Dağhan Teğmen 2 gündür yüzünü görmediği sevgilisinin yanına gitmek için hazırlıklarını tamamladı.Birazdan sevdiğinin yanında olacak onun o güzel kokusuna sarılacaktı.SEVal'ina kavuşacaktı DAğhan.
.......................................
-Seval? Seval'im.Neredesin?
-Sen kimsin?
-Aşkım benim Dağhan.
Bir adım atmak istedi ama Seval durdurdu.
-Ne Dağhan'ı? Dağhan falan tanımıyorum ben!!Defol git.
-Seval'im Bu kadar çabuk olamaz.
Ellerini tutmak istedi.
-Bırak!!
Daha ser tuttu ellerini.Önce Seval'in gözlerine baktı. Seval gerçekten çok korkuyordu.Sonra kendi gözlerindeki yaşları umursamadan sıkıca sarıldı Seval'e. Sımsıkı sarıldı. Son defa sarılacakmışçasına. Ağlamaya başladı. Seval'den bir tepki bekledi yoktu. Mum misali olduğu yerde durmuş kendisine sarılıp ağlayan adamın kokusunu tanımaya çalışıyordu.Aklındaki o silgi sevdiğini de silmişti. Bir an Seval gözlerini kapattı ve Dağhan'ın boynunda ellerine yer buldu.O kokuyu bir yerden çıkarıyordu. Hatırlamaya çalıştı. Karmakarışık görüntülerden başka hiç bir şey hatırlayamadı.Geri çekilmek istedi ama kendisine daha da sıkı sarılan kollar onu caydırdı. Sanki senelerdir aradığı bir şey vardı bu kollarda. Sanki bu koku onun oksijeniydi. Dağhan'ın sesiyle kendisine geldi.
-Bu kadar çabuk olamaz. Bu kadar çabuk bitemez Seval'im. Beni bu kadar çabuk unutamazsın.Bu kadar çabuk son bulamaz bu hikaye. Beni bırakma kış güneşim.
Kollarını ayırdı Seval. Dağhan'ın tam gözlerinin içine baktı.Her şeyi unutabilirdi ama vicdan yükünü asla unutamazdı. Vicdan aşktan daha hükümlüydü.
-BİR KATİL OLSAM BİLE Mİ? Sevdiğini öldürmüş olsam bile mi? Suçlu olsam bile mi?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIK GÜNEŞ
Misteri / ThrillerAnnesi doğumda ölmüş ,Babasını bir trafik magandası yüzünden 18 yaşında gözleri önünde kaybetmiş bir kız. İstanbul'un kuytu bir semtinde 2 arkadaşı ile zor bir yaşam sürerken Ansızın kararan güneşleri.... Kim olduğunu bilmediği bir kişiden her...