Normalde bu bölümü bugün yazıp,pazar günü doğum günümün şerefine paylaşacaktım ama dayanamayıp yükledim! :D Neyse iyi okumalar. Bu bölüme çok çok yorum istiyorum ya niyeyse bir anda planlamadan yazdım çünkü :) Bu arada facebook sayfamızı takip etmeyi unutmayın Kader ŞİT / Tenebris Emergere Hikayeleri diye geçiyor :)
Multimedia; Aria :)
Adam, kadını sevdi...ellerini,gözlerini,hatta üşümüş minicik yüreğini sevdi. Adam, kadını sevdi, korkarak,saçlarının uçlarına dek. Adam,kadını sevdi...yakarak,yıkarak,acıtarak,kanatarak. Adam, kadını sevdi...onun canını acıtıp,onu yok edene dek sevdi...sonra ise ah sonrası...adam sadece sevdi işte...sonunda öldürerek... Kadın, adamı sevdi...onu parçalara ayırıp,kanatarak sevdi. Kadın, adamı sevdi, onu kırarak,onun yüreğini binbir parçaya bölerek. Kadın,adamı sevdi...onu komaya sokacak kadar acı vererek. Ah! sonra? Sonra ise Kadın, adamı sevdi, onun parçalarını birleştirerek,onun acılarını sararak,onu sarmalayarak...kadın,adamı sevdi yaralarını öperek sevdi...kirpiklerinin uçlarına dokunarak sevdi. Kadın, adamı sevdi, onu ölüme terk edip gitmeden sevdi. Onu en başta kırarak,dökerek ama sonra, bir araya getirip daha tecrübeli bir insan yaparak sevdi! Adam, kadını sadece sevdi...kadın ise bir ömürü onun yollarını serip 'seninim' diyerek sevdi. Adam, ise kadının üstüne basıp geçerek bir başkasına gitti...işte hayat böyleydi...
Aria'nın gözünden;
'Şimdi nerede kalacağız?' diyerek iç çekip koltuğa oturdum.
'Saçmalıyorsun değil mi?' dedi Jacob, bakışlarımı ona kaydırdım.
'Burası senin de evin!' dedi. Jacob'un evine gelmiştik.
'Bizde de kalabilirsin.' dedi Dallens, gözlerime bakarak.
'Ah, evet sizde...' dedim fısıltıyla ama duymuştu, bakışlarını benden çekti. İra, ise Dallens'a sert bakışlar attı öyle deyince.
'Ya tamam konu kapandı Aria, burada kalıyor.' dedi Jacob.
'Julia?' dedim iç çektim. Herkesin iç çekmesine sebep olmuştum.
'Nerededir sizce şuan?' dedi Dallens.
'Nerede olabilir? John'un kolları arasında bu kadar aptal olmayın.' dedi İra. Geldiğimizden beri konuştuğu tek şey buydu. Jacob, sinirlendi ama Dallens'ın hatrı için sustu ve ayağa kalktı.
'Ben biraz uyuyacağım' diyerek yukarı çıktı. Öylece durduk daha sonra İra'da kalktı. Dallens'ın yanına giderek;
'Hayatım eve gidiyorum ben, sen de gelmek ister misin?' deyip yanağından öptü Dallens'ın. İçimde fırtınalar koptu, paramparça oldum ama susmak ile yetindim. Ne kadar acınası bir haldeyim.
'Hayır, sen git İra, ben de bir saat sonra falan gelirim' dedi Dallens. İra, bana tiksindirici bakışlar atarak;
'Peki hayatım seni bekliyor olacağım' deyip göz kırptı. Ondan bir kez daha iğrendim.
'Görüşürüz Aria' dedi o iğrenç gülümsemesiyle. Sadece yapmacık bir gülüş gönderdim ve gidişini izledim. Sonunda gittiğinde derin bir nefes vermek istedim ama yapmadım. Dallens'a döndüm.
'Kahve içmek ister misin?' diye sordum. Bu sahilden beri ilk defa yalnız kalışımızdı ve bu heyecanlı geliyordu. Onun bir başkasına ait olduğunu bile bile neden yanıp,kavruluyordum bu sevdanın içinde?
'Hayır, ama teşekkür ederim' dedi gülümseyerek. Oturduğum koltukta biraz daha dikleştim. Parmaklarımla oynamaya devam ettim.
'Aria?' dedi Dallens. Kafamı kaldırıp ona baktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SKAO: İntikamın Sızısı 3
Mystery / ThrillerSKAO serisi... Serinin 3. kitabıdır. Bu kitabı okumadan önce 1. ve 2. serisini okumanızı öneririm. Hayatımızın belirli zamanlarında insanların bize ne yapacaklarını söyledikleri anlar olur. Ancak eğer aklınız var ise size söyleneni değil,kendi canın...