YN: Selam Gençler, Medya da ilk defa Türkçe müzik kullandım. Garipseyen olabilir ama şarkı çok güzel. Dinlemek zorunda değilsiniz ama bence bölüme cuk oturdu. Belki arada bölümlerde Türkçe müzik kullanabilirim. Şimdiden söylemek istedim.
Yorum istiyorum lütfen... Hikayeyle ilgili, bölümle ilgili aklınızdan geçenleri benimle paylaşın istiyorum. Kafanıza takılan bir şey varsa da söyleyebilirsiniz.
Not: Bol yorum gelirse belki beklediğiniz bir süpriz yapabilirim. Bence ne demek istediğimi anladınız. Kaçtım ben <3<3
Keyifli okumalar...
*-*-*-*-*-*-*
Birkaç Hafta Sonra...
Sehun, derince bir iç çekerek dişlerini sıktı. Tüm bu olanlara neden katlandığını bilmiyordu. Artık tahammülü kalmadığı gibi, haftalardır Luhan'ı görmemişti ve kesinlikle delirmek üzereydi.
Eğer Yixing'le bu işte birlikte çalışmamış olsalardı, olabilecekleri ve sonuçlarını düşünmek bile dehşete düşmesine yetiyordu.
Yixing, az önce Sehun'un boynuna doladığı kollarını çözmeden onun yüzüne baktı.
"Bana dokunmak o kadar dayanılmaz mı Sehun?"
"Bundan hoşlanmadığımı biliyorsun Xing. Kendini bu oyuna fazla kaptırmış olman canımı sıkıyor."
"Benim bu durumdan rahatsız olmamam mı sorun?"
"İnsanlar etrafımızdayken nişanlım gibi davranman yeterince sinir bozucu zaten. Bir de sen böyle yakın davranınca, durum olması gerekenden daha katlanılmaz bir hale bürünüyor."
"Tamam, özür dilerim."
Kollarını çözerek Sehun'dan olabildiğince uzak bir koltuğa kendisini bezgince bıraktı. Sehun'dan gerçekten de çok hoşlanmıştı. Fakat onun kendisiyle ilgilenmediğini bilecek kadar da zeki biriydi. Üzerine ne kadar giderse onun kendisinden ne kadar uzaklaşacağını biliyor ve bunu göze alamıyordu.
Sehun, onun asık suratına bakarak gözlerini bir saniyeliğine kapattı.
"Aşırı tepki verdim. Kusura bakma lütfen."
"Eğer üzerimizde ki gözler bu kadar fazla olmasaydı ve büyükbaban adamlarına her adımımızı takip ettirerek, rapor alıyor olmasaydı, belki de en önemlisi kalbin bir başkasıyla dolu olmasaydı... Seninle bir şansım olabilir miydi?"
Sehun, gözlerini açarak onun gözlerinin içine baktı. Onun kendisine olan hislerinden elbette ki haberi vardı. Bu yüzden onu kırmak istemiyor ama onu asla sevemeyeceğini de anlamasını istiyordu. O Luhan'a âşıktı... Bunu hiçbir şey ve hiç kimse değiştiremezdi.
"Üzgünüm Xing... Ama hiç sanmıyorum."
"Ona bu kadar çok benzemem seni çok rahatsız ediyor olmalı."
"Hayır, aslına bakarsan hiç rahatsız olmuş hissetmiyorum."
Yixing, bu cevap karşısında oldukça şaşırmıştı. Üstelik Sehun'un kendisine buruk bir tebessümle baktığını fark edince şaşkınlığı iki katına çıktı.
"Bu... Nasıl bir cevap böyle?"
"İtiraf etmeliyim ki, seninle ilk karşılaştığımız anda ve sonraki günlerde sana bakmak gerçekten de huzursuz ediciydi. Ama sesin, davranışların, karakterin ve bakışların çok farklı, o nedenle şimdi rahatsızlık hissetmiyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ruhumun Dalgaları
FanfictionRuhumun dalgaları, koşup kabarmayınız Her damlanız tutuşan göğsüme birer bıçak. Kalbim bir kayadır ki, neredeyse yıkılacak, Hayalden köpüklerle kalbimi sarmayınız. Dümdüz olsam diyorum ve kumlu bir sahili Yalayan sular gibi siz de yavaşlasanız...