ne ilgilendiriyor?"

Emre kafamı kendi omzuna yasladı. Can sadece güldü ve önüne dönüp hemen arkasını döndü ve sinirli bir şekilde bağırdı.

"Ona dokunma demiştim."

Ayağı kalktı ve Emre'nin yakalarından tuttu. Havaya kaldırıp tekrar bıraktı. Can'nın kolundan tuttum ve bağırdım

"Ne yaptığını sanıyorsun sen? " elimi tuttu ve ittirdi. Sonra kolumdan tutup kendine yaklaştırdı.

"Sana dokunmasına izin veriyorsun ya.. Ben artık ne diyeyim?" dedi ve Kolumu bıraktı. Tekrar sırasına geçti. Başımızda toplanan öğrencilere bağırdı.

"Ne bekliyorsunuz? Gidin lan"

Sınıfa hakan hoca girdi. Ders anlatmaya başladı. Bu sırada Emre yerinden doğrulup beni izliyordu. Rahatsız olmadım değil. Çok rahatsız oluyordum. Ama göz göze geldiğimizde ona gülümsüyordum.

Can kıskanmışmıydı? Demeyecektim artık. Yine hayal kırıklığına uğrayacaktım çünkü.

Sadece Emre'den Merve yüzünden nefret ediyordu. Bu yüzden kimsenin yanına yaklaşmasına tahammül edemiyordu o kadar. Dersi hiç dinlemedim neredeyse. Tahtadan habersiz hocanın yazdığı matematik sorularıyla karşı karşıyaydım. Matematik sorusu da değil. Yani öyle böyle değil. Bu ne biçim iş arkadaş? Hiçbirini bilmiyorum ve az önce kalktığım sıramdan tahtada hocanın komutuyla dikiliyordum.

"Hadi Müge. Seni bekliyoruz."

Düşünmüş gibi yaptım ve tebeşiri ağzımda yakaladı hoca. O kadar düşünüyormuşum gibi yapıyordum ki kendimden geçmişim. Herkes gülüyordu bana. Arkama döndüğümde Can arkasına yaslanıp beni seyrediyordu. Sonra gözlerini devirdi ve soruları çözmeye çalıştı.

"Müge daha ne kadar mal mal bakacaksın sorulara?"

"Şey aslında çok kolay birşeye benziyor ve ben yaparım."

"Tamam yap işte"

"Ama dinlemedim işte"

Tebeşiri hocaya verdim ve yerime geçtim. Hoca durur mu hiç

"Müge kalk kızım"

"Evet?"

"Bu soruları çözmeden nereye?"

"Bilsem çözerdim zaten. Ama gerçekten bilmiyorum"

Can bana baktı ve kafasını dalga geçer gibi salladı.

İlk AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin