SKAO: İntikamın Sızısı 3

'O seni bir canavara dönüştürüyor...'

Multimedia:  Dariel ve Julia <3 :) iyi okumalar!

Unutmuştum gözlerini. Sonra sigara yakarken ki gülüşün geldi aklıma...sen sigaranı yaktın, benim kalbim yandı adam!

O gün Dariel'i hiç kucağımdan indirmedim. Onu öptüm kokladım, annelik buymuş dedim. O an annemi hatırladım onlara bağırışımı, içim acıdı. Bana seçenek bırakmamışlardı ama ah ah...

John, odaya girip güldü.

'Dariel'i artık küveze bırakmalısın henüz çok küçük' dedi. Haklıydı bir yeri incinebilirdi o korku ile başımı sallayıp, karşımdaki küveze koydum.

'Ee neler yapalım bugün?' dedi.

'Senin gitmen gereken okulun yok mu?' dedim tek kaşımı kaldırarak. Zaten okulu uzata uzata hala mezun olamamıştı, artık gitmeliydim.

'Ah! yapma okula ne gerek var? Ben baba oldum!' dedi. Onun bu haline güldüm.

'O zaman oğluna yakışır bir baba ol ve okulu bitir. Yoksa üniversiteden Dariel, ile mi mezun olmak istersin?' bunu gülerek söylemiştim. Yüzünü buruşturdu. Oflayarak kalktı kanepeden. Merdivenlere doğru yürüyüp döndü:

'Aria, nerede?' dedi.

'Okula gitti. Kalmış aynı eniştesi' dedim gülerek.

'Bize diyene bak mezun olmuş ama işini yapmayan bir anne' dedi oda gülerek.

'Hiç olmazsa bitirdim' dedim.

'Her neyse evde yalnız kalmanı istemiyorum. Aria'yı ara ve ne zaman geleceğini sor' dedi. Korkuları vardı bunu anlıyordum.

'Yalnız değilim Dariel, var. Ayrıca biz iyiyiz kalabiliriz.'

'Bu tartışmayı yapmayacağım. Aria'yı ara.' dedi. Bu sefer oflama sırası bendeydi, oflayarak Aria'ya ne zaman geleceğini yazdım. Çok geçmeden cevap gelmişti. Yoldaydı geliyordu.

'Yoldaymış geliyormuş. Oldu mu?' dedim. Gülümsedi gelip alnımdan öptü ve:

'Oldu' dedi. O inci dişlerine baktım. Mükemmellik karşımdaydı başka yerde aramama gerek yoktu. Yukarı çıktı, üstünü değiştirmeye çıkmıştı. Tam o sırada kapı açıldı Aria, gelmişti.

'Hoşgeldin!' dedim. Gülerek.

'Hoşbulduk!' dedi gelip öperek.

'Şey...' dedi dudaklarını ısırdı.

'Ne oldu?' dedim.

'Bir arkadaşım var ders çalışmak için çağırdım şuan kapıda umarım problem olmaz' dedi Aria. O sırada John, aşağı indi.

'Hey neler oluyor?' dedi.

'Aria, bir arkadaşını çağırmış ders çalışmak için problem olur mu diye soruyor.' dedim. John, güldü.

'Hayır. Hatta ne kadar kalabalık o kadar iyi' dedi. Aria, bana anlamaz bakışlar atarken sessizce sadece:

'Boşver' dedim.

'Yani çağırabilir miyim içeri?' dedi Aria. John, ile aynı anda:

'Tabi ki!' dedik. Aria, arkadaşını içeri çağırdı. Aslında bu arkadaşın erkek olmasını beklemiyorduk John, ile kararsız bakışlar attık birbirimize. John, sadece omuz silkti. bu haline güldüm.

'Tanıştırayım' dedi Aria.

'Bu Luke.' dedi. Oturduğum kanepeden kalktım ve elini sıktım. O sırada Aria, konuşuyordu.