|35|. Huzur

1.4K 79 40
                                    

Merhaba Bursist'lerim. Nasılsınız bakalım, bebeklerim? Umarım iyisinizdir. Uzun bir ara oldu. Sizi beklettiğim için gerçekten çok özür dilerim. Yeni eğitim öğretim seneniz hayırlı olsun, kuzucuklarım! Bol bol başarılı bir sene geçirin. Bu bölüm biraz kısa oldu ama diğer bölümde güzel şeyler olacak. Ehehhe doeşofld😍😍😍🥂🥂 Sizi kocaman seviyorum güzelliklerim benim! Umarım beğenirsiniz. Bol bol bol bol bol bol yorum. İyi okumalar...🤸🏻‍♂️🤸🏻‍♂️

Multi: Dağhan

Bölüm Şarkısı: Havana- Camila Cabello

🌞🌹🍷

Herkes çılgınlar gibi dans ederken, hamile bünyem bunu kaldırmamıştı ve bende elimde ki suyla kenara oturup, hala deli gibi dans eden insanları izlemeye başlamıştım.

Herkes çok eğleniyor gibi görünüyordu. Çağan ve Bilge birlikte, gülerek etraflarında dönüyor, kalabalığa karışıyorlardı. Dağhan ise ortalarda yoktu. Onu o Dean Winchester kostümüyle her yerde tanıyabilirdim.

Evet, Dağhan ortalarda yoktu. Hızlıca oturduğum yerden kalkıp, kalabalığa karışmış ve Dağhan'a bakınmaya başlamıştım. Hayır, burada yoktu. Belki de dışarı çıkmıştı. Hızlıca dışarı çıktığımda, Dağhan'ın arabaya yaslanıp sigara içtiğini görmüştüm. Dalgın gibiydi. Gözleri, kahverengi büyük botlarındaydı. Bir yandan ayağıyla ritim tutup, bir yandan da sigarasını havalı bir şekilde dudaklarının arasına alıp, dumanı içine çekip bir süre beklemişti. Başını geriye atıp dumanın havaya karışmasını izledikten sonra, biten sigara izmaritini yere atıp üzerine basmıştı. Onu izlemeyi bırakıp, yanına gittiğimde, beni görmüş ve gülümsemişti.

Ellerini belime sarıp beni kendine çektiğinde, sorgular bir şekilde, "İyi misin?" demiştim.

Başını sallayıp, "İyiyim..." dediğinde, tek kaşımı kaldırıp, "Emin misin?" demiştim.

Derin bir nefes alıp vermiş ve "Deren'i düşünüyordum... ya da her neyse..." demişti. Canı gerçekten sıkkındı ama beni mutlu etmek için bu partiye gelmişti.

Elimi, yanağına koyup, "Boş versene onu... fazla geç olmadan bitti işte. Şimdi, bana, kendine, bize ve Kutay'a odaklan..." dediğimde, gülümsemiş ve yanağındaki elimi, çekip avuç içimi öpmüştü.

"Kardeşim, hepsi senin mi? İşin bittiyse parası neyse bizde verelim..."

Dağhan'la aynı anda, arkaya döndüğümüzde, üç kişinin bize iğrenç bakışlarla baktığını görmüştük. Dağhan, beni yavaşça kendinden uzaklaştırıp arkasına saklamış ve "Ne diyorsun lan sen?" demişti.

"Dağhan..."

İçlerinden uzun boylusu, Dağhan'a biraz yaklaştıktan sonra, "İşin bittiyse, sıra bizde, dedim." demişti.

"İşim bittiyse mi?!"

Elimi, Dağhan'ın omzuna koyup, "Dağhan..." dediğimde, orada olup, ona dokunduğumu, ona seslendiğimi fark etmişe benzemiyordu. Sanki bir çeşit transtaydı ve Deren'in acısını başkasından çıkartmak istiyordu.

"Fahişeni diyo..."

Çocuk cümlesini bitiremeden, Dağhan, çocuğun yüzüne güçlü bir yumruk indirmişti. Elim, ağzıma gittiğinde, Dağhan'da attığı yumruğun etkisiyle yere yapışan çocuğun üzerine çıkıp, art arda yumruk atmaya devam etmişti. Diğer iki arkadaşından bir tanesi bana doğru geliyordu. Bir tanesi ise, arkadaşının üzerinde ki Dağhan'ı sertçe çekip bir yumruk indirmişti.

BURSLU♠2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin