Seval hemen koşarak karakola gitti. Öğrenmeliydi. Dağhan herşeyi öğrenmeliydi ama Seval'den. Aceleyle karakola gittiğinde bahçede Dağhan'ı gördü. Dağhan da Seval'i görmüş olacak ki hemen yanına geldi.
-Seval ne oldu? Bu ne hal?
-Ben ...Bak ben çok üzgünüm ama böyle olmasını istemedim . Gerçekten...
-Seval bir dur. Neyin olmasını istemedin. Anlamıyorum seni!!
-Ne? Sen sinirli falan değil misin? Yani birşey duymuş görmüş.?
-Şimdi merak ettim . Neyi duymam veya görmem gerekiyor ki?
-Yok... Yok birşey.
-Seval!!!
-Ya Dağhan öyle bağırma. Ben...
Bir anda başı dönünce sendelemişti Seval. Dağhan onu hemen belinden kavramış kendisine çekmişti.
-İyiyiyim...İyiyim Dağhan. Bak bunu sonra konuşalım . Bu kadar entrikayı kafam kaldırmıyor. Ben gitmeliyim.
Geri dönüp gidiyordu ki Dağhan sertçe Seval'i kolundan tuttu ve kendisine çevirdi.
-Anlat!!!
-Dağhan kolum acıyor.
-Seval!!! Sabrımı taşırıyorsun . Benden ne saklıyorsan anlat.
-Dağ...
Devamını getiremeden hızla yere düştü. Gözlerini açtığında hastanedeydi. Dışarıda doktorların konuşmasını duydu. Seval Hanım kısa bir baygınlık getirmiş . Öyle büyük brşey yok.
-Doktor sizde gördünüz nabzı yoktu. Bu normal olmasa gerek.!
-Dağhan Bey bazen zayıf bünyelerde böyle olabilir Seval Hanım iyi. İsterseniz çıkarabilirsiniz.
Doktor gittikten sonra Dağhan içeri girdi.
-Uyanmışssın. Nasılsın Seval'im ? İyi misin çok korktum
-Ben ... iyiyim . Ama başım ağrıyor.
-Geçecek geçecek Seval'im.
-Çıkmak istiyorum. Amcamlar merak etmiştir.
-Yok hayır babaannene benim yanımda olduğunu işte restoran için biraz eşya bakındığımızı söyledim.
-Tamam. Çıkabilir miyim?
-Tamam sen kendini toparla ben işlemleri falan halledip geliyorum.
......................................
SEVal ve DAğhan bir piknik sepeti hazırlamış ve kayalıklara gitmişlerdi. Çok güzel bir piknik sonrasında uzun bir sessizlik oluşmuş ve o sessizliği bozan Dağhan olmuştu.
-Seval?
-Efendim.
-Neden sana yardımcı olmama izin vermiyorsun. Neden benden birşeyler saklıyorsun?
-Dağhan eğer birşeyler saklıyorsam mutlu olmak için saklıyorumdur. Lütfen sorgulamama.
-Seval geldiğin günden beri birşeyler saklıyorsun. Sanki gözlerim sana yasakmış gibi her zaman gözlerini benden kaçırıyorsun . Ve en kötüsü de ne biliyor musun SEVDİĞİMİN GÖZÜNDE SANKİ BİR YABANCIYIM.
-Deme öyle !
-Ne diyim Seval? Yalan mı?
-Dağhan zaman istedim... Beni anla lütfen .Sana güvenebilmek seni sevebilmek için zamana ihtiyacım var.
-Beni Sevdiğini sanıyordum?
Yasemin konusu onu biraz sarsmıştı.
-Konuşsana Seval?
-Evet . Bunu yalanlamıyorum. Ama...
Sözlerine devam edemeden yanağını tutup kendisine doğru yaklaşan Dağhan'a bakakaldı. Dudakları arasında milimlik bir mesafe kalmıştı. Seval Dağhan'ın sıcak nefesini hissedebiliyordu. O güzel kokusu onu sarhoş etse de henüz buna hazır değildi. Başını hemen yan tarafa çevirdi.
-Dağhan...Lütfen
Dağhan da başını geri çekti ve ayaklandı. Sanki öfkeli gibiydi.
-Sen daha benden , benim dudaklarımdan kaçıyorsun beni nasıl sevebilirsin ki?
Duyduklarıyla afallamıştı Seval. Seval Dağhan'ı seviyordu. Her ne kadar çok diyemese de onun yanında olmak huzur veriyordu. Kaçmasının sebebi ise Toprak'tı. Yasemin'di. Kreşteki yangındı. Cevapsız'dı. Korkuydu.
Ayağa kalktı ve Dağhan'a doğru yürüdü . Tam karşısına geçti ve konuşmaya başladı.
-Benim hayatım tozpembe değil Dağhan. Ben korku doluyum .Yanlışlarım çok benim. Ben her sevdiğimi kaybettim. Çok hata yaptım. Her gece vicdanımın mahkemesine katıldım. Ben korkuyorum. Bu korkularım hiç bir zaman bitmeyecek . Benim yaralarımı kanatma bana sarıl Dağhan. Sen... Sen benim karanlık güneşime inat çıkan bir ışık gibisin. Sen beni sev ki ben yaralarımın merhemini bulayım. (ağlayarak devam etti.
-SEV BENİ DAĞHAN!!!! BENİM KORKAK SEVGİME İNAT CESURCA SEV BENİ!!! HİÇ BIRAKMADAN YANLIŞLARIMLA SEV BENİ!!! Daha fazla devam edemeden kendisini Dağhan'ın huzur ve azap dolu kollarında buldu.
Arkadaşlar Cevapsızın geleceği bölüme az k aldı 1-2 bölüme bir düğün ile karşınızda olacağım. Ama önce +5 oy ve +5 yorum istiyorum öpüldünüz mujjjj mujjj
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIK GÜNEŞ
Mystery / ThrillerAnnesi doğumda ölmüş ,Babasını bir trafik magandası yüzünden 18 yaşında gözleri önünde kaybetmiş bir kız. İstanbul'un kuytu bir semtinde 2 arkadaşı ile zor bir yaşam sürerken Ansızın kararan güneşleri.... Kim olduğunu bilmediği bir kişiden her...