|17.Bölüm|

9.7K 715 261
                                    

Multimedya: Kesha-Learn To Let Go

"Alo Luke?" dedim. Gece babam aramış ve özür dilemişti.Luke'a bunu söyleyince babamla aramı iyi tutup bir şey biliyorsa söyletmemi istemişti. Ben de bu yüzden eve gitmiştim. Adrian'ı aramış ve ona eve geldiğimi söylemiştim.

"Kyra? Bir şey öğrendin mi?" dedi zaman üzgünce konuştum.

"Maalesef." dediğim zaman anladığını belirten bir şekilde konuştu.

"Pekala, günlükler nerede?" deyince gülümsedim ve konuştum.

"Kimsenin bulamayacağı bir yere sakladım." dediğim zaman derin bir nefes aldı.

"Ben okula yaklaştım. O yüzden kapatıyorum." dedim ve vedalaştıktan sonra kapattım.

Okula girince hızla sınıfa doğru ilerledim.

"Erkencisin." dedim gülerek Caleb'a.

"Evet, bu defa ben erkenciyim." dedi gülerek.

Sırama geçince Erica'nın kardeşi olduğu konuyu açmamak için kendimi zor tutuyordum. Caleb, Luke'un dayısıydı.

O sırada aklıma son günlüğü Adrian'a anlatmadığım geldi. Okuldan sonra onunla haberleşmem gerekiyordu.

*

Okul bittiği zaman Caleb'a veda edip Adrian'la buluşacağımız golün kenarına gittim. Birkaç dakika sonra yanıma geldi.

"Ben bir günlük daha buldum." dediğim zaman kaşlarını çattı.

"Ne yazıyordu?" dediği zaman hızla telefonumdan galeriyi açtım. O günlüğün de fotoğrafını çekmiştim. Ona gösterdim.

"Bu günlük o 12 günlüğün içinden değil." dediği zaman başımı salladım.

"Bu daha çok o kız gibi bir kızın başına gelmiş bir şey. " dedim sonra ona döndüm ve konuştum.

"Ben de mi günlükleri bulunca öleceğim?" dediğim zaman başını hızla onaylamazca salladı.

"Hayır İzabella, bunun olmasına izin vermeyeceğim." dediği zaman dolan gözlerimi ona çevirdim. Sesi gücen vericiydi. Ve ben bu güvende huzur buluyordum.

Bana giderek yaklaşmaya başladığı zaman ellerim heyecandan terlerken, kalbim sanki yerinden çıkacak gibi atıyordu.

Dudaklarımız birbirine deyeceği sırada Adrian'ın telefonu çalmaya başladı. Küfrederek geri çekildi ve telefonunu cebinden çıkardı.

"Üvey kardeşim arıyor." dedi ve cevapladı.

"Ne var Amy?" dediği zaman kaşlarımı çattım. Sonra yalnızca bir tane Amy olmayacağı aklıma geldi ve Çarptığım kaşlarımı düzelttim.

"Hala bulamadınız mı? Arayın." dedi göz ucuyla bana bakarken. Telefonu kapattı ve yanıma geldi.

"Önemli bir şey sayılmaz." dedi huysuzca. Aradığı için kardeşine kızgın gibiydi.

Ona günlüğü anlattıktan sonra Luke ile olanları da anlattım.

"Yani aynı zamanda kurt musun?" dedi sorarcasına.

"Evet, yani sanırım." dedim hafif korkuyla.

"Korkma." dedi yaklaşarak. "Neden korkuyorsun ki?" dediğinde dolu gözlerimle ona baktım.

"Ya gücümü kontrol edemeyip sevdiklerime zarar verirsem?" dediğim zaman güven verici bir şekilde konuştu.

"Öyle bir şey olmayacak. Çünkü gücünü kontrol edeceksin." dediği zaman inanmazca ona baktım. Nasıl bu kadar emin olabiliyordu?

"Nasıl bu kadar eminsin?" dediğim zaman eğildi ve dudaklarını dudaklarıma bastırmadan saniyeler önce konuştu.

"Çünkü sana güveniyorum."

*

Eve doğru ilerlerken yüzümdeki o aptal gülümsemeye engel olamıyordum.

Adrian beni öpmüştü! Bir öncekinde ben önce davranmıştım ama bu sefer...

Evin kapısına gelince heyecanla içeri girdim. Hızla odama çıkıp üzerimi değiştirdim ve mutfağa girdim.

"Ne bu heyecan?" dedi annem gülerek. Mutfakta yemek yapıyordu. Sandalyeye oturdum ve heyecanla konuştum.

"Beni öptü!" dediğim zaman annem gözlerini açarak bana döndü.

"Ne?" dediği zaman heyecanla başımı salladım. "Kyra, daha küçüksün ve basit duygular sonucunda böyle davranman beni biraz rahatsız etti." dediği zaman çatılan kaşlarıma engel olamadım.

"Basit değil." dediğim zaman başını onaylamazca salladı.

"Basit Kyra. Büyüdüğün zaman 'Keşke yapmasaydım' diyeceğin bir şey." dediği zaman sinirle sandalyeden kalktım.

"Bunu bana sen mi söylüyorsun? Babam o kadınla birlikte olduğu süreye yakın bir zamanda bana hamile kaldın!" dediğim zaman kaşlarını çattı.

"Sen neden bahsediyorsu-" derken sözünü kestim.

"Erica Miller'ın ölüm tarihi benim doğum tarihim. Ve kadın doğum esnasında öldü. Demek ki o doğum yaptığı zaman sende doğum yapıyordun. Anlasana! Babam onun yatağından çıkıp senin yatağına girmi-" derken sinirle bana tokat attı.

Gözlerim şaşkınlıktan kocaman açılırken kalbimde oluşan o yara yüzünde kanayan dudağımdaki yarayı hissetmiyordum. Bana daha önce elini bile kaldırmamış annem şimdi bana mı vuruyordu?

Sinir ve hayal kırıklığıyla dolan gözlerimi ona çevirdim. Yaptığı şeye kendisi de inanamıyormuş gibiydi.

"Kyra ben özür dilerim." dediği sırada onu takmadan odama çıktım.

Yatağıma oturduğum zaman göz yaşlarım yanaklarımdan süzülmeye başlamıştı. 

Önceden mutsuz günümün dahi olmadığı bu evde şimdi mutlu günüm hiç olmuyor gibiydi. Neler oluyordu bize?

***

Bu bölümde biraz kısa oldu ama yazdım ve yayınlayayım dedim.

Yorumları okuyorum gerçekten harika yorumlar yapıyorsunuz💕 Bazılarınız ise hayvan gibi güldürüyor ckfkckdncj Teşekkürler💕

Ayrıca İnstagram'da takipçi sayısı artınca yüzümü göstermeden fotoğraf paylaşacağım😜💕

1) Bölüm nasıldı?

2) Adrian ile İzabella arasındakiler... Nasıl bir çift?

3) Nina'nın İzabella'ya tokat atmasını nasıl karşılıyorsunuz?

4) Sizce artık gerçekleri öğrenmeli mi?

5) Samantha bir süredir ortalarda yok. Sizce bir şeylerin peşinde mi?





Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın💕


Seviliyorsunuz💜


👉İnstagram hesabım:

gizli_yazar01

👉Kitabın İnstagram hesabı:

bir_vampirden_hamileyim

Ölümsüz | Karanlık RuhHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin