İlk Aşk

-15-

MEDYA:ÇAĞLA

Can alayla bana bakıyordu. Dizimin acısını unutmuş vaziyette gözümden düşmesini beklediğim yaş geliyordu. Yaş gözümden düşmeden Çağla eğildi ve eliyle siyahlaşmış gözyaşımı sildi ve ayağı kalktı.

"Ben senin o otuziki dişini bir yerine monte etmezsem ben neyim"

Dedi ve Can'a saldırdı. Diziyle üst üste karnına vuruyordu ve her defasında çığlık atıyordu. Can birden Çağla'yı itti ve üstüne yürümeye başladı. Ayağı kalktım ve durduracakken Çağla konuştu

"Ne istiyorsun ondan? Annesini, abisini ve babasını kaybetti. Hala ondan ne istiyorsun hıı? Daha bu kadar acıyı nasıl kaldıracağını düşünürken senin yaşattığın acıyı kaldırıyor o seni se...."

"Çağla sus."

"Müge"

"Çağla lütfen uğraşma."

Çağla'nın kolundan tuttum ve Can'ın karşısına dikildim tokadı çarptım

"Senden nefret ediyorum."

Gidecekken Çağla suratına tükürdü. Lavaboya çıktık. Ağladım hıçkıra hıçkıra. Çağla'ya sarıldım. O annem ile abimin yerini doldurmaya çalışıyordu. Aynı annem gibi davranıyordu. Onu çok seviyorum. Her zaman her dakika beni benden daha çok düşünüyor. Dostluk bu olsa gerek.

"Müge onu öldüreceğim."

"Yapma Çağla ya bırak ne hali varsa görsün."

"Şerefsiz herkese söylemiş. Baksana biz girdiğimizde herkes bize bakıyordu."

"Off anne yaa off niye bıraktın beni yaa" Çağla bana sarıldı

"Yapma Müge. Annen şuan izliyor senin ona ihtiyacın olduğunu gördükçe o da üzülüyor. Sen onun kızısın onun gibi cesur ve güçlü olmalısın" beni salladı ve tekrarladı " sen onun kızısın ve güçlü olmak zorundasın. O senin tek başına yapabileceğini bildiği için, sana güvendiği için rahatça gitti. O seni izliyor ve emin ol o da çok üzülüyor."

Bana tekrar sarıldı. Sonra musluğu açtı ve yüzüme su dökmeye başladı. Titriyerek

"Ben annemin kızıyım ve ona benziyorum. Ben annemin kızıyım... Ben..ben annemin.... Ben annemin kızıyım"

"Yeter Müge. Yeter. Hadi kalk gidelim sınıfa. Güçlü olduğunu göster ayakta dur, dik dur"

Ayağı kalktım ve gözlerimi sildim yüzümü kuruladım. Sınıfa girdim. Hoca girmişti. Gerçekten daha ikinci günde böyle adım çıkmıştı üniversitede. Hocadan özür dileyip yerimize geçtik. Otururken düşündüm.ben böyle yapacağını bilseydim ister miydim onu burada? Onu hala sever miydim?

"Müge sen cevapla kızım"

Hoca gözlüğünü indirmiş bana bakıyordu ve tahtaya yazdığı matematik sorusunun cevaplanmasını bekliyordu. Kalktım ve yapmaya çalıştım. Aslında eski konu olsaydı yapardım ama başka bir konuydu yeni anlatmıştı ve ben dinlememiştim. Bu yüzden yapamıyprdum tahtaya mal mal bakıyordu. Zeki arkadaşım Çağla arkadan işlemin nasıl yapılacaüını bağırıyprdu. Birde kısık sesle. O kadar zeki ki hoca duymayacak sanki. Hoca arkasına dönüp Çağla'yı yanına çağırdı. Çağl'nın yapmasını istedi

"Çok biliyorsun ya, hadi sen çöz"

Çağla yutkundu ve tahtaya çıktı. Kızcağız da bişey bilmiyordu. Sadece benim için defterden bakıp bana bişey saçmalıyordu. Ama kendisinde patladı.

"Hocam ben şimdi yaparım da elim burkuldu tahtaya yazamıyorum."

Oha Çağla ohaa. Yani bu kadar da zekilik fazla.