|4.Bölüm|

12.8K 840 172
                                    

"Selam, ben Grace. Tanıştığıma memnun oldum." diyen kahverengi saçlı kıza baktım. "Adım Kyra. Ben de memnun oldum Grace." dedim sıcak olmaya çalışarak.

"Çok konuştun Grace. Misafirimizi rahat bırak." dedi Adrian koltukta başını geri atarak.

"Çok mu konuştum? Hiç konuşmadım bir kere abi." diyen Grace'i umursamadan ayağa kalktı Adrian. Bana baktı ve konuştu. "Nerede yatıyorsan yat umrumda değil. Beni rahatsız etmeyin yeter." dedi ve merdivenlerden yukarı çıkmaya başladı. "Fazla mı kaba?" dedim bakışlarımı Grace'e çevirirken.
"Evet. Fazlanın da fazlası." dediği zaman güldüm. O sırada Adrian'ın sesi duyuldu.

"Seni duyuyorum İzabella. Ve seni de duyuyorum Grace." dedi umursamaz bir sesle.

"Bende seni seviyorum Abi!" dedi Grace gülerek.

"Sende misafir odasında yat!" dedi heyecanla. Gülümsedim ve onayladım.

Telefonumun çalmasıyla cebimden çıkardım. Ekranda yazan Annem yazısını görmemle birlikte açıp açmamak arasında kararsız kaldım. Onunla konuşursam babamın da duyacağını bildiğimden geri cebime koydum.

"Kyra geliyor musun?" dediğinde başımla onayladım ve onun peşinden çıktım. Bana gösterdiği oda Adrian'a ve onun odasına eşit uzaklıktaydı.

"İyi geceler. Bir şeye ihtiyacın olursa benim ya da abimin yanına gelebilirsin." dediğinde başımla onayladım ve odadan çıkmasını bekledim. O odadan çıkınca yatağa yerleştim. Yarın geç kalkacaktım büyük iihtimalle. Çünkü güneşin doğmasına az kalmıştı...

*

Çığlık atarak gözümü açtım. Yine kabus görmüştüm. Yine...

Rüyamda kahverengi saçlı, mavi gözlü bir kadın gözlerimin önünde öldürülüyordu. Ve bu defa annem ve babam öldürüyordu. Annemin ve babamın ellerinde kanlı bir şekilde görmek... Berbattı. Kenarda duran sarışın, kahverengi gözlü kız ve kahverengi gözlü, yeşil gözlü kız yine ağlıyordu.

  "Kahretsin!" dedim gördüğüm rüyaya sinirlenerek. Telefonumun çaldığını görünce kim olduğuna bakmadan açtım.

"Alo kızım?"

"Ne var anne?" dediğimde annem şüpheyle konuştu.

"Sesin neden böyle?" dediğinde geçiştirmek istercesine konuştum.

"Yine kabus gördüm. Önemli bir şey değildi." dediğimde telaş dolu sesi kulaklarıma ulaştı.

"Ne? Rüya mi gördün? Bu defa ne gördün?" dediği zaman rüyam aklıma gelirken tüylerimin ürperdiğini hissettim.

"Sen ve babam bir kadını öldürüyordunuz." dedim ve konuşmaya devam ettim. "Kadın kahverengi saçlıydı ve benim gibi gözleri vardı." dediğimde annem konuştu.

"Boşver tatlım yine saçma bir rüya işte-" derken sözünü kestim. "Bu kadar gerçekçi bir rüyayı hiç görmemiştim. Ne anlama geliyor?" dediğimde yine aynı şekilde örtülü bir telaşla konuştu. "Saçma bir rüya görmüşsün tatl-" derken hızla araya girdim. "Eğer saçma bir rüya olsaydı bu kadar gerçekçi olmazdı." dedim ardından sakince ve güven vermek istercesine konuştum. "Şimdi söyler misin o rüyanın anlamını? Çünkü anlamını bilmeden gördüğüm rüyalardan artık korkmaya başlıyorum." dediğimde pes etmiş gibi konuştu. "Pekala Kyra, bu konuyu babana sorsan daha iyi olur." dediğinde sinirlensem bile belli etmedim. Bu da bir şeydi, değil mi?

"Pekala, o zaman ben yatıyorum." dediğimde konuştu.

"Neredesin sen?" dediği zaman konuştum.

"Hoşçakal anne." dedim telefonu kapatırken.

Telefonu kapatınca kafamı yastığa koydum.

Annemin ve babamın o kahverengi saçlı kızın başında elleri kanlı bir şekilde durması aklımdan çıkmıyordu.

Odanın balkonuna çıktım ve gökyüzüne baktım. Güneş doğmuştu. Saat henüz 9-10 olmalıydı.

Gördüğüm rüyalar artık sıkıcı olmaya başlamıştı. Her gece bu rüyaları görmek...

Berbattı. O anda aklıma gelen fikirle hızla kapıya yöneldim. Uykulu olmam umrumda değildi. Tracy'nin yanına gidecektim. Tracy yeşil gözlü bir büyücüydü. Pek güçlü olmasa da bu Kabuslardan kurtulması engellerdi, değil mi?

***

Öncelikle bölümler bu kadar kısa sürede ve kısa mı gelsin? Yoksa biraz daha uzun sürede ama uzun bölümler mi gelsin?

1) Tracy, bu Kabuslardan onu kurtaracak mı?

2)Bölüm nasıldı?

3) Bu kabusun anlamı ne?

Seviliyorsunuz💕

İnstagram:

bir_vampirden_hamileyim

Ölümsüz | Karanlık RuhHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin