Gözlerimi kırpıştırarak açtığımda tanımadığım bir odadaydım.Olanları hatırlamaya çalıştıkça başımdaki ağrı artıyordu.En son burnuma tutulan bezi hatırlıyordum.Ben kaçırılmıştım!İyi de kim?Neden?Bedenime yayılan korku eşliğinde odayı incelemeye başladım.Genellikle beyaz renginin hakim olduğu odada bazı eşyalar da sarıydı.Odada pek eşya yoktu zaten yatak,dolap,televizyon ve bir koltuk vardı.Yatak ve dolap beyaz renkteydi koltuk ise sarı.
Ayağa kalkıp kapıya yöneldim.Açmaya çalıştım ama açılmadı,birkaç defa daha denediğimde yine aynı sonucu almıştım.Neredeydim ben?Kapıya vurmaya başladım.
"Kimse yok mu?Kapıyı açın!"
Bağırıp kapıya vurmaya devam ediyordum ama ses seda yoktu.Geri dönüp koltuğa oturdum.Beni kim kaçırmış olabilir?On yedi yıllık hayatım boyunca sessiz sakin bi insan olarak yaşamıştım ben.Düşmanım falan da yoktu.Aklıma kimse gelmiyordu.Aradan on dakika geçmişti ki kapıdan gelen anahtar sesiyle hızla yerimden kalktım.Kapıya odaklanmış açılmasını bekliyordum,beni kaçıran kişiyi görebilecektim.Birkaç saniyenin ardından karşımda gördüğüm kişi Karan'dı.Şaşkınlığımı üzerimden atamıyordum.
"Sen..sen..."
"Evet ben?"
"Sen beni kaçırdın!"dedim öfkeyle.Ses tonuma hakim olmadan bağırmıştım.Kapıyı arkasından kapatıp içeri girdi,suratında beni deli eden bir sırıtış vardı.Yavaş adımlarla gelip kolumdan hafifçe kenara ittirdi beni."Çekil ordan,o koltuk benim."
"Koltuğunu yemedim tamam mı!Hem konumuz bu mu?Sen beni kaçırdın ya inanmıyorum!Neden yaptın bunu?"dediğimde koltukta öne doğru eğilip dirseklerini dizlerine dayadı eliyle yatağı işaret edip "Otur"dedi.
"Bana cevap ver beni neden kaçırdın?Manyak mısın sen?"dediğimde gözlerini bana çevirdi ve yine "Otur"dedi.Zaten burnumdan soluyordum ve bana emir vermesi iyice sinirlerimi bozmuştu.Öfkeyle gidip yatağa oturdum."Pekala,oturdum hadi şimdi derdini söyle."dedim gözlerimi ondan çekmeksizin.Uzanıp ellerimi tuttuğunda hızla geri çektim,sinirle derin bir nefes alıp verdi.
"Seni neden kaçırdığımı merak ediyorsun öyle mi?"
"Doğal olarak evet!"
"Çünkü sen benimsin."
"Pardon?"birkaç saniye durup olanları hazmetmeye çalıştım."Bak bunu sana daha önce söyledim,olmaz.Bizim bir ilişkimiz olamaz anlıyor musun?O yüzden şimdi bırak beni gideyim.Ben senin falan değilim!"
"Olacak hem de çok güzel bir ilişkimiz olacak.Sen de beni seveceksin."dediğinde "Sevmeyeceğim"dedim hızla.Öfkeyle ayağa kalktığında bağırdı."Seni sevdiğimi neden anlamıyorsun?Neden anlamak istemiyorsun Nefes?"
Yatakta biraz geriledim bu hali beni korkutmuştu,öfke saçıyordu.
"Senden sonra benim bütün hayatım değişti,ben değiştim.Beni tanıyorsun,ben siyahım.Senin için beyaz olmaya çalıştım!Çünkü biliyorum sen siyahı sevmezsin,kötü insanları yani beni sevmezsin.Değişmek için elimden geleni yaptım anlıyor musun?Karanlığımda boğulma diye çabaladım.Seni unutmaya da çalıştım ama olmadı.Unutamadım ve vazgeçtim artık seni unutmak istemiyorum.Seninle olmak istiyorum.Peki sana neden gökyüzüm diyorum biliyor musun?Ben sadece gökyüzüne bakınca huzur buluyorum,sadece o zaman herşeyi unutabiliyorum,bütün hayatım karanlık benim.Bir gökyüzüne bir de sana bakınca huzur buluyorum beni anlıyor musun?"
Susmuştu,ağzımı açıp da bir şey söyleyemiyordum.Odanın içinde birkaç tur attıktan sonra yine gözleri beni buldu.
"Ben evimi bile senin zevkine göre ayarladım lan!Şu koltuğa bak,ben sarı rengini hiç sevmem ama sırf senin en sevdiğin renk diye sarı aldım.Diğer mobilyalar beyaz,eskiden siyahtı.Sana aşık olana kadar.Hayatımdaki bütün kötülüklerden,siyahlardan arınmaya çalıştım senin için.Beni sev diye!"
![](https://img.wattpad.com/cover/94311655-288-k914308.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÇARESİZ
Teen Fiction"Öp beni" "Ne! " Başını bana çevirdi. "Duydun, öp beni. " Dediklerini yapıyordum evet ama bu fazlaydı. Ben bunu yapamazdım. Başıma karşıya çevirdiğimde ne yapmaya çalıştığını anlamıştım. Tam karşıda Arel oturuyordu. Öfkeli gözlerini üzerimize dikmi...